İŞGAL ALTINDAKİ FİLİSTİN'İN KUZEYİNDEKİ YERLEŞİMCİLERİN TEK YOLU KAÇMAK
Seyyid Haşim Safiyuddin sözlerine şöyle devam etti: ‘Bekaa halkı ve direnişin arkasında yer alan diğer Lübnanlılar gibi Güney Lübnan halkı da direnişi tek yol olarak görüyor ve bu seçeneğe tevessül ediyor ve İsrail'i yeryüzünden silinceye kadar bu seçenekten asla geri adım atmayacaklar.’
Hizbullah’ın bu yetkilisi, işgal altındaki Filistin'in kuzeyindeki Siyonist yetkililerin, Lübnan direnişinin füzelerinden korkan yerleşimcilerin korktukları ve kaçtıklarına dair itiraflarına değinerek şu ifadelerde bulundu: ‘İşgal altındaki toprakların kuzeyindeki yerleşimciler için en iyi yol kaçıp bölgeyi terk etmektir.’
SİYONİSTLER KÜÇÜCÜK BİR ZAFER RESMİNİ BİLE GÖREMİYORLAR
Öte yandan Seyyid Haşim Safiyuddin’in yardımcııs Şeyh Ali Damuş da Cuma namazı hutbesinde şunları söyledi: ‘Bütün cinayetlere, yıkımlara, kayıplara, kuşatma ve açlığa rağmen Gazze halkı direnişi kucaklamaya devam ediyor ve baskılarla, suç ve cinayetlerle ve açlık savaşı yoluyla yapılan çabaların hiçbiri Gazze halkını direnişe karşı kışkırtamaz, onların istikrar ve birliğine zarar veremez.
Filistin direnişi, Gazze'ye yardımın girmesi ve halkın içinde bulunduğu şartları iyileştirmek amacıyla müzakerelerde esneklik göstermeye çalıştı ancak Siyonistlerin ve Amerikalıların engellemeleriyle karşı karşıya kaldı ve büyük baskılara maruz kaldı ve bu baskıların amacı, direnişi sunduğu şartlardan hayati tavizler vermeye ve geri çekilmeye zorlamaktı. Ama direniş hiçbir zaman düşmana teslim olmadı ve direniş, taviz vermeyecek ve şartlarına bağlı kalacaktır.
Direniş, düşmanla göze göz, denklemiyle savaşıyor ve sahada hâlâ güçlü bir şekilde varlığını sürdürüyor. Eğer düşman kuru gürültüsüne güveniyorsa yanılıyor. Çünkü direnişin gücü, düşmanın savaşı sürdürme gücünden çok daha fazladır.
Siyonist düşman, Gazze'de küçük bir zafer resmine bile asla ulaşamayacaktır. Siyonistler Lübnan'la yapılan savaşta da cephede zayıf bir konumdalar ve kendi şartlarını direnişe dayatacak durumda değiller. İnat, istikbar ve savaşı sürdürmekte ısrar etmek düşmana fayda sağlamayacak ve ona istediğini vermeyecektir.’
GAZZE HALKI AÇ KARNINA DÜŞMANIN TÜM OYUNLARINI BOZGUNA UĞRATTI
Hizbullah Şer-i Heyeti Başkanı Şeyh Muhammed Yazbek de konuyla ilgili olarak şunları söyledi: ‘İşgal rejiminin Gazze'deki vahşi saldırıları altıncı ayına girdi ve işgalciler bu süre zarfında istediği hedeflerin hiçbirine ulaşamadı. Bunca zaman sonunda Siyonist düşman ne esirlerini kurtarabildi ne de Hamas'ı yok edebildi.
İşgalci düşmanın Gazze'de yapabildiği tek şey katliam ve yıkımdır. Siyonist rejim Gazze’de topraklarına sımsıkı sarılmış, bu toprakları kanlarıyla dolduran, onur ve gururla dimdik ayakta duran, müstekbirlere ve zalimlere her türlü teslimiyeti reddeden Filistin halkının kararlılığı ve eşi benzeri olmayan direnişiyle karşı karşıya kaldı. Düşman, kararlı Filistin halkına karşı verilen askeri mücadelede alınan yenilginin ardından bu millete karşı açlık savaşına yönelmiş ancak Filistin halkının iradesini asla kırmayı başaramamıştır.’
Şeyh Yazbek, Amerika'nın Gazze halkına yardım etme yönündeki propaganda manevralarına da değinerek şunları söyledi: ‘Gazze halkına havadan yardım fırlatılması veya bu bölgeye yardım için bir liman oluşturulması, Amerika'nın işgalcilerin bu ülkenin desteğiyle Gazze halkına karşı dayattığı soykırım savaşı sonucu oluşan uluslararası baskıdan kurtulma çabaları çerçevesindedir.
Amerika'nın ve bu ülkenin başkanı Joe Biden'ın Gazze'ye yardım girmesi için kara geçidi açamayacağına kimse inanıyor mu? Tabii ki Amerika ve onun uluslararası toplumdaki müttefikleri ile Arap rejimleri, yardımların Gazze'ye girmesi için bir kara geçidi açabilecek kapasitededir ama bu, Filistin halkını ve direnişini hâkimiyet altına almaya yönelik, açlık ve kıtlık savaşı adı verilen bir komplodur.
Ama Gazze halkı aç karnı ve kanıyla hala dimdik ayaktadır ve tüm komploları yenilgiye uğratacak ve sadece bölgenin değil, tüm dünyanın çehresini değiştirecek ve onu zalim ve zorba güçlerin hegemonyasından söz edilmeyen yeni bir sisteme doğru götürecektir.’
İŞGALCİLER LÜBNAN'A YÖNELİK TEHDİTLERİNİ UYGULAMAYA CESARET EDEMEDİ
Hizbullah’ın bu yetkilisi, Lübnan direnişinin işgalcilere karşı yürüttüğü operasyonlara da değinerek şunları söyledi: ‘İslami direniş, işgal altındaki Filistin'in kuzeyindeki Siyonist düşmanı askeri ve siyasi düzeyde bir kafa karışıklığının büyüsüne duçar etti ve düşman daha önce savaşın kapsamını genişletme tehdidinde bulunmuştu ancak bunu yapmaya cesareti yoktu. İşgalciler Lübnanlı sivillere yönelik saldırılarını yoğunlaştırarak direnişin gücünü test etmek istedi ancak Hizbullah'ın sert tepkisini gördü.
Lübnan'daki direniş Gazze'ye destek vermekten, Lübnan'ın egemenliğini ve ülke halkının onurunu savunmaktan asla vazgeçmeyecek, bu yolda ne kadar gerekiyorsa fedakârlıkta bulunacak ve bedel ödeyecektir. Direniş, İslam ümmetinin umudunun eksenidir ve eninde sonunda kazanıp toprakları ve mukaddesatı Siyonist işgalcilerin şerrinden kurtaracaktır.’