AhlolBayt News Agency (ABNA)

source : On4haber
Cumartesi

16 Nisan 2016

16:21:01
747798

"Bölgemizde Ne Kadar Terör Örgütü Varsa, Bunların Destekçisi Arabistan'dır!"

"Alınan kararlar, daha önce Riyad'da alınmış olan kararlar. İranlılara vize verilmediği için, İranlıların içinde olmadığı bir oturumda alınan kararlar, birazda Türkiye'de yumuşatılarak açıklandı. Kralın önce Mısır daha sonra da Türkiye'ye gelmesi üçlü bir zirve oluşturmak içindi. Bununda arkasında Yahudi lobileri var.

Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA - Ehli Beyt Alimleri Derneği-EHLADER Genel Sekreteri Kadir Akaras, 'haftanın yorumu' programında gündemi değerlendirdi.

İstanbul'da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı zirvesini ve sonuçlarını değerlendiren Akaras, "Türkiye'nin ev sahipliğinde yapılmış gibi görülen zirve, aslında görülüyor ki Suudi Arabistan'ın ev sahipliğinde yapılmış. Tüm haberlerde Arabistan ön plandaydı. İslam İşbirliği Teşkilatı 1967 olayları sonrasında yani işgalci İsrail'in saldırıları ile meydana gelen 6 gün savaşından sonra Müslüman ülkelerin birleşerek, İsrail'e karşı bir birlik ortaya koymaları amacıyla kurulmuş bir teşkilattır. Bunun merkezi de Arabistan'da Cidde şehridir. Bu teşkilat o tarihten bu güne kadar amacına uygun çalıştı mı, İsrail'e karşı bir şey yapabildi mi? Hayır. İsrail karşıtı bir varlık gösteremediği gibi, aksine yakınlaşma İsrail ile işbirliği yapma teşkilatına dönüşmüş durumda. Bunun başını da maalesef Mısır, Arabistan ve Türkiye son yıllarda İsrail ile işbirliği yapma noktasında ön planda olmuştur." dedi.

İslam İşbirliği Teşkilatı'nın aldığı kararların bağlayıcı olmadığını belirten ve üye ülkeler arasında da bir ittifak dahi oluşmadığını hatta bu son toplantıda sonuç bildirgesinin bile okunmadığını açıklayan Akaras, "57 ülkenin üye olduğu ve BM'den sonra en geniş katılımlı olan teşkilat, kuruluş amaçları doğrultusunda çalışırsa iyi olabilir. Fakat gördük ki kurulduğu günden beri İsrail'e karşı, yani varlık amacına yönelik hiç bir şey ortaya koymadığı gibi, Müslümanların içerisinde özellikle Arabistan gibi ülkelerin parayla satın aldığı ülkelerin ortak tutumlarıyla bazı kararlar çıkarılıyor. Ortadoğu ve dışındaki Müslümanlarla ilgili bir çalışma yapılmıyor, Filistin'le ilgili bir açıklama yapılıyor bu İsrail'in istediği şekilde, Amerika'nın istediği şekilde yapılıyor. BM'nin istediği, İsrail eksenli ve İsrail'in güvenliğini koruyan bir deklarasyon yayınlandı. 1967 sınırlarına dönülerek, iki devletli bir çözüm üreten deklarasyondur. Yeni bir şey değil, ABD'nin ve İsrail'in de kabul ettiği bir deklarasyon. Deklarasyon, İran'a karşı alınan 4 maddeden oluşan bir deklarasyondur. Avrupa parlamentosu Türkiye raporunu kabul etti, burada sert eleştiriler vardı Türkiye'ye. Türkiye'nin tavrı ne oldu, raporu iade edeceğiz kendilerine dedi. İran'da böyle yapacak, iade edecek." açıklamasında bulundu.

