Siyonist rejimin Gazze Şeridi'nde bugüne kadar 11 binden fazla kişinin şehit olmasına ve 27 binden fazla Filistinlinin yaralanmasına yol açan suç eylemlerinin devam etmesiyle birlikte, bu suçlara yönelik küresel öfke ve eleştiriler de artıyor, öyle ki, kitlesel gösterilerin yanı sıra bazı Batılı politikacılar bile İsrail'i eleştirmeye başladı.
Filistin'e verilen halk desteğinin ve Siyonist rejimin Gazze Şeridi'ndeki cinayetlerinin kınanmasının devamı olarak, Cuma akşamı binlerce Amerikalı, New York City'deki Times Meydanı'nda bir araya gelerek Gazze Şeridi'nde Filistin halkının katliamını ve soykırımını protesto ederek Gazze'de acil ateşkesin yapılmasını istediler. Aynı şekilde İngiltere'de de Cuma günü Filistin'e destek veren ve Siyonist rejimin Gazze'ye yönelik savaşını ve vahşi saldırılarını protesto eden göstericiler, Gazze halkıyla dayanışma amacıyla sloganlar atarak, bu rejimle işbirliği yaptığı gerekçesiyle bir silah fabrikasını kuşattı.
Bu arada İsrail'in Filistinlilere karşı işlediği cinayetler o kadar korkunç ve haksız boyutlara ulaştı ki, bazı üst düzey Batılı politikacılar bile bunu eleştirdi ve savaşın ve Gazze'deki masum insanların öldürülmesinin sona ermesini talep etti.
Norveç Başbakanı Jonas Gare Storr , Cuma gecesi Siyonistlerin Gazze'deki cinaeytlerini protesto ederek şunları söyledi: “İsrail'in Gazze Şeridi'ni yoğun bir şekilde bombalaması uluslararası savaş hukukunun açık bir ihlalidir. Sivillerin kendilerini savunma hakkı vardır ve uluslararası savaş yasalarının ülkeler tarafından ihlal edilmesi kınanmalıdır.”
Bir Avrupa ülkesinin en yüksek yürütme yetkilisinin bu duruşu, Siyonist rejimin, tabi ki Washington'un kabulü ve desteğiyle, meşru müdafaa bahanesiyle Gazze'ye saldırma gerekçelerinin, bazı Batılı ülkeler arasında dahi kabul edilmediğini göstermektedir.
Bu arada Avrupa’da Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron gibi Tel Aviv'i destekleyen İsrail'in Avrupa'daki başlıca destekçilerinden bazıları da Gazze'ye yönelik saldırıların sona ermesi yönünde çağrıda bulundu. Macron bir röportajda İsrail'in Gazze'deki çocukları ve kadınları öldürmeyi bırakması gerektiğini söyledi. Bu bombalamaların "hiçbir gerekçesi" olmadığını, ateşkesin İsrail'e fayda sağlayacağını vurgulayan Fransa cumhurbaşkanı Macron, İsrail'in "meşru müdafaa" hakkını tanıdığını iddia ederek "Onlardan bu bombalamayı durdurmalarını istiyorum ediyorum" dedi. İlginç olan ise İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'nun, Macron'un Gazze Şeridi'ndeki Filistinli sivillerin öldürülmesinin durdurulması talebini reddetmesi ve Gazze'deki insanların ölümlerinden Hamas'ın sorumlu olduğunu ve Tel Aviv'in kınanmaması gerektiğini söylemesidir.
Şunu söylemek gerekir ki, eğer Fransa cumhurbaşkanı gerçekten Gazze'deki Filistinlilerin öldürülmesini durdurmak istiyorsa, Tel Aviv'i desteklemek ve kendini savunma hakkını vurgulamak yerine, Netanyahu'yu Gazze'yi bombalamayı bırakmaya zorlamak için etkili girişimlerde bulunmalıdır. Görünen o ki Macron'un bu konudaki tutumu, onun samimiyetine ve Gazze'ye yönelik saldırıları durdurma konusundaki gerçek arzusuna dayanmaktan ziyade, son haftalarda Gazze'deki Siyonist rejimin soykırımını durdurmak için kitlesel gösteriler düzenleyen Fransız kamuoyunun dikkatini çekmeyi amaçlıyor.
Dikkat edilmesi gereken bir diğer husus, meşru müdafaa bahanesiyle Siyonist rejim İsrail'in Gazze'de işlediği cinayetlere tam ve koşulsuz destek veren Amerika'ya karşı küresel öfke ve nefretin artmasıdır. Bu bağlamda Arap ülkelerindeki Amerikalı diplomatlar, Joe Biden hükümetini, Siyonist rejimi desteklediği için Arap dünyasının Gazze savaşının başlangıcından bu yana Washington'a karşı artan öfkesi konusunda uyardı.
Bütün bunlar, geçmişten farklı olarak, hatta Gazze'deki mevcut savaşın başlangıcında Siyonist rejim, eylemlerini meşrulaştırmak için yalan haberler ve sahte videolar yayınlayarak dünya kamuoyunun dikkatini çekmeye çalışmasına rağmen, artık Gazze'den gelen haberlerin ve canlı görüntülerin yayınlanmasıyla, dünyada Siyonist rejim İsrail'in savunmasız Gazze halkına karşı işlediği suçların derinliğinin farkına vardığı ve Tel Aviv'i durdurmaya zorlamak için küresel bir hareket oluştuğunu göstermektedir. /
342/