AhlolBayt News Agency (ABNA)

source : ابنا
Cumartesi

6 Nisan 2024

12:13:32
1449508

Nasrallah: İran Şam'daki Saldırıya Kesinlikle Yanıt Verecek

    Uluslararası Ehl-i Beyt (a.s) Haber Ajansı – ABNA:  Siyonistlerin geçtiğimiz günlerde Şam'daki İran konsolosluğuna yönelik saldırılarına ve Tahran'ın bu saldırıya tepkisine değinen Hizbullah Genel Sekreteri, şunları söyledi: ‘Emin olun, geçtiğimiz günlerde İran’ın Şam'daki konsolosluğuna yapılan saldırıya İran mutlaka karşılık verecektir ve bu konuda hiçbir şüphe yoktur.’

Hizbullah Genel Sekreteri Seyyid Hasan Nasrallah, Dünya Kudüs Günü münasebetiyle konuşma yaptı. Nasrallah konuşmasının başında Dünya Kudüs Günü yürüyüşüne katılan herkese teşekkür ederek şunları söyledi: ‘Kudüs Günü, kararlılığımızı, duruşumuzu, direnişimizi, büyük ideallerimizi ifade ettiğimiz gündür.’

İSRAİL'İN ŞAM'DAKİ İRAN KONSOLOSLUĞUNA DÜZENLEDİĞİ SALDIRIDA ŞEHİT OLAN İRANLI KOMUTANLAR İÇİN TAZİYELERİMİ SUNUYORUM

Seyid Nasrallah konuşmasında işgalci rejimin Suriye'deki İran büyükelçiliğinin konsolosluk bölümüne karşı geçtiğimiz günlerde düzenlediği barbarca saldırıya değinerek şunları vurguladı: ‘Bu günde, Siyonist düşmanın geçtiğimiz günlerde Şam'daki İran Büyükelçiliği konsolosluk bölümüne saldırısı sırasında şehit olan, bizim ve direniş için tarihi değeri olan büyük şehit komutanları ve bu yolda şehit olan diğer şehitleri anmak vaciptir.’

HİZBULLAH, SURİYE'DE ŞEHİT OLAN İRAN ŞEHİTLERİNİ ANMA TÖRENİ DÜZENLEYECEK

Hizbullah Genel Sekreteri şu ifadelerde bulundu: ‘Bu aziz savaşçılarımızın şehadetlerinden dolayı, İmam Hamanei’ye ve İran yetkililerine ve özellikle Devrim Muhafızları ve Kudüs Gücü'ndeki kıymetli yetkililere ve şehit ailelerine tebrik ve taziyelerimi sunuyorum. Önümüzdeki Pazartesi günü saat 16.00'da Siyonist rejimin Şam'daki İran Büyükelçiliği'nin konsolosluk bölümüne düzenlediği saldırıda şehit olan şehitler için anma töreni düzenleyeceğiz.

NASRALLAH’TAN ŞEHİT GENERAL ZAHİDİ’NİN ŞAHSİYETİNE ÖVGÜ

Seyyid Hasan Nasrallah şunları söyledi: ‘Bu azizlerimizin şehadeti ve özellikle uzun yıllar Lübnan direnişine sağladığı büyük katkılardan dolayı General Muhammed Rıza Zahidi’nin şehadeti, bizim için büyük bir meseledir. İşgalci düşmanın Şam'daki İran konsolosluğuna saldırısı, öncesi ve sonrası detaylı bir şekilde tartışılan bir olaydır.’

İMAM HUMEYNİ’NİN (R.A) KUDÜS GÜNÜ İLAN ETMESİ

Hizbullah Genel Sekreteri konuşmasının devamında Kudüs Günü’ne ve bu günün İslam İnkılabı Rehberi İmam Humeyni (r.a) tarafından adlandırılmasına değinerek şunları söyledi: ‘İmam Humeyni (r.a) inkılabın zaferinden ve merciiyet sorumluluğunu aldığı günden itibaren, Amerika ve İsrail'e karşı tavrını netleştirmişti. Üst düzey yetkililere şer-i haklarını Filistin direnişinin hizmetinde kullanma izni verilmesi, onların konumlarının dini ve ahlaki derinliğini vurgulamaktadır.’

