AhlolBayt News Agency (ABNA)

source : ابنا
Perşembe

22 Şubat 2024

16:12:00
1439676

İmam Mehdi'yi Beklemek ve Görevler 2

Nitekim İmam-ı Zaman’ın (as) ferecini bekleyenlerin safında yer almak da büyük bir lütuf ve büyük bir kurtuluştur. Bu yüzden hadisin sonunda İmam Seccad (as) şöyle buyurdu: “Fereci beklemek, en büyük fereclerdendir.’’ Yani fereci beklemenin kendisi, insanın elde etmek için çalışması gereken en büyük kurtuluştur.

           Uluslararası Ehl-i Beyt (a.s) Haber Ajansı – ABNA:  1-4-Akıl, Anlayış ve Marifet Sahibi Olmak

İmam-ı Zaman’ı (as) bekleyenlerin en önemli özelliklerinden biri de Allah’ın onlara verdiği özel akıl, anlayış ve marifettir. Bu özellik sebebiyle İmam Seccad (as) onları tüm zamanların en üstün insanları olarak adlandırır.        

“Allah Resulü'nün vasileri ve kendisinden sonraki imamlardan olan on ikinci Allah velisinin gaybeti uzun sürecektir ey Eba Halid! Onun gaybet döneminde yaşayıp, imametine inanan ve zuhurunu bekleyenler bütün zamanların en faziletlileridir. Zira Allah Teala onlara öyle bir akıl, şuur ve marifet bahşetmiştir ki gaybet, onlar için doğrudan görmek mesabesindedir. Allah, onları Allah Resulünün (saa) hizmetinde kılıçlarıyla savaşan mücahitler düzeyine yükseltmiştir. İşte onlar, gerçek anlamıyla ihlas sahipleri, en doğru anlamıyla Şialarımız ve Allah’ın dininin gizli-açık davetçileridirler’’. (Meclisi, 1403, c.52, 122)

   Bu hadiste İmam-ı Zaman’ı (as) bekleyenler, kendine özgü özelliklerle nitelendirilmiştir ve onlar sırasıyla şu şekilde adlandırılır: Onlar tüm zamanların en faziletli insanlarıdır. Allah’ın kendilerine özel olarak verdiği akıl, anlayış ve marifete sahiptirler. Öyle ki gaybet onlar için tıpkı müşahede gibidir. Onlar, Peygamber’in (s) yanı başında kılıçla cihat eden mücahitler gibidir. Onlar gerçek birer ihlas ehli, sadık Şii ve Allah’ın dinine açık ve gizli davet edicidir. Bu özellikler sayesindedir ki bekleyiş gerçek anlamını bulmaktadır. Nitekim İmam-ı Zaman’ın (as) ferecini bekleyenlerin safında yer almak da büyük bir lütuf ve büyük bir kurtuluştur. Bu yüzden hadisin sonunda İmam Seccad (as) şöyle buyurdu:

“Fereci beklemek, en büyük fereclerdendir.’’ 

Yani fereci beklemenin kendisi, insanın elde etmek için çalışması gereken en büyük kurtuluştur.

2- Bekleyişin Bekleyene Yönelik Etkileri ve Sonuçları (Sevap)

Bekleyiş felsefesinde önemli hususlardan biri de bekleyen için söz konusu olan etkiler ve sonuçlardır. Fereci bekleyiş, bekleyene dünyevi ve uhrevi birçok bereket getirecektir. Bazı rivayetlerde fereci beklemenin bekleyene yönelik sevaplarından söz edilmiştir. Bunlar dikkate alındığında bekleyiş gerçekliği ve bekleyenin yüceliği daha iyi anlaşılmaktadır.

2-1- Fereci Beklemek En İyi Amel Mesabesindedir

Bir rivayette Hz. Ali (as) fereci beklemenin Allah katındaki en sevimli amel olduğunu belirtmiştir: 

“Fereci bekleyiniz, Allah’ın rahmetinden umut kesmeyiniz. Allah azze ve celle katında en sevimli amel fereci beklemektir.’’ (İbn Babuveyh, 1362. c.2, 616. Meclisi, 1403, c.52. 123)

2-2- Bin Şehidin Sevabına Eşit

İmam Seccad’dan (as) gelen bir rivayette gerçek bekleyenlerin sevabı, Bedir ve Uhud şehitleri de dahil olmak üzere binlerce şehitle mukayese edilmiştir.

‘’Herkim, Kaimimiz’in gaybet döneminde velayetimiz üzere sebat ederse, Allah ona Bedir ve Uhut şehitleri gibi bin şehidin sevabını bahşeder’’. (Erbili, 1381, c.2, 522; Şübber, 1424, 290.)

