Yonhap'ın, Kuzey Kore'nin resmi Kore Merkezi Haber Ajansına (KCNA) dayandırdığı haberine göre, Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı ABD İşlerinden Sorumlu Daire Başkanı Kwon Jong-gun, ABD'nin Güney Kore ile düzenlediği askeri tatbikatları "düşmanca faaliyetler" olarak niteleyerek, bunların devamının "savaş ilanı" olarak değerlendirileceğini söyledi.
Kwon, Kore Merkezi Haber Ajansına (KCNA) yaptığı yazılı açıklamada, Kore Yarımadası'ndaki askeri gerilimin "kısır döngüye" girmesini önlemenin tek yolunun, ABD'nin Güney Kore'ye stratejik araçlar konuşlandırmayı durdurması ve bölgedeki tatbikatlara son vermesinden geçtiğini kaydetti.
ABD ve Güney Kore'nin askeri tatbikatlarını kınayan Kuzey Kore Dışişleri Bakanlığı ABD İşlerinden Sorumlu Daire Başkanı, "ABD, defalarca yapılan uyarılara rağmen düşmanca ve provokatif eylemlerini sürdürürse, Kuzey Kore'nin bunu 'savaş ilanı' olarak kabul edebileceğini unutmamalıdır." ifadesini kullandı.
ABD ile Güney Kore’nin Kuzey Kore’nin çevre sularında tatbikata devam etmesinin ardından Pyung Yang’dan böyle bir uyarı geldi. Bu tatbikatlar, Kuzey Kore başta olmak üzere bölgesel endişe ve kaygılara yol açmaktadır. Bu nedenle Kuzey Kore, ABD’den müttefikleriyle askeri tatbikatlar ve bölgeye askeri teçhizat konuşlandırmamakla, tansiyonu önlemek ve düşürmek için gereğini yapmasını istedi. Ancak şimdiye kadar ABD bu tür taleplere hiçbir zaman aldırmamış ve Güney Kore ve Japonya ile ikili ve çok taraflı tatbikatlarına devam etmiştir.
Siyaset uzmanlarından Ji Nak Yung bu bağlamda şöyle diyor: “ABD, Kore yarımadasında sırf gerilim çıkarma politikasını takip ediyor. Washington bu politikasını ileri götürmek için Kuzey Kore ve Çin korkusunu körüklemeyi bir araç olarak kullanmakta. Oysa bu iki ülke defalarca Kore yarımadası ve doğu Asya’da barış ve güvenliğin pekişmesine katkı için bölgesel çözümlere vurgu yapmışlardır.”
Kuzey Kore açısından BM Güvenlik Konseyi dahil, dünya güvenliği üzerinde etkili olan uluslararası örgütler, ABD’nin kışkırtıcı eylemleri karşısında sessiz kalmaması gerekiyor. Çünkü bu konseyin daimi üyelerinin yaklaşım ve pozisyonları, ABD’nin kışkırtıcı politikalarını önlemekte oldukça etkilidir.
Buna göre, Pyung Yang, BM’nin ABD’nin agresif politikaları karşısındaki suskunluğunu, uluslararası bu örgütün ABD tarafından Kuzey Kore’ye baskı yapmak için kullanılan bir araç olarak değerlendiriliyor. Bu nedenle, bu ülke defalarca BM Güvenlik Konseyi’nden Kuzey Kore’nin kendini savunma hakkını sorgulaması halinde, ciddi sonuçları olacağını deklare etmiştir.
Demek ki ABD sürekli şekilde, BM Güvenlik Konseyini araç olarak kullanmak ve kararnameler çıkarmakla kendine karşı çıkan ülkeleri kısıtlamaya çalışıyor.
Sonuç itibarıyla Kuzey Kore açısından, eğer BM Güvenlik Konseyi gerçekten Kore yarımadasında barış ve güvenliğin tesisini istiyorsa, ABD ve Güney Kore’nin Kuzey Kore’ye karşı askeri tatbikatlar ve konuşlandırmaları gibi gerilime yol açan ve tansiyonu yükselten girişimlerini kınaması gerekiyor.
Ancak ABD’nin etkisi altında olan Güvenlik Konseyi, ABD ve müttefiklerinin bölgedeki kışkırtıcı eylemlerine tepki göstermekte ve hatta Kuzey Kore’yi ABD’nin politikaları çerçevesinde sıkıştırmakta. Bunun için bölgede gerilim giderek artmakta ve askeri saflaşmalar her zamankinden daha ciddi şekilde baş göstermekte./