Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA – Bugünlerde Yemen’in dünya Müslümanlarının ahlaki kıblesi olduğunu dile getiren Sündüz Es’ed şöyle dedi: Bu halk İran İslam İnkılabından ilham aldı ve bu bağlılığı asla kesintiye uğramayacaktır.
Arap-Batı-İbrani koalisyonunun Yemen’in mazlum halkına yönelik saldırganlığının yoğunlaşmasıyla eş zamanlı olarak, 5 Şubat 2022 Cumartesi günü Uluslararası Erbain Vakfı’nın çaba ve gayretleriyle ve Dünya Ehlibeyt (a.s) Kurultayı ve sinerjik kuruluşların ortak işbirliğiyle “Uluslararası Yemen’deki Saldırganlığın Boyutlarının Araştırılması ” Konferansı düzenlendi.
Bahreynli gazeteci Sündüz Es’ed bu konferansta yaptığı konuşmasında Suudi Arabistan’ın yöneticilerinin Yemenle düşmanlığını köklü bir düşmanlık olarak nitelendirerek şu açıklamalarda bulundu: 2005 yılında düşmanlık başka bir şekle büründü ve git gide askeri düşmanlık olarak kendini gösterdi. Ne var ki sömürü güçlerinin yardımı eşliğindeki bu düşmanlık araçlarının Yemen halkının siyasi ve toplumsal direnişiyle yüz yüze geleceklerini düşünmediler.
Bahreynli gazeteci, Yemen halkının Suudi Arabistan’ın vahşi ve insanlık dışı eylemlerine karşı cihatçı ve dinamik direnişini överek konuşmasını şöyle sürdürdü: Yemen ve oluşan hareket ve bu harekette yer alan hizipler, Suudi Arabistan’a karşı müttefik çekirdekler haline gelen İslami ve insani ideallerden doğan güçler ve koloniler gibidir.
Sadece Suudi Arabistan kendi halkına saygısı olmayan bir liderliği tanır ve bölgenin hegemonyası bazı ülkelerin stratejik eylemleriyle tehlikeye girer. Siyonist rejimin Yemen’in toplumsal ve siyasi kontrol hedeflerini gerçekleştirme düşüncesi asla gerçekleşmeyecektir. Yemen halkının dini kimliğine karşı yapılan şeytani eylemler bile hiçbir Yemen halkı tarafından kabul edilemez. Suudi rejiminin tekfirci ideolojilerden ilham aldığını ve tüm Batılı hükümetlerin Yemenlilerin bu ideolojilerin en küçüğünü bile kabul etmeyeceklerini ve tecavüzü kabullenmeyeceklerini bildiklerini dikkate almalıyız.
Yemen halkının direnişini İran'ın şanlı İslam Devrimi’nden ilham aldığını belirten Bahreynli gazeteci şu açıklamalara yer verdi: İran sosyal adalet emperyalizme ve Siyonizmine karşı durdu. İran, bu ideolojiyi ve adaleti, aşırı istemci sistemlere direnen mazlum ülkelerle paylaşan yeni bir dini sistemin mucidiydi.
Batılı ülkeler bilsinler ki, bu mazlum ülkeler İran ile ittifaklarını sürdürecek, düşmanlarının ve suçlarının karşısında duracaktır. Bu ittifaklar ve direnişlerin hepsi İslami öğretilere dayanan bir güç ve kuvveti temsil ediyor ve herkes biliyor ki Allah her yönüyle bu ittifak ve direnişi destekleyecektir. Suudi Arabistan giderek daha fazla tecrit edilecek ve direniş ile Suudi Arabistan arasında bu ihlallere daha fazla direnme isteksizliği oluşacak ve direnmezlerse sömürü güçleri onlara daha fazla baskı uygulayacaktır.
.....................................
167