Ey bu asrın Yûsuf'u! Zulüm öylesine çoğalmış, öylesine sarmıştır ki dünyayı, evlerimizde bile güvende değiliz. Gizliler açığa dökülüyor, perdeler bir bir yırtılıyor. Umudumuz neredeyse yok olacak gibi.
Değil sadece düşmanlarımız, kardeşlerimiz bile derin derin kuyular kazıyor; her gün içimizden birini o kuyulara atıyorlar.
Böyle olunca, vaktiyle Allah'ın rahmet olarak yağdırdığı yağmurlar, yere indiğinde belalara dönüşüyor. Tufanlar çıkıyor, seller coşuyor. Kendi yaptıklarımızın bir neticesi olarak yerden ve gökten üzerimize belanın yağmadığı bir gün dahi yok gibi.
Böyle bir dünyada kimi kime şikâyet edebiliriz ki?
Ancak sen varsın!
Yaşıyorsun ve hayattasın.
Yaptıklarımızı görüyor, sesimizi duyuyorsun.
Seni incittiğimizin, çok az hâlini sorduğumuzun ve çok az seni andığımızın farkındayız.
Ama sen her gün bizi anıyor, bizi düşünüyor ve bizim için gözyaşı döküyorsun.
Vallahi utanıyoruz.
Bunları bile bile dünyadan başka bir şey düşünemez olmuşuz.
İbadetimizde bile hep dünyalık şeyler diliyor, dünyayı seccademizin önüne koyuyoruz.
O halde senden başka bizi bu şirkten kim kurtaracak?
Ataların (a.s) bize buyurmuşlar ki: "Bizden olan ve hakkı tanıyan biri var olduğu sürece Allah yeryüzünü ortadan kaldırmaz. İnsanlar (hakka) bir fazlalık ilave ettiklerinde onlara "İlave etmişsiniz" der ve bu fazlalığı onlar için uzak tutar, bir eksiklik getirdiklerinde ise "Azaltmışsınız" der ve onların bu eksikliklerini tamamlar. Eğer böyle olmasaydı, hak ile batıl birbirinden ayırt edilmezdi."
Öyleyse ey bugünün İmam'ı!
Ey atalarının mirasçısı!
Hak ile batılın birbirine karıştığı, iyilerin şaşkına döndüğü ve kötülerin azgınlaştığı böyle bir dünyada bizi kendinden mahrum bırakma!
Dost-düşman bütün sapkınların kazdığı kuyulardan bizi esenliğe çıkar!
Bizleri takva, arınma ve ıslah süsüyle donat!
Etrafımızı kuşatan zulüm, hak-hukuk tanımazlık ve adaletsizlik karanlığını varlığınla aydınlığa çevir!
Dünyanın dört bir yanından bütün mazlumlar, bütün mustazaflar, bütün yetimler ve bütün mahrumlar olarak hep bir ağızdan sana sesleniyoruz:
Ey yeryüzünü evrensel ıslahat hareketiyle birkaç ay içerisinde adalete boğacak olan Asrın İmamı ve Son Kurtarıcı! Zulüm ve adaletsizlik gırtlağımıza kadar dayandı, neredesin?
İmdat, imdat, imdat!
Bizi bul, bizi bul, bizi bul!
Hemen şimdi, hemen şimdi, hemen şimdi!
Çok acele, çok acele, çok acele!