Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA- Amerika ve korsan İsrail ortak komisyonunun oturumu, Amerika milli güvenlik danışmanı Susan Rice’ın işgal altındaki Filistin’i ziyaret etmesi ve daha sonra da Fransa dışişleri Bakanı Loran Fabius’un İran’ın nükleer hakları ile ilgili açıklamaları, İran’ın nükleer programını karalama kampanyasının bazı parçalarıdır.
İran ve 5+1 grubu 13 Mayıs tarihinde Viyana’da bir araya geliyor. Oturumun amacı iki taraf arasında nihai anlaşma metnini hazırlama şeklinde beyan ediliyor. Bundan önce ve İran ve 5+1 arasında imzalanan 24 Kasım Cenevre anlaşmasının uygulanmasına paralel olarak İran ve UAEK temsilcileri Tahran’da bir araya geldi.
Fransa dışişleri Bakanı Loran Fabius ise Cuma günü yayınlanan bir röportajında geçici anlaşmada İran’ın uranyum zenginleştirme hakkı tanınmadığını ileri sürerek, ancak İran kısıtlı düzeyde zenginleştirme yapabileceğini belirtti.
Fabius Washington Post gazetesine verdiği mülakatta, Paris’in İran ve 5+1 müzakerelerinde tutumu çok sade ve barışçıl nükleer enejiye evet, nükleer silaha hayır sloganına dayandığını belirtti. Fabius’un bu sözleri, Fransa yönetimi bizzat NPT anlaşmasını ihlal eden bir devlet olduğu halde gündeme geliyor. Fransa yönetimi siyonist İsrail’i NPT anlaşmasına aykırı olarak nükleer silahla donattı ve yine NPT’ye aykırı bir şekilde yeni kuşak nükleer silah üretti ve bu yüzden her iki konuda uluslararası camiaya hesap vermesi gereken bir devlettir.
Fabius’un İran ve 5+1 müzakereleri arifesinde bu tür çelişkili ifadeleri aslında kamuoyunu kandırmaya yöneliktir ve İran devleti asla başkaları Tahran yönetimi için karar vermelerine müsaade etmeyecektir. İran baskısız bir ortamda müzakere ediyor ve Fransa da ancak 5+1 grubunun bir üyesidir ve asla müzakerelerde İran’ın nükleer haklarını belirleyecek seviyede değildir.
Mevcut şartlarda İran’ın Batı ile müzakere etmesine sebep olan tek mesele, güven ortamı oluşturmaktır. Bu yüzden geçmişte ileri sürülen asılsız iddiaları yeniden ileri sürmek, sadece müzakereleri karmaşık hale getirerek çıkmaza sürükler. İran uranyum zenginleştirmeyi kırmızı çizgi olarak görmektedir ve bu haktan tek bir adım bile geri adım atmayacaktır.
İran’ın müzakerelerden amacı ileri sürülen temelsiz kaygıları gidermektir, yoksa NPT çerçevesinde belirlenen haklardan geri adım atmak asla söz konusu değildir ve İran hiç bir nükleer tesisini kapatmayacağı da bilinmesi gerekir.