"Alınan kararlar, daha önce Riyad'da alınmış olan kararlar. İranlılara vize verilmediği için, İranlıların içinde olmadığı bir oturumda alınan kararlar, birazda Türkiye'de yumuşatılarak açıklandı. Kralın önce Mısır daha sonra da Türkiye'ye gelmesi üçlü bir zirve oluşturmak içindi. Bununda arkasında Yahudi lobileri var. Mısır ve Türkiye arasında arabuluculuk yaparak, ilişkilerin belirli bir seviyeye taşınması isteniyordu, bu da kısmen başbakanın katılımı ile yapıldı. Başkanlık Mısır'dan devir alındı, yani Türkiye'ye geçmiş oldu. Mısırla ilişkiler düzeltilirken, İsrail ile gerilen durum da düzeltilmeye çalışılıyor." diyen ve deklarasyonda Hizbullah konusuna da değinildiğini belirten Akaras, "Bu karar olmadan da önce Suudi Arabistan ve körfez ülkeleri Hizbullah'a terör örgütü olarak bakıyorlardı. ABD, İsrail bakıyor, Türkiye kısmen açık-net söylemese de çoğunlukla bu kararlar alındı. Basında pek gündeme gelmedi fakat, Türkiye lobi çalışması yaptı ki, PKK-PYD terör örgütü olarak tanınsın, fakat bu kabul görmedi. Türkiye ev sahibi olmasına ve onca çalışmasına rağmen PKK-PYD'yi terör örgütü listesine aldıramadı. Ama Hizbullah'ın terör örgütü listesine alınması bu kararın ne kadar siyasi olduğunu, ne kadar mezhepçi ve grupçu bir karar olduğunu ortaya koyuyor. Türkiye maalesef Arabistan'a teslim olmuş durumda." yorumunda bulunda.

"Krallıkların ne demokrasi de ne de İslam'da yeri var. Bu ülkeler Türkiye'yi de arkalarına alarak Suriye'de seçimle işbaşına gelmiş bir ülkeyi resmiyette tanımıyor." diyen Akaras, "Hizbullah'ın İsrail ile savaşmaktan başka bir eylemi yok. Hizbullah'ın Suriye'de bulunması ise resmi bir davetle o ülkenin isteği iledir. Suudilerin Bahreyn'i işgali, işgal midir? Evet işgaldir. Cevap olarak meşru hükümetin davet ettiği belirtiliyor. Suriye'deki böyle değil mi? O kadar çelişkilerle dolu ki bu bildirge, bunu gören filim seyrettiğini sanır." dedi.

"Sözde kendisini Sünni diye tanımlayan ülkeler, bir bakıma yavuz hırsız misali Şiiliği ve Şii İran'ı kınayarak bir Sünni bir blok oluşturma çabası içinde. ABD'nin İsrail'in bir Sünni blok oluşturma stratejisinin bir şekilde bu teşkilat tarafından sahaya konmasıdır." ifadesini kullanan Akaras, "IŞİD'in destekçisi Arabistan'dır. El Kaide'nin kurucusu Arabistan'dır. Taliban Arabistan'dır, El Nusra Arabistan'dır. parasal olarak, lojistik olarak destekçisi Arabistan'dır. Yani ABD ve İsrail bölgedeki tüm siyasetlerini Arabistan üzerinden yapıyor ve Arabistan'ı da ödüllendiriyor. Hem devlet nişanı ile hem de teröre karşı savaşanların öncüsü olarak. Burada gerçekten bir rezillik var." diyerek bu konunun elle tutulacak bir tarafı yoktur açıklamasında bulundu.

NATO üyesi olarak Türkiye'nin bir iradesi olmadığını ve bunu ortaya koyamadığını belirten Akaras, "Her ülke kendi sorununu çözsün, eğer çözemiyorlarsa o zaman yardımcı olalım. Kürt sorunu ve Alevi sorunu önümüzde duruyor, bunları silahla mı çözeceğiz? Türkiye, Avrupa birliğinin dayattıklarını kabul ederse, masaya oturması gerekir ve taviz vermesi gerekecek. Kabul etmezse, zaten Avrupa hayali suya düşmüş olacak. Ya izzetli bir şekilde direniş eksenli bir duruş sergileyeceksin. İsrail'i tanımıyorum, Amerika'yı tanımıyorum diyeceksin. Bunların hiçbiri benim milletimin kaderi üzerinde irade sahibi olmasına izin vermeyeceksin. Veya üye olduysan, onların çaldığı telden oynayacaksın." ifadesini kullandı.