AhlolBayt News Agency (ABNA)

source : Parstoday
Cuma

16 Aralık 2022

18:06:30
1331239

Amerikan komplosunun sonucu İran'ın BM Kadın Komisyonu'ndan çıkarılması

İran'ın Birleşmiş Milletler Kadın Komisyonu'ndan çıkarılması kararı Çarşamba günü 29 evet, 8 hayır ve 16 çekimser oyla kabul edildi. Bolivya, Çin, Kazakistan, Nikaragua, Nijerya, Umman, Rusya ve Zimbabwe ülkeleri, İran'ın BM Kadın Komisyonu'ndan çıkarılmasına yönelik önergeye hayır oy kullandı.

Burada önemli olan konu, Asya, Afrika ve Latin Amerika'dan 19 ülkenin üyesi olduğu Birleşmiş Milletler Şartı'nın Dostları Grubu, Amerika’nın İran'ın Kadın Komisyonu üyeliğine son verilmesine ilişkin siyasi kararını gözden geçirmek için düzenlenen toplantıda, Birleşmiş Milletler Şartı'nın ve Kadın Komisyonu'nun bir yan kuruluşu olduğu Birleşmiş Milletler Ekonomik ve Sosyal Konseyi'nin (ECOSOC) usul kurallarının ihlal edilmesini protesto ederek, “Bir üye devleti Birleşmiş Milletler'in seçilmiş bir organına katılmak için temel haklarını kullanmaktan mahrum bırakmaya yol açan bu eylemi tehlikeli bir prosedür olarak görüyor. Birleşmiş Milletler, tüm coğrafi konumlardan tüm üye devletlerin kapsayıcılığını ve geniş katılımını vurgularken, ECOSOC oylamasıyla ve Asya-Pasifik Coğrafi Grubunun ilk onayından sonra seçilen bir üyeyi (İran İslam Cumhuriyeti) dışlamak yasa dışı bilir” dedi.

İran'ın Kadın Komisyonu'ndan çıkarılmasına yönelik kararın onaylanması, bir süre önce İran'ı Birleşmiş Milletler Kadın Komisyonu'ndan çıkarmak için bir kampanya başlatan Amerika’nın İran'daki isyanlar ve İranlı kadınların haklarına destek bahanesiyle. Düzenlediği komplonun sonucudur. Birleşmiş Milletler'de olumsuz bir örnek teşkil eden Amerika’nın bu yasadışı eylemi, İran'la uzun süredir devam eden düşmanlığı düşünüldüğünde hiç de beklenmedik bir durum değildi.

Fakat önemli olan, böyle bir eylemin BM sisteminin bütünlüğüne önemli bir darbe vurmasıdır. Aynı zamanda, Amerika'nın eylemi BM Şartı'nın ruhuna ve metnine, özellikle de ülkelerin tüm çok taraflı örgütlere anlamlı ve eşit katılımları yoluyla üyelikte egemen eşitliğine ilişkin temel ilkelerinden biri ile çelişmektedir.

İran’ın BM daimi temsilcisi ve büyükelçi Emir Said İrevani “İran İslam Cumhuriyeti'nin Kadının Komisyonu üyeliğine son verilmesi" karar taslağının incelendiği oturumda, “İran’ın söz konusu komisyona üye olsun ya da olmasın, İranlı kadınlar ve kızların aktif ve etkili bir şekilde bir çok uluslararası toplumdaki katılımlarına devam edeceklerini” söyledi. 

Batı ve özellikle Amerika’nın İran’da kadın haklarının ihlaline dair temelsiz iddiası ayrıca İranlı kadınların haklarını kazanma bağlamındaki iddiası, Washington’un kadın ve kızların da bir parçası olduğu İran halkına karşı en ağır ve geniş yaptırımları uyguladığı bir ortamda gündeme geliyor. Ayrıca İslam inkılabı zaferi ve İslam cumhuriyetinin kurulmasından geçen 40 yılda İran’da kadınların durumu ile ilgili mevcut istatistikler ve siyasi, sosyal, kültürel ve ekonomik süreçler, durumun Amerika ve Avrupalı ortaklarının iddialarının tam tersi olduğunu gösteriyor. İslam inkılabı ardından kadınlar tüm siyasi, sosyal, kültürel, eğitim, güvenlik, sağlık ve hatta kamu hizmetleri alanında büyük payları olduğu açıkça görülüyor.

İslam inkılabı ardından farkındalığın artması ve kadınlar için yüksek eğitim alanının genişlemesi ve onların kabiliyetlerinin artması ile onların siyasi ve sosyal katılım payları da arttı; kadınların ülkedeki çeşitli seçimlerde önemli katılımı ise bunun tezahürüdür. İranlı kızlar ve kadınlar aktiftir ve İslami İran'ın çeşitli siyasi, sosyal, ekonomik, bilim ve eğitim, yaşam, sağlık, spor ve diğer alanlarında önemli ölçüde faaliyet gösteriyorlar. Örneğin, kadınlar İslami Şura Meclisi ile şehir ve köy meclislerinin üyelerinin önemli bir bölümünü oluşturmaktadır.

Yüksek eğitimde kadınlar ve kızların payı, yüzde 60’ı aşıyor. Ayrıca İran’da yönetici kadın oranı da yükselişte. Sağlık ve tedavi alanında İslam devriminden sonra kadınlar önemli katkılarda bulunmuştur. 2022 yılına kadar İran'daki kadın uzman doktorların %40'ı ve doçentlerin %30'u kadındır. Bu da batının İran’da kadınlara baskı ve zülmedildiği ve onların sosyal ortaklık paylarının az olduğuna dair iddialarının yalan olduğunu gösteriyor./

342/