‘’İmam-ı Zaman’ın gaybeti döneminde bizim velayetimize bağlı kalmakta sebat gösteren kimseye Allah, Bedir ve Uhud şehitleri gibi bin şehidin sevabını verecektir.’’

2-3- Bekleyenlerin Peygamber’e (S) Ve İmam-ı Zaman’a Arkadaş Olması

Bekleyenlerin sevabı, İmam-ı Zaman’ın (as) gölgeliğinde onunla birlikte oturan kimseler gibi vasıflandırılmıştır.

“Ebu Abdillah’a (as): “Bu dava üzere ve onun yolunu gözlüyorken ölen kişi hakkında ne dersin?” diye sordum. İmam: “O, Kaim’in çadırında, onunla birlikte olan biri mesabesindedir” dedi ve sonra şöyle buyurdu: “O, Allah Resulü ile birlikte olan biri gibidir”. (Hür Amili, 1422, c.5, s139)

İmam Sadık’a (as) şöyle sordum: Sizin emrinizi beklerken bu dünyadan giden bir kimse hakkında ne buyurursunuz? İmam buyurdu ki: ‘’O, tıpkı İmam-ı Zaman’ın gölgeliğinde oturan kimse gibidir.’’ Daha sonra İmam durdu ve şöyle buyurdu: “O, tıpkı Peygamber’le (s) birlikte olan kimse gibidir.’’

Görüldüğü gibi bu hadis, bekleyenlerin yüceliğini yansıtıyor. Zira onlara İmam-ı Zaman’ın (as) gölgeliğinde yer veriyor veya ondan daha da üstün olmak üzere onları Peygamber’e (s) biat eden kimse gibi niteliyor. Bunlar bütünüyle İmam-ı Zaman’ı (as) gerçek anlamda bekleyenlerin ruhsal açıdan ileriliğin zirvesinde olduğunu ifade ediyor. İnsanın İmam-ı Zaman’ın (as) gölgeliğinde oturmasından daha büyük bir sevap veya lütuf ne olabilir?

2-4- Bekleyişin En Üstün Amel Olması

Masumların (as) diliyle çeşitli şekillerde tekrar edilen bir diğer hadiste, ferec beklemek en üstün amel olarak nitelenmiştir.

Peygamber-i Ekrem (s) şöyle buyuruyor: “Ümmetimin en faziletli ameli Allah Azze ve Celle’den ferec beklemesidir.’’ (İbn Babuveyh, 1395, c.2, 744)

Şimdiye kadar anlatılanlar çerçevesinde bu konunun sırrı bir ölçüde aydınlandı.

Konunun sırrı şudur: Gaybet döneminde Mehdi’ye inananlar, karanlık gecelerde ve zorluklarda imanlarını değerli kılıyorlar ve sebat gösteriyorlar, zorluklarıyla birlikte en üstün amelden yararlanıyorlar. Zira “Amellerin an faziletlisi en zor olanıdır”. (Meclisi, 1403, c.67, 191.) Öte yandan ferec bekleme sayesinde insan kendisini ferece hazır hale getirir. Karamsarlık ve umutsuzluktan uzak durur, Allah’tan umudunu kesmez; çünkü Allah katında en sevimli amel olan fereci beklemek ile Hz. Mehdi’nin (as) hükümetine ve ferece hazırlık kazanır. Böylece gaybet döneminin uzunluğu ve o dönemlerin zorlukları bekleyenlerin gücünü azaltmaz, bekleyenlerin safı sağlam şekilde korunur. (Musevi İsfehani, 1390. C.2, 235-236)

Ayrıca, fereci beklemek salt bir ruhsal durum değildir. Cereyan haline gelmiş, gerçekleşmiş bir haldir, eyleme geçmiş bir durumdur. Bu yüzdendir ki onun hakkında ‘’amellerin en faziletlisi ve en sevileni’’ diye buyurulmuştur. Bu sayede sabır ve istikamet sahibi olmak gerekir. (Bkz. Age. Meclisi, 1403, c.2, 146)

   Gaybet döneminde düşmanlar tüm şeytani planlarını ortaya koydular ve İmam Mehdi’nin takipçilerinin imanını hedef aldılar. Onların tuzağına düşmeyenler sadece umutsuzluğa düşmeyip sabredenlerdir. Çünkü umutsuzluğa düşüldüğünde onların her şeyi saldırıya ve yok oluşa hazır hale gelir. Fereci bekleyerek ise onlardaki direniş canlı kalır sorunlara galip gelme için yol açılmış olur.