Son 47 günde Siyonist rejim tarafından 5 bin 600'ü çocuk, 3 bin 500'ü kadın olmak üzere 13 bin 300'den fazla Filistinli şehit edildi. Şimdiye kadar 30 binden fazla kişi yaralandı. Bu savaş sonucunda 64 gazeteci şehit oldu. Gazze'deki tıp merkezleri ya yıkıldı ya da yakıt sıkıntısı nedeniyle hizmet dışı kaldı.
Birleşmiş Milletler Dünya Gıda Programı, Gazze'de yaklaşık 2,2 milyon kişinin acil gıda yardımına ihtiyacı olduğunu duyurdu. Çeşitli kişi ve kurumlar, Siyonist rejimin Gazze halkına karşı yaptığının soykırımın açık bir örneği olduğunu defalarca kabul etti. Burada sorulması gereken önemli soru şu ki: Savaş neden tamamen bitmiyor?
Gazze'deki savaşın durmamasının iki nedeni var gibi görünüyor:
Birinci neden, savaşın üzerinden 47 gün geçmesine rağmen Kudüs'ü işgal eden rejimin belirlediği hedeflerine hala ulaşamamasıdır. Esirlerin serbest bırakılması ve Hamas'ın yok edilmesi, Siyonist rejimin Gazze'ye karşı savaşta iki ana hedefiydi.
Siyonist rejim tek bir esirini dahi serbest bırakmayı başaramadığı gibi, esirlerin nerede tutulduğunu da bilmiyor. Rejim, esirlerin hastane ve okulların altında olduğuna inanıyordu ancak bu varsayımın tamamen yanlış olduğu ortaya çıktı ve rejim için bir istihbarat fiyaskosu daha yaşandı. İşgal altındaki topraklarda Netanyahu'nun kabinesine karşı gösteriler yaşanıyor ve bu gösterilerin temel nedeni kabinenin esirlerin serbest bırakamaması. Ayrıca Hamas'ın yok edilmesi, gerçekleşmediği gibi, üstelik Hamas mücahitleri de kara savaşında işgal rejimine birçok maddi ve insani darbe indirdi.
Bu şartlarda savaşın durdurulması, Siyonist rejimin yenilgisi ve Filistin direnişinin zaferi olarak değerlendiriliyor. Konuyla ilgili ABD Ulusal Güvenlik Konseyi sözcüsü "John Kirby" şunları söyledi: "Genel ateşkes için doğru zamanın geldiğine hâlâ inanmıyoruz. Genel ateşkes, Gazze genelinde çatışmaların tamamen durması anlamına geliyor ki bizce bu konu şimdiki durumda Hamas’ın lehinedir.”
İkinci sebep ise Batılı güçlerin iradesinin henüz savaşı bitirmek yönünde olmamasıdır. Savaşın taraflarından biri kazanamadığında ve savaş yıpratmaya doğru gittiğinde, dış baskılar savaşın durmasına zemin hazırlayabilir. Siyonistler gibi Batılı güçler bu savaşta işgalci rejimin zaferini arıyorlar ancak henüz buna dair bir işaret yok.
İsrail'in 2011'den 2013'e kadar ulusal güvenlik danışmanı ve İsrail ordusundan emekli yüksek rütbeli bir general olan Yaakov Amidror, işgal hükümetinin şu anda ABD'den gerçek bir baskı hissetmediğine inanıyor. O şöyle diyor: "Tek baskı, sivil ölüm sayısının azaltılması ve sivillere daha fazla insani yardımların Gazze Şeridi’ne girişinin sağlanmasıdır."
Bu bağlamda Batılı analist Fred Kaplan, hızla İsrail'in tek güçlü müttefiki haline gelen ABD'nin, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve savaş zamanı koalisyon kabinesini biraz itidal göstermeye davet ettiğini, ancak bunun yalnızca kısmen başarılı olduğunu söylüyor./