AhlolBayt News Agency (ABNA)

source : Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA
Çarşamba

2 Ağustos 2017

10:16:28
845679

Maliki: İran’ın ''Silahları Sayesinde'' IŞİD’e karşı Direndik

Nuri Maliki: Irak’ta kimseye askeri üs kurmasına izin vermeyeceğiz.

Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA – Irak cumhurbaşkanı yardımcısı Nuri Maliki, Suriye krizinin sonuna gelindiğini ve tekfirci terör örgütüne, İran İslam Cumhuriyeti’nin silahlarıyla karşı koyduklarını söyledi.

El-Meyadin haber kanalına konuşan Irak cumhurbaşkanı yardımcısı Nuri Maliki, Moskova-Bağdat ilişkilerinin stratejik olduğunun altını çizdi.

Maliki, Irak’ın ABD ve Rusya arasında bölünerek karşılıklı menfaatlerin paylaşıldığı bir bölgeye dönüşmesini istemediklerini söyleyerek şunları ekledi: Biz Irak’ta hiçbir ülkeye yabancı askeri üs kurması için izin vermeyeceğiz, bu konuda kimseye istisna kail olmayacağız.

Maliki, Rusya cumhurbaşkanı Vladimir Putin ile bölgesel meseleler, terörizm ve tekfirci terör örgütü IŞİD’e karşı nasıl mücadele edebiliriz noktalarında görüş alışverişinde bulunduğunu belirtti.

Ben, Putin’e şunu söyledim: Eğer terörizm köklü bir şekilde halledilemezse daha farklı bir şekilde karşımıza çıkabilir.

Irak cumhurbaşkanı yardımcısı, Putin gibi bir siyasi şahsiyetin terörizmin askeri saldırılarla yok edilmeyeceğini aksine toplumsal ve siyasi yollarla çözülebileceğini çok iyi bildiğini söyledi.

Putin, Irak’ın bölünmesine karşı

Maliki sözlerine şöyle devam etti: Putin, Irak’ın toprak bütünlüğünden yanadır ve Irak’ın toprak bütünlüğünü tehlikeye atacak her türlü oluşuma karşıdır.

Irak, şu anda bazı bölge ülkelerinin çizmiş olduğu plan ve projelerin kurbanı olmuştur bu projelerin yeniden hayata geçirilmesinden endişe duyuyoruz.

Suriye krizi sona yaklaşıyor

Irak eski başbakanı, Suriye krizinin sona doğru yaklaştığını ve daha önceleri Suriye yönetimi yıkılmalıdır gibi sloganların artık mazide kaldığını söyledi.

Bugün itibariyle herkes Suriye’de askeri çözümün başarılı olmadığını ve tek çözümün, siyasi müzakereler olduğunu çok iyi biliyor.

Katar krizi Suriye krizine olumlu yansıdı

Arap ülkeleri ve Körfez İşