Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA - Harim-i İmam dergisi Kevser Yayıncılık yöneticisi Şeyh Abbas Kazımi ile Türkiye Şiilerinin durumu hakkında röportaj yaptı. Bu röportajın bir bölümünü okurlarımızla paylaşıyoruz.
-Siz İmam Humeyni’nin Türkiye’deki konumunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
İmam Humeyni’nin çok boyutlu kapsamlı bir şahsiyeti vardır ve hangi boyuttan bakarsak bakalım onu en yüksek makamda ve zirvede görüyoruz. İmam Humeyni’nin Türkiye’de birçok seveni vardır; özellikle Ehlisünnet arasında. Elbette bir o kadar da düşmanı vardır. Ama bana göre önemli olan nokta şudur ki İmam Humeyni’nin ilmi kişiliği tanınmış değildir ve sadece siyasi kişiliği ön plana çıkmıştır. Bana göre onun ilmi kişiliği gözlerden kaçmıştır ve bizlerin bunu tamamlaması gerekmektedir; yani İmam Humeyni’nin ilmi boyutunu tanıtmamız gerekmektedir. İmam Humeyni’nin muhtelif alanlardaki eserlerini yayınlayıp tüm kesimlere ulaştırmalıyız.
-Türkiye Şiilerinin durumunu İnkılap öncesi ve sonrası dönemde nasıl değerlendiriyorsunuz?
İnkılaptan önce Türkiye’de Şiilerin herhangi bir varlığı görülmezdi. Genelde Türkiye’nin doğusunda yaşayan Şiiler, Ankara ve İstanbul gibi büyük şehirlere geldiğinde takiye ederlerdi ve camilere gitmezlerdi; gitseler bile eli bağlı namaz kılarlardı. Ama İnkılaptan sonra Şiiler Türkiye’de hüviyet buldular. İnkılaptan önce İstanbul’da sadece bir Şii Camisi vardı; İran Şiilerine ait Validehan camii. Ama şimdi sadece İstanbul’un kendisinde 30 Şii Camisi vardır. Bunların hepsi İnkılabın ve özellikle İmam Humeyni’nin şahsiyetinin bereketlerindendir. Burada Şia, İmam Humeyni’nin bereketiyle hüviyet buldu. Gerçekte İran İslam İnkılabından sonra Türkiye halkı, Alevilerin dışında Şiilerin de olduğunun farkına vardı. Türkiye’de minyonlarca Alevi vardır ve Ehlisünnet onlara gayri Müslim gözüyle bakmaktadırlar. Çünkü onların mezhebinde şeri hükümler yoktur. İnanç esasları bakımından biz Şiiler gibidirler; ama namaz, oruç ve hac amelleri yoktur. Bu yüzden Ehlisünnet onların Müslüman olmadıklarını sanırlar. Türkiye’de Şiiler kendilerini gösterince, onların Aleviler gibi olduğunu, ama şeri hükümlerinde aralarında mevcut olduğunu gördüler; namaz kılarlar, hacca giderler…
Şiilerin Türkiye’de tanınması İnkılap ve İmam Humeyni’nin bereketiyle oldu. Şimdi Muharrem ve sefer aylarında İstanbul’un kendisinde büyük yas programları düzenlenmektedir. Bunlar İnkılaptan önce yoktu ve hepsi İnkılaptan sonra yapılmaya başlandı.
-Biraz Kevser Yayıncılıktan bahseder misiniz?
Bizim Bursa, Ankara ve Iğdır gibi Türkiye’nin muhtelif şehirlerinde faaliyet yapan 50-60 civarında âlim üyemiz vardır. Kevser Yayıncılık, televizyon ve basım-yayıncılık olmak üzere iki alanda faaliyet göstermektedir. Türkiye’de Şia elhamdülillah ilerlemektedir; ama daha yapılacak çok iş var. Belki de biz henüz yolun yüzde onunu bile kat etmedik. Hareket etmemiz gereken çok geniş bir alan var ve onun muhtelif bölümlerinde çalışmamız gerekmektedir.
ABNA24.COM