AhlolBayt News Agency (ABNA)

source : Parstoday
Salı

14 Mart 2023

16:45:14
1352203

Amerika'nın İran ile mahpusların takası hususundaki anlaşmanın yokluğuna ilişkin tutumu

Biden hükümetinin İran ile Amerika arasında mahpusların takasına ilişkilerin olumsuz tutumu, aslında ABD'deki Cumhuriyetçilerin İran'a her türlü taviz vermekten kaçınma kararı ile doğrudan ilişkilidir.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ned Price, Pazar günü İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Amirabdullahiyan'ın Tahran ile Washington'un tutuklu takası konusunda anlaşmaya vardığını açıklayan sözlerini, tutukluların acılarını yalnızca artıran "acımasız bir yalan" olarak nitelendirdi. ABD'li yetkili şu ifadelere de yer verdi:  İran'da haksız yere gözaltına alınan 3 Amerikalı'nın serbest bırakılması için sürekli çalışıyoruz ve sevdiklerine kavuşana kadar da durmayacağız."  Bunun yanı sıra ABD Beyaz Saray  Ulusal Güvenlik tarafından da aynı günde ayrı bir açıklama geldi. Beyaz Saray Güvenlik Konseyi, İran'ın bu iddiasını "yalan" olarak nitelendirdi. 

Buna rağmen İran, ABD ile mahkum değişimi konusunda bir anlaşmanın değerlendirilmesinin altını hep çizmiş ve buna vurgu yapmıştır. İran Dışişleri Bakanı Hüseyin Amirabdullahiyan geçtiğimiz günlerde İran ile ABD arasında esir değişimi konusunda anlaşmaya varıldığını duyurdu. Emirabdullahiyan yaptığı açıklamada " Geçen Mart ayından bu yana Amerika ile İran arasında dolaylı olarak bir belge imzalandı ama bunun uygulanması için zemin hazırlandı, kanaatimizce her şey hazır ve Amerikalılar son teknik düzenlemelerini yapmalılar. ABD açısından her şey yolunda giderse önümüzdeki günlerde bu gerçekleşecektir." dedi.

İran ile ABD arasında esir takasına ilişkin Biden hükümet yetkililerinin olumsuz tavrı bazı konulara ilişkin yapılmış gibi görünüyor. Her şeyden önce, temelde, Ocak 2021'de göreve geldiğinden beri, ABD'nin Kapsamlı Ortak Eylem Planı-KOEP'ten çekilmesinin yeniden gözden geçirileceğine dair önceki iddialarına rağmen, Biden yönetimi, Trump yönetiminin maksimum baskı kampanyası olarak bilinen düşmanca politikasını sürekli olarak izledi. İran'a karşı aynı düşmanlıklar sürdü, hatta çeşitli bahanelerle İran'a yeni yaptırımlar uygulandı. 

Bu nedenle, şu anda bile Amerikan siyasi yapısında, özellikle Kongre'de çeşitli baskı gruplarının varlığı nedeniyle, aralarında bir belge imzalanmış olmasına rağmen, özellikle Cumhuriyetçilerin İran'a herhangi bir taviz verilmesine karşı çıkması aynı sürecin devam ettiğini gösteriyor. Esir mübadelesi alanında Tahran ve Washington anlaşma sağlasa da Amerika'da yine birileri buna karşı çıkmaya çalışıyor.Ama pratikte ABD hükümeti bunu uygulamaya cesaret edemiyor ve bu nedenle İran Dışişleri Bakanının açıklamalarını hedef alarak ve  onu yalancılıkla suçlayarak bu konuda herhangi bir anlaşmayı temelden reddetmiş oluyor. İran Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Nasır Kenani ise  Pazartesi günü yaptığı açıklamada, tutuklular da dahil olmak üzere bazı konularda anlaşmaya varıldığını ve Mart 2022'de ABD'nin resmi temsilcisi tarafından da imzalanan yazılı bir anlaşmanın oluşturulduğunu duyurdu.  Amerikan tarafı bir taraftan bu konunun yaptırımların kaldırılması müzakereleri ile bağdaştırılmadan yapılması gerektiğini ve takasın gerçekleşeceğini kabul ederken, diğer taraftan bunu nükleer müzakere sürecine bağlamak istedi.  Bir diğer konu ise, İran dışişleri bakanının konumu göz önünde bulundurulduğunda, İran ile ABD arasında esir mübadelesine ilişkin bir anlaşma olduğu ifadesinin kesinlikle gerçeklere dayalı olmasının anlaşılmasıdır. Büyük bir yalan söyleme, verdikleri sözlere uymama ve sözde masayı terk etme Amerika hükümetinin yapabileceği bir durumdur.