25 ülkenin Afganistan özel temsilcilerinin bir araya geldiği toplantı, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres başkanlığında Katar'ın başkenti Doha'da iki gün süreyle (1 ve 2 Mayıs günlerinde) gerçekleştirildi. Birleşmiş Milletler bu toplantıyı, Afganistan'da insan hakları, yönetişim, terörizm ve uyuşturucuyla mücadele konularında ortak bir tutum elde etmek için ülkeler ve uluslararası kuruluşların ortak çabası olarak tanımlamıştı. Afganistan ile ilgili Doha toplantısı, Katar'daki Taliban siyasi ofisi başkanı Süheyl Şahin'in daha önce Taliban temsilcisinin katılımı olmadan yapılacak herhangi bir toplantının sonuç vermeyeceğini ve sonuçlarının sorun yaratıcı olacağını söylediği bir durumda yapıldı. Taliban hükümetinin Afgan kadınlarının bu ülkenin farklı bölgelerindeki Birleşmiş Milletlere bağlı kuruluşların merkez ve ofislerinde çalıştırılmasına karşı çıkması üzerine Birleşmiş Milletler tarafından düzenlenen Afganistan konulu Doha toplantısı, Afganistan ile nasıl karşılanması konusunda bir fikir alışverişi toplantısı haline geldi.
Ağustos 2021'de Afganistan'da Taliban'ın yeniden iktidara gelmesinden bu yana, iç sorunlar ve Taliban hükümetinin gıda, ilaç ve sağlık sektörlerinde halkın ihtiyaçlarını karşılayamaması nedeniyle bu ülkedeki BM misyonları iyice arttı. Afganistan halkına yapılan uluslararası yardımların artırılmasının yanı sıra Taliban'ın bu ülke üzerindeki hakimiyetinin bu açıdan desteklenmesi için BM çalışmaları yoğunlaştı. Yayınlanan istatistiklere göre son iki yılda Afganistan halkına daha fazla yardım sağlayan Birleşmiş Milletler, defalarca Taliban'ın politikaları ve prosedürleri hakkında uyarılarda bulundu ve Taliban hükümeti üzerindeki artan baskının nedeni olarak bu durumu öne sürdü.
Birleşmiş Milletler'in Afganistan'daki insan hakları özel raportörü "Richard Bennett" şöyle diyor:" Afgan kadınların Birleşmiş Milletler kurumlarında çalışmasının yasaklanması kararı, Afganistan'a insani yardım sürecini olumsuz etkileyecek bir başka temel hak ihlali ve Birleşmiş Milletler Tüzüğü'ne aykırı bir karardır. Doha toplantısında Taliban hükümetinin tanınmaması, bu grubun Afganistan'da kadınların istihdamı ve eğitimi, medyanın ve partilerin serbest faaliyetleri dahil olmak üzere çeşitli sosyal gruplara birçok kısıtlama getiren yönetim biçiminden kaynaklanmaktadır. Bu durum uluslararası toplumu kızdırdı ve çeşitli bölgesel ve uluslararası kuruluşları kışkırttı. "
"Mohammed Zahir Halimi" Kabil kentindeki İbni Sina Üniversitesi'nde çalışan tanınan bir profesör olarak şöyle bir değerlendirmede bulunmaktadır: " Kız çocuklarının eğitimine getirilen yasak, Afgan toplumunda geleceğe dair genel bir umutsuzluk yarattı ve bu karar, Afgan toplumu için genel bir aksilik haline geleceği söyleniyor. Birleşmiş Milletler'in Doha toplantısında Taliban'ı tanımama kararı, Afgan kadınların Birleşmiş Milletler'in Afganistan'daki ofislerindeki faaliyetlerinin yasaklanmasından etkileniyor ve bu durum bu grup için durumu daha da zorlaştırabilir."
ABD ve Avrupa'nın Taliban hükümetine yönelik yaptırımları ve bu ülke halkına yeterli düzeyde uluslararası yardım gönderilememesi göz önüne alındığında, Birleşmiş Milletler'in Afganistan'daki çeşitli ofislerinin faaliyetlerini de durdurması durumunda, Afgan'a insani yardım sağlamanın tek yolunun da engelleneceği söylenebilir. Bu konu Afganistan'daki krizin boyutlarını derinleştirecek. Doha'da Afganistan için yapılan toplantıya katılanların Taliban hükümetinin tanınmamasına ilişkin iradesi, bu grup için, Taliban'ın politikalarında bir değişiklik olmadıkça uluslararası toplumun işbirliği yapmaya istekli olmayacağı konusunda gerçekleri bir kez daha ortaya koydu.
342/