İRAN, FİLİSTİN'E VERDİĞİ DESTEK NEDENİYLE KOMPLOLARA MARUZ KALDI

İran'a karşı savaşları ve düşmanlıkları başlatan en büyük nedenlerden biri, İran İslam Cumhuriyeti'nin İsrail karşısındaki tutumu ve İran'ın Kudüs'e ve Filistin direnişine verdiği destekti. İran bu yolda pek çok fedakârlık yapmış ve İmam Humeyni'nin Filistin davasının yanında olduğunu kararlı bir şekilde beyan etmesinden bu yana İran, düşmanlarının kendisine yönelik komplolarına ve savaşlarına maruz kalmıştır.’

İRAN BÖLGESEL KONULARDA AMERİKA İLE MÜZAKERE YAPMIYOR

Seyyid Hasan Narsallah, konuşmasının devamında Nükleer meseleye değinerek şu ifadelerde bulundu: ‘İran şu ana kadar Amerikalılarla nükleer meseleye ilişkin her türlü doğrudan müzakere ve diyaloğu reddetti. Amerikalılar İranlılarla doğrudan müzakereye hazır olduklarını söyleyip duruyorlar ama İranlılar buna asla aldanmıyorlar.

"Gazze, Filistin, Irak ve Yemen'de yaşananlar veya Lübnan cumhurbaşkanının seçilmesi konusu ABD ile İran arasındaki müzakereleri bekliyor" diyen ya da böyle bir analizde bulunan herkes yanlış konuşmaktadır. İran hiçbir zaman Amerikalılarla bölgesel konularda müzakere yapmıyor. Bazılarından, “Bölgede yaşanan her şey Amerika ve İran’ın bir gösterisi ve aralarındaki rol dağılımıdır" gibi çok saçma ve gülünç konuşmalar duyuyoruz.’

İSRAİL BÖLGEDE BAŞARISIZ OLDU

Hizbullah Genel Sekreteri şunları söyledi: ‘Bu insanlar direnişin bölgedeki zaferlerine dair hiçbir şeye inanamıyorlar. Onlar yanılgı içindeler ve İsrail'in bölgede başarısız olduğuna inanamıyorlar, ancak gerçek şu ki Güney Lübnan'dan ve Gazze Şeridi'nden çekilmek İsrail'in yenilgisi anlamına geliyor.

İran'ın tutumu kesin ve nettir ve şehitlerin kanına sadıktır. İran, konumu ve mevzileriyle, Filistin'de, Lübnan'da ve tüm bölgede işgalci rejime karşı mücadele edenlerin gerçek ve esas otoritesi olmuştur ve İran, direnişe verdiği destekle birçok denklemi değiştirmiş ve birçok baskıcı ve despot projeyi yok etmiştir.’

İRAN MAZLUMLARI ASLA YALNIZ BIRAKMAZ

Hizbullah Genel Sekreteri şu ifadelerde bulundu: ‘İran İslam Cumhuriyeti'nin sağlam duruşu, bu ülke halkının bugün muhteşem yürüyüşüyle ​​ifade ettiği ve Filistin’e destek konusuna olan bağlılıklarını vurguladıkları şeydir. İran, asla teslim olmayacak, imandan, dinden, dostlarından ve mazlumlardan asla vazgeçmeyecek sağlam ve istikrarlı bir kaledir. İran İslam Cumhuriyeti ile ilişkimiz olmasından dolayı gurur duymalıyız ve bu, şu anda bizim için bir iftihar ve onur kaynağıdır.’

Seyyid Nasrallah, Filistin'e ihanet eden, işgalci düşmana hizmet eden gerici rejimlere meydan okuyarak şunları söyledi: ‘Utanması gerekenler, İsrail'le uzlaşan ve bu rejimi savunan taraflardır ve yine bölgedeki tüm cinayetlerin sorumlusu olan Amerikalıyla olan ortaklıktan da utanmalıdırlar.’

AKSA TUFANI OPERASYONU İSRAİL'İN BEKASINI TEHLİKEYE ATTI

Hizbullah Genel Sekreteri şunları söyledi: ‘Şüphesiz Aksa Tufanı bölgemiz için tarihi bir olaydır ve bundan sonraki süreç hem dost hem de düşmanlar için asla eskisi gibi olmayacaktır. Pek çok İsrailli yetkiliden 1948'den bu yana böyle bir olayla karşılaşmadıklarını duyduk, dolayısıyla İsrail'in bekasını tehlikeye atan, kırılganlığını ve zayıflığını ortaya koyan tarihi bir olayla karşı karşıyayız.’

