Türkiye, İran İslam Cumhuriyeti'nin önemli bir ekonomik ve ticari ortağıdır. Türkiye ile ticari ve ekonomik ilişkilerimizi 30 milyar dolara çıkarmayı hedefledik. Dolayısıyla mevcut kapasitelerle bu hem Türkiye hem de İran İslam Cumhuriyeti açısından başarılabilir.
Bu ziyarette, İran ve Türkiye'nin ticari ve ekonomik kalkınmasına yönelik iradesini gösteren önemli belgeler imzalanacak. Bugün bölgemizde tüm Müslümanları ve dünyadaki özgür insanları endişelendiren önemli meselelerden biri de Filistin meselesidir. İran ve Türkiye, Filistin'e ve mazlum ve güçlü Filistin halkının direnişine destek verme konusunda ortak bir duruşa sahiptir.
Bombardımanın durdurulması için çalışmalar yapıldı ancak ne yazık ki Amerikalıların ve Batılıların Siyonist rejime verdiği destek nedeniyle kadınların, çocukların ve masum Filistinlilerin öldürülmesine şahit olmaya devam ediyoruz.
Elbette bu alanda zafer Filistin'in, yok oluş ise Siyonist rejimin olacaktır. Bu ziyaret sırasında dikkate alınması ve tarafımızca tartışılması gereken önemli konulardan biri de Siyonist rejimin hayati damarlarının kesilmesi meselesidir ve bu, Gazze'deki bu suç ve cinayetlerin durdurulmasında etkili olacaktır. Dolayısıyla Filistin meselesi de Türkiye Cumhurbaşkanıyla görüşeceğimiz konulardan biridir.
İki ülke arasındaki ilişkiler çok iyi durumdadır. Komşuluk politikası ve İslam ülkeleriyle ilişkiler politikası doğrultusunda Türkiye'yi İran İslam Cumhuriyeti ile ilişkilerin geliştirilmesine çok uygun görüyoruz.
Bu ziyaretle, hem ikili işbirliğinin hem de Türkiye ile aramızdaki bölgesel ve bölge dışı iş birliğinin gelişeceğini umut ediyoruz. Her iki ülke de Ekonomik İşbirliği Örgütü (ECO), Şangay Örgütü ve diğer kuruluşlar dâhil olmak üzere bölgesel kuruluşların üyesidir.
Sayın Erdoğan'ın bir önceki Tahran ziyaretinde ele alınan konuların bu ziyarette de takip edileceğini ve iki ülke arasındaki ilişkilerin geliştirilmesi yönünde büyük adımlar atılacağını umut ediyoruz.’