AhlolBayt News Agency (ABNA)

source : Parstoday
Cumartesi

30 Ocak 2021

08:31:25
1110488

Arap Birliği Genel Sekreterinin Filistin Meselesine Yönelik Bilinçli İhmal Hususundaki Gecikmiş Eleştirisi

Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Abulgayt geçen Salı günü BMT Güvenlik Konseyi'nin Batı Asya hususundaki oturumunda Filistinlilerin son dört yılda geçen Amerika hükümetinin görülmemiş baskıları altında acı çektiklerini dile getirdi.

Ehlibeyt (as) Haber Ajansı ABNA - Filistin ve Siyonist Rejim İsrail münakaşası  çağdaş dünyanın en uzun süreli sorunu sayılır.  Bu münakaşanın  kökleri  Filistin coğrafyasının  Siyonist Rejim İsrail tarafından işgaline ve daha sonra da  Filistin coğrafyasının git gide küçülmesi ile ilgilidir.  Arap ülkeleri  Filistin'i desteklemek adına  1950 ila 1970'li yıllar arasında  en az 4 kez  Siyonist Rejim İsrail ile  savaşa girdiler.  Ancak zamanın geçimi ile  uzlaşmacı ve kukla ve Batı'ya bağımlı  liderlerin Arap ülkelerde iktidara gelmesi ile   Filistin'in Arap iktidarları arasındaki konumu git gide zayıfladı. Öyle ki  günümüzde  esasında Filistin'i desteklemek hususu hep zayıflamış bir hususa dönüştü. 

Kimi Arap ülkeleri  son yıllarda  Siyonist Rejim İsrail ile ilişkileri gizli olmaktan çıkarıp alenileştirdiler ve ulu orta ilişkilerini yürütmeye başladılar.  Geçen Pazar günü ise  Telaviv'in Ebu Dabi'deki  büyükelçiliği açıldı. BAE  de bu ülkenin Telaviv'deki büyükelçiliğinin yakın zamanda açılacağını bildirdi.  Siyonist Rejim İsrail ile ilişkilerin normalleşmesi  aslında uzlaşmacı Arap rejimlerin Filistin davasının ve Filisin halkına ve genel olarak da İslam aleminin sırtına sapladığı bir hançer gibi idi. 

 Donald Trump başkanlığındaki geçmiş Amerika hükümeti  4 yıllık iktidarı boyunca  Filistin'e büyük darbeler indirdi.  Trump hükümeti  Güvenlik Konseyinin  2334 sayılı kararını gözardı ederek  Siyonist Rejim İsrail'in  işgal altındaki topraklarda  yerleşim alanları inşa etmesini resmen tanıdı ve  Amerika'nın her zaman vurgu yaptığı iki devletli Filistin meselesi çözümüne göz yumdu ve bu stratejiyi de yok etti. 

Filistin coğrafyasını etkin bir şekilde küçülten, tarihi ve dini kimliğini hedefleyen yüzyılın anlaşması, Trump yönetiminin  İsrail'e verdiği çok büyük bir hizmetti. Bu şeytani plana göre Kudüs İsrail'in başkenti olarak tanıtıldı ve ABD büyükelçiliği Tel Aviv'den Kudüs'e taşındı. Uzlaşmacı gerici Arap ülkeleri, İsrail ile ilişkileri normalleştirme planına katılarak Washington ve Tel Aviv'in Filistin karşıtı hedeflerine ulaşmalarına yardımcı oldu.

Ahmed Abulgayt ise, Güvenlik Konseyi toplantısında, Filistin meselesinin kasıtlı ve bilinçli olarak ihmal edildiğini ve Filistin meselesine yönelik dengesiz bir yaklaşım olduğunu, Filistin-İsrail çatışmasının İsrail perspektifinden bakıldığını sanki Filistinli tarafın ortada yokmuşcasına  bakıldığını vurguladı. İşgal altında, hiç Filistinli yokmuş gibi davranıldığını veya Filistinlilerden kendilerine empoze edilenlere uyum sağlamalarından başka seçenekleri olmadığı gibi bu meselenin ele alındığını bildirdi. 

Böyle bir ortamda Arap Birliği genel sekreteri şöyle bir açıklamada da bulundu:"Yeni ABD yönetimini, Filistin sorununa ilişkin kötü  politikalarında reform yapmaya ve Filistin halkına, uluslararası toplumun uzun süredir devam eden özgürlük ve bağımsızlık mücadelesine uygun tepkiyi vereceği hususunda umut vermeye davet ediyoruz. " 

Halihazırda göreve gelen Amerika hükümetinin ne yapacağını kestirmek mümkün değildir ancak yeni hükümetin Dışişleri Bakanı Anthony Blinken, Senato'dan güven oyu aldıktan sadece bir gün sonra İsrail Dışişleri Bakanı Gabi Eşkenazi ile telefonda görüştü. ABD'nin İsrail'e verdiği desteğe odaklanma ihtiyacını vurguladı.

Tabii uluslararası tribünlerde Filistin'i savunmak önemli olsa da  Filistin meselesi ABD ve Batı'nın desteğinden ziyade Arap ülkelerinin desteklerine ihtiyaç duymaktadır. Zaten Ebulgayz'ın da  başında bulunduğu  Arap Birliği bile, BAE ile Bahreyn ve Siyonist rejim arasındaki 15 Eylül anlaşmasından bu yana Filistin'i savunamamıştır. 

342/