2 Mayıs 2014 - 03:49
‘Suriye’de en büyük tehlike terördür’

‘Suriye’de en büyük tehlike terördür’ Rusya’nın Birleşmiş Milletler’deki Daimi Temsilcisi Vitaly Churkin, Rusya’nın, terörü Suriye’deki krizde en büyük tehlike olarak gördüğünü belirtti

Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA- Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin Ortadoğu’daki durumlara ilişkin düzenlediği oturumda söz hakkı alan Rusya’nın Birleşmiş Milletlerdeki Daimi Temsilcisi Vitaly Churkin, “Terörü Suriye’deki krizde en büyük tehlike olarak görüyoruz. Kendilerini ‘Ilımlı muhalefet’ olarak adlandırılanların da ‘Irak ve Şam İslam Devleti’, Nusra Cephesi, İslami Cephe ve benzeri terör örgütlerinden uzaklaşmaları gerekiyor. Aynı zamanda siyasi çözüm görüşmelerine katılan heyetin de Suriyeli ulusalcı güçleri ve yurtiçi muhalefeti de kapsaması gerekiyor...” şeklinde konuştu. Churkin Cenevre görüşmelerinde üçüncü turun en kısa zamanda düzenlenmesi gerektiğini söylerken, bu görüşmelerin gündem cetvelinin daha önceden koordine edilmiş olduğuna işaret etti. 

BM’den Suriye’ye insani yardım şartı

Öte yandan Birleşmiş Milletler, Suriye hükümetinin izin ve onayı olmaksızın Suriye sınırları üzerinden Suriye’ye insani yardım teslim etmeyeceğini belirtti. BM Sözcüsü Stephane Dujarriç, BM’nin kendisinde üye egemen bir devletin toprakları üzerinde o ülke hükümetinin onayı olmadan herhangi bir faaliyette bulunmasının doğru olmadığını ifade etti. Diğer yandan BM’nin Suriye’deki daimi temsilcisi Yakup el Hulu, Suriye hükümetinin işbirliği ve yardımları olmaksızın BM çalışanlarının görevlerinde başarı sağlamalarının mümkün olmadığının altını çizdi. 

Suriye Türkiye’yi yine BM’ye şikâyet etti

Diğer taraftan Suriye, BM Genel Sekreteri ve Güvenlik Konseyi Başkanına gönderdiği mektuplarda “Terör gruplarına sağlanan destek, sivillere karşı saldırılarda bir tırmanışı tetikledi” derken “Halep’i hedefleyen silahlı grupların” aralarında Türkiye’nin de bulunduğu çeşitli ülkelerce “sağlanan öldürücü silahları” kullandıklarını iddia etti. Suriye Dışişleri Bakanlığı’ndan BM’ye gönderilen iki mektupta “Suriye’deki silahlı gruplara sağlanan finansal, askeri ve lojistik desteğin masum sivillere yönelik saldırıları önemli ölçüde artırdığı” öne sürülüyor. Mektuplarda “Suriye’de hem halkı hem de devleti hedef alan terörizmin tırmanarak yerleşim merkezleri, okulları, hastaneler, altyapı ile İslam ve Hristiyan ibadet yerlerini hedef aldığı” belirtiliyor ve bu “saldırılar” örneklerle sıralanıyor. Mektuplarda şu iddialara da yer verildi: “Bu silahlı grupların, Katar, Suudi Arabistan, Türkiye, Fransa ve ABD gibi ülkelerce sağlanan ağır silahları kullanarak Halep’i saldırmaya son vermemeleri ve bunun yerine mümkün olan en çok yıkım ve kurban yaratmak için yurt içinde imal edilen füzeleri kasıtlı biçimde kullanmaları iğrençtir.”

y.mesaj

Ekler