AhlolBayt News Agency (ABNA)

source : ABNA24
Pazartesi

22 Kasım 2021

05:23:01
1200922

Ayetullah Ramazani: İlâhi Dinlere Mensup Kişilerin Haklarının Korunması, Toplumun Fertleri Arasında Birliğe Yol Açar

Dünya Ehlibeyt (a.s) Kurultayı Genel Sekreteri, Dünya Kiliseler Konseyi’nin Dini İletişim Başkanı, Dünya Kiliseler Konseyi Okulu Dekanı ve Cenevre’deki bazı profesörlerle bir araya geldi.

Ahlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA – Dünya Ehlibeyt (a.s) Kurultayı Genel Sekreteri, Dünya Kiliseler Konseyi’nin Dini İletişim Başkanı, Dünya Kiliseler Konseyi Okulu Dekanı ve Cenevre’deki bazı profesörlerle bir araya geldi.

Dünya Ehlibeyt (a.s) Kurultayı Genel Sekreteri 11.11.2021 tarihinde İsviçre’nin en kalabalık ikinci şehri Cenevre’de Dünya Kiliseler Konseyi’nin Dini İletişim Başkanı, Dünya Kiliseler Konseyi Okulu Dekanı ve Cenevre’deki bazı profesörlerle bir araya geldi.

Ayetullah Ramazani: İlâhi Dinlere Mensup Kişilerin Haklarının Korunması, Toplumun Fertleri Arasında Birliğe Yol Açar

Ayetullah Ramazani bu görüşmede şu açıklamalara yer verdi: Benim için bu koleksiyonla olan bağ çok önemli. İran’da bu bağlantıları mezhepler arası yakınlaşma adına sürdürüyoruz.
Mezhepler arası yakınlaşma, birliğin sağlanması için din mensupları arasındaki aşinalık, farkındalık, derinleşme ve anlayış düzeyinin yükseltilmesi, karşılıklı saygının güçlendirilmesi ve kardeşlik disiplinlerinin mezhep, etnik veya milliyet ayrımı gözetmeksizin güçlendirilmesi anlamına gelir. İlâhi dinlere mensup kişilerin haklarının korunması, toplumun fertleri arasında birliğe sebep olur.

Dinler ve Mezhepler Arası Birlik Sosyal Hakların Sağlanmasında Yapıcı Bir Unsurdur

Bu görüşmede yer alan Uluslararası Ehlibeyt (a.s) Üniversitesi Rektörü Hüccetü’l-İslam ve’l-Müslimin Dr. Said Cezari de şu açıklamalarda bulundu: Dinler ve mezhepler arasındaki ayrımın büyük bir bölümünün farklı coğrafyalardaki kültürel temellere ve kısmen de siyasi akımlara dayandığına ve bu iki konu dikkatli bir şekilde ele alındığında dinler arası etkileşimin olacağına inanıyoruz.
Dinler, insanların saadeti, zulümden aydınlığa çıkması ve tek Allah’a ibadetin gerçekleşmesi için Allah tarafından gönderilmiştir. Bütün dinler diyalog, sevgi, birliktelik ve barış içinde bir arada yaşama ilkesini vurgular ve peygamberlerin misyonu da bu olmuştur.

Dünya Kiliseler Konseyi'nin Faaliyetleri Hakkındaki Raporu

Dünya Kiliseler Konseyi Okulu Dekanı Dr. Simon Sean, Okulun faaliyetlerinin açıklanmasında şunları kaydetti: Akademik sistem açısından, burası Cenevre Üniversitesi’nin bir parçasıdır. Okul, Avrupalı ve Avrupalı ​​olmayan gençleri barış ve sükûneti teşvik etmek için eğitmek amacıyla II. Dünya Savaşı’ndan sonra kurulmuştur.

Önce kiliseler arasındaki ilişkiyi, ardından topluluk ve kilise arasındaki ilişkiyi geliştirdik ve 2006’da İbrahimi dinler arasında bir etkileşim ve diyalog programı başlattık. Bu bağlamda her yaz üç hafta çevrimiçi, üç hafta yüz yüze kurslar düzenliyoruz. Bu kurslara çok sayıda araştırmacı ve öğrenci katılmaktadır. Biz büyük bir kolej değiliz, ama önemli bir fakülteyiz. Bizim işimiz kilise liderlerini eğitmektir. Örneğin, yakın zamanda 33 öğrenci kiliselerde dini lider olarak yetiştirilmek üzere kabul edilmiştir. Önemli ve hassas küresel durumlarda olan önemli bir insan ağı oluşturuyoruz.

Üç Temel Alanda Etkinlik

Dünya Kiliseler Konseyi’nde Kilise İletişimi Başkanı Dr. Benjamin Simon da bu görüşmede şunları dile getirdi: 1946’da Üniversite’yi ve 1948’de ikisini birbirine bağlamak için Kilise Yüksek Konseyi’ni kurduk.

1946 ve 1948 yıllarında programlarımız için “barış”, “farklı Hıristiyan mezhepleri arasındaki etkileşim” ve “farklı fırkalar arasında birlik ve beraberlik yaratma” olmak üzere üç ana ekseni ele aldık. 349 kilise arasında birlik ve beraberlik yaratmaya çalıştık. Bizim kiliselerden kastımız Hristiyan kiliseleri, Ermeni kiliseleri ve Rus Ortodoks kiliseleridir.

Hristiyanlıkta Fırkaların Sayısı Fazladır / Teolojik ve İlahiyat Fırkaları Arasında Fark Yoktur

349 Kilise, 349 Hristiyan fırkası anlamına gelir. Hristiyanlık söz konusu olduğunda öğrencilerin anlaması çok zordur, çünkü Hristiyanlıkta çok fazla fırka var. Toplantıda bulunan üstatlar ve öğrenciler farklı Hıristiyan fırkalarına mensuptur. Katolikler örgütün üyesi olmasalar da, Hıristiyan nüfusun yarısını Katolikler oluşturuyor, ama birbirimizle etkileşim halindeyiz.

Söz konusu fırkalar yalnızca kültürel farklılıklarla ilgilidir ve yanlışlıkla teolojik farklılıklar olduğunu varsayıyoruz. En önemli farklılıklardan biri de Hristiyanların aynı şekilde ibadet etmemeleridir. Öğrenciler, fikirlerini bütünleştirmek için bu farklılıkları görmek doğrultusunda buraya gelirler.

Bugün karşımıza çıkan ve her zamankinden daha kolay konuştuğumuz konulardan biri İncil’in farklı yorumlarının tartışılmasıdır ve bu yorumları birbirine yaklaştırmak ve ortak payda bulmak önemli bir konudur.

Bu toplantıda ortaya atılan konular arasında ortak konferanslar ve kurslar düzenlenmesi ve üstat ve öğrenci değişimi için bir işbirliği muhtırasının sonuçlandırılmasının olduğunu belirtmekte fayda var.

............................
167