AhlolBayt News Agency (ABNA)

source : parstoday
Çarşamba

1 Aralık 2021

11:35:14
1204050

Siyonist rejim ile ilişkileri normalleştiren Fas’ta halkın geniş itirazları

Siyonist rejimi savaş bakanının Fas ziyareti ardından bu ülke halkı, ülke yönetiminin Tel Aviv ile ilişkileri normalleştirmesine itiraz için Pazartesi günü çeşitli kentlerde ikinci kez protesto gösterisi düzenledi. Gösteriye katılan protestocular attıkları sloganlarla korsan rejim ile ilişkilerin normalleştirilmesinin iptal edilmesi ve bu rejim ile askeri ve güvenlik işbirliklerinin kesilmesini istediler.

Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA – Yapılan protesto gösterisi “Filistin’i desteklemek ve İsrail ile ilişkileri normalleştirmeye karşı Fas cephesi” çağrısı üzerine düzenlendi fakat Fas hükümetinin sert tepkisi ile karşılaştı. Bu bağlamda Fas güvenlik güçleri pazartesi günü başkent Rabat’ta Filistin halkı ile dayanışma gösterisini bastırmaya çalıştırlar. Fas güvenlik güçleri ayrıca Tanca, Hanifra, Tatvan ve Zayo gibi diğer bir çok kentte de halk gösterilerini şiddetle bastırdılar.

Fas hükümeti korsan rejim İsrail ile aralık 2020’de ve eski Amerikan başkanı Donald Trump’ın Arap ülkelerinin ırkçı rejim İsrail ile ilişkilerini normalleştirme büyük planı çerçevesinde ilişkilerini normalleştirmeyi kararlaştırdı. Dönem başkanı Trump Siyonist rejim ile ilişkileri normalleştirmeye karşı Fas’ın Batı Sahra hakimiyetini bir bildiriyi imzalayarak resmiyete tanıdığını vurguladı. 
Washington’un kuzey Afrika bölgesindeki müttefiklerinden olan Fas her zaman Amerika’nın bölgesel planlarını batı ve Siyonist rejimin lehine uygulamaya çalışmıştır. Fas, 1993’te Filistin Kurtuluş Örgütü FKÖ’nun ırkçı rejim ile imzaladığı Oslo anlaşmasının ardından işgalci rejim ile diplomatik ilişkiler kurdu, fakat Filistin’de 2000 yılında Aksa İntifadası olarak bilinen 2. İntifadanın başlaması ile Tel Aviv ile ilişkilerini kesti.
Fakat 2020 yılında ve Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn’in korsan rejim ile ilişkilerini normalleştirmenin ardından bir kez daha Tel Aviv ile diplomatik ilişkilerini kurdu.

Aslında Rabat yönetiminin İsrail rejimi ile ilişkileri normalleştirme kararı, Filistin ülküsüne büyük bir cinayet niteliğindedir. Fas yönetiminin bu kararı ülke içinde halk ve siyasi gruplar ve hareketler tarafından büyük tepki ile karşılaştı.
Fakat son haftalarda protesto gösterilerin yoğunlaşmasına sebep olan başlıca neden ise korsan rejim savaş bakanı Beni Gantz’ın Rabat ziyareti ve yapılan görüşmelerde ikili güvenlik ve askeri anlaşma imzalanmasıydı. Rabat yönetiminin bu kararı ülke içinde büyük tepkilere sebep oldu. Bu bağlamda Fas’ta “Filistin için ulusal eylem grubu” lideri Abdulkadir el-İlmi şöyle diyor:
“İsrail ile normalleşme sadece Filistin meselesini zedelemiyor, üstelik Fas’ın varlığı, toprak bütünlüğü, toplumun vahdeti, güvenliği ve istikrarını da tehlikeye atıyor.”
Fas’ın bu kararı Filistin halkı ve hareketleri tarafından da şiddetle kınandı. Bu bağlamda Filistin İslami direniş hareketi, “Fas’ta Gantz’ın karşılanması Filistin halkına arkadan bir hançerdir. Siyonist rejim ile anlaşma imzalanması bu rejimi Filistinlilere karşı cinayet işlemek için daha da teşvik ediyor” dedi.
Korsan rejim savaş bakanı Gantz’ın Fas ziyareti ve askeri ve güvenlik anlaşmalar imzalaması sadece Filistinlilerin tepkisi ile karşılaşmadı. Bu konu Fas’ın komşusu ve Rabat ile gergin ilişkileri olan Cezayir’i de yoğun şekilde endişelendiriyor. İki ülke arasındaki gerginlik, Fas’ın geçen yıl Tel Aviv ile normalleşmesi ve Rabat’ın Cezayir’e karşı hasmane tutum ve girişimlerde bulunması ile yoğunlaştı. 
Şimdi Fas ve korsan rejim arasında 2 güvenlik ve askeri anlaşmanın imzalanması ile Cezayir yetkilileri bu konunun kendilerine karşı Tel Aviv’in  Fas’a her türlü askeri ve güvenlik yardımını sağlama imkanını güçlendirdiğini belirtiyorlar. 
Cezayir cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun ırkçı rejim ve Fas arasındaki anlaşmadan esef duyduğunu vurgulayarak, Fas tarafından Cezayir’in tehdit edilmesinin rezalet ve utanç kaynağı olduğunu söyledi. Uzmanlar da Fas-siyonist rejim anlaşmasının uygulanmasının Cezayir'in güvenliği için tehlikeli jeopolitik sonuçları olduğunu düşünüyorlar./

342/