SİYONİSTLER SAVAŞ ALANINDA HİÇBİR ŞEY BAŞARAMADI

Seyyid Hasan Nasrallah şunları söyledi: ‘Gazze'ye savaşı başlatanların hiçbir gerekçesi yoktur ve İsrail'in bu savaşta yenilgiye uğramasının sebeplerinden biri de savaşı akılsızca yönetmesidir. Siyonistlerin izlediği yol, suç ve cinayetlerin devam etmesi akıllarını yitirdiklerinin kanıtıdır. İşgalciler binaları bombalayıp yıkarak, masum insanları aç bırakarak birçok suç işlemişlerdir, bunun nedeni ise Siyonistlerin sahada hiçbir şey elde edememesi ve bu şekilde baskılarını artırmak istemeleridir.

Sahadaki gelişmeler gayet açık ve nettir ve işgalcilerin Gazze'de yaptıkları savaş suçudur. Sahada hiçbir şey elde edemediler, müzakerelerde de herhangi bir sonuç elde edemediler ve baskıların hiçbiri Filistinli müzakerecileri, Filistinli mültecilerin kuzey Gazze'ye dönme hakkı da dâhil olmak üzere temel haklarını taahhüt etmekten caydırmadı.

NETANYAHU 6 AY GEÇMESİNE RAĞMEN HAMAS'I VE GAZZE'DEKİ DİRENİŞİ YOK EDEMEDİ

Hizbullah Genel Sekreteri şunları söyledi: ‘Netanyahu durmak zorunda kalacak ve hedeflerine ulaşamayacaktır. Netanyahu'nun ağaçtan inmek (yenilgiyi kabul etmek ve teslim olmak) yerine "mutlak zaferden” söz ettiğini ve kendisini başkalarının alay konusu haline getirdiğini görüyoruz. Aradan 6 ay geçmesine rağmen Netanyahu hâlâ Hamas'ı ve Gazze'deki direnişi yok edemediği gibi Siyonist esirleri de Gazze'den geri getirmeyi başaramadı ve işgalcilerin savaşın bir sonraki günü için bir planı yok.

YERLEŞİMCİLERİN YÜZDE 80'İ ASIL İKAMET ETTİKLERİ YERE DÖNMEK İSTEMİYOR

Seyyid Hasan Nasrallah, Hizbullah savaşçılarının performansına ve işgal altındaki Kuzey Filistin'de Siyonistlere verdikleri zarara değinerek şunları söyledi: ‘İşgal altındaki Filistin'in kuzey yerleşimlerinde yapılan araştırma sonuçları, yerleşimcilerin yüzde 80'inin bu bölgeye dönmek istemediğini ve bu durumun işgalci rejimin yerleşim projesine büyük bir darbe vurduğunu gösteriyor.’

Hizbullah Genel Sekreteri, dünya kamuoyunda Siyonist rejime yönelik nefretin yaygınlaştığına ve bu rejimin dünyada yalnızlaştırıldığına değinerek şunları söyledi: ‘İsrail, 1948'den bu yana tarihte ilk kez uluslararası düzeyde zarar ve kayıp hissediyor ve birçok ülke bu rejime silah satışını durdurmayı tartışmaya başladı. ABD Başkanı Joe Biden'ın Netanyahu'dan savaşı derhal durdurmasını istediğini görüyoruz. Çünkü Biden, dünyada kamuoyu düzeyinde ciddi bir baskı altındadır ve uluslararası düzeyde zarar görmüştür.

Amerika, müttefiki İsrail'e verdiği sınırsız destek nedeniyle endişe ve utanç içerisindedir. Çünkü Gazze'ye karşı 6 ay süren savaşın ardından Amerika ve İsrail'in istediği hedeflerin hiçbiri gerçekleşmedi ve artık ABD başkanlık seçimi yaklaşıyor.

DİRENİŞİN LÜBNAN SINIRINDA İSRAİL'E KARŞI OPERASYONLARI DURMAYACAK

Seyyid Nasrallah, Siyonist liderlerin Lübnan'a saldırı tehditleri hakkında da şunları söyledi: ‘Lübnan'a karşı büyük bir savaş başlatma tehdidi, güney Lübnan cephesini düşmana karşı asla durduramayacak ve hiçbir baskı, Lübnan cephesinde Gazze'yi destekleme konusundaki konumumuzu değiştirmeyecektir. Lübnan'ın güney cephesinde düşmana karşı direniş operasyonları devam ediyor ve cephemiz Gazze'ye bağlıdır.’

Hizbullah Genel Sekreteri, Yemenlilerin Filistin halkına ve direnişine olan sağlam ve onurlu desteğine değinerek şu ifadelerde bulundu: ‘Yemen'deki kardeşlerimiz birçok düşman gemisini durdurmayı başardılar ve Amerika'nın, İngiltere'nin ve uluslararası toplumun hiçbir provokasyon ve tehdidi, Yemen cephesini ve Gazze'ye destek veren diğer cepheleri durduramadı.’

SİYONİST REJİM SAVAŞTAN SONRA BİRÇOK ZORLUKLA KARŞI KARŞIYADIR

Seyyid Hasan Nasrallah, Gazze savaşının bir sonraki aşaması hakkında şu açıklamalarda bulundu: ‘Savaş durduğunda Siyonist rejim, yargılamalar, suçlamalar ve istifalar da dâhil olmak üzere pek çok zorlukla karşı karşıya kalacak. Savaşın durması başlı başına direnişin zaferi ve İsrail'in yenilgisi anlamına gelir ve İmam Hamanei'in ilk günlerden itibaren söylediği gibi; “İsrail kaybedecek, Gazze kazanacaktır.”

DİRENİŞ EKSENİ BÜYÜK BİR ZAFER KAZANACAK

Hizbullah Genel Sekreteri şunları vurguladı: ‘Açık bir zafer vizyonuyla direniş cephelerinde savaşıyoruz ve katlandığımız onca acıya, yaptığımız fedakarlıklara rağmen bu vizyon bizim için açıktır. Mücadelenin sonucunun bizim zaferimiz olacağı, sahada kalmak, direniş ekseninin büyük bir zafer kazanacağı yönünde büyük ve net bir umutla yola devam etmek, kararlı olmak çok önemlidir.’

İRAN, İSRAİL'İN ŞAM'DAKİ KONSOLOSLUĞUNA YÖNELİK SALDIRISINA KESİN OLARAK TEPKİ VERECEKTİR

Hizbullah Genel Sekreteri, işgalci rejimin Şam'daki İran Büyükelçiliği'nin konsolosluk bölümündeki saldırısına değinerek şunları söyledi: ‘İran'ın Siyonistlerin bu saldırısına tepkisi kesindir ve İsrail, İran'ın tepkisinden korktuğu için yüksek alarma geçmiştir, bu bizim düşmanı maddi ve psikolojik yıpratma durumuna sokma mücadelemizin bir parçasıdır ve İran'ın tepkisi kesindir.

Siyonistler alarma geçti ve tüm yedek güçlerini çağırdılar ve şimdi İran'ın Siyonistlerin saldırısına ne zaman karşılık vereceğine karar vermesi gerekiyor, elbette zaman önemli değil ve bu bizim savaşımızın bir parçası ama bunun olacağı konusunda asla bir şüphe yok. İran'ın işgal rejiminin suçuna ne zaman yanıt vereceğini bilmiyoruz ama bu cevabın verilmesi gerektiği konusunda tüm İranlılar hemfikirdir.

Her Türlü Senaryoya Hazırız

Seyyid Hasan Nasrallah şunları söyledi: ‘Direniş her türlü olasılık ve senaryoya hazırdır. Herkes uyanık ve tedbirli olmalı, işlerini düzene koymalı ve hepimiz olasılıklara hazırlıklı olmalıyız. Netanyahu'nun Şam'daki İran konsolosluğuna saldırırken yaptığı aptallık bu savaşın sonu için bir kapı açılmasına yol açacaktır.

Savaşçılarımız sınırlarda ve cephe hattında konuşlanmış durumda ve karada, denizde ve güvenlik ve egemenlik konusundaki zaferlerimizin bereketi, Lübnan halkının yaşamına yansıyor. Tüm dostlara, düşmanlara ve beyhude bir şekilde direnişe karşı kışkırtmada bulunanlara Lübnan'daki direnişin hiçbir savaştan korkmadığını söylüyoruz. Direniş, 6 ay öncesinden bu yana net ve stratejik bir vizyonla savaşı yönetiyor ve bugün düşmanın başlatmayı düşündüğü her savaşa hazır durumdadır.

Eğer düşman savaş niyetinde ve savaş peşindeyse ona şunu söylüyoruz; “Buyurun, Hoşgeldiniz” Siyonistler Lübnan'la savaşın kendileri için ne anlama geldiğini ve sonuçlarını çok iyi biliyorlar. Bugün içinde bulunduğumuz savaş, çok fedakârlık yaptığımız ve girmekten asla çekinmediğimiz bir savaştır ve bu mücadeleye devam edeceğiz ve bugün Kudüs Günü'nde verdiğimiz söz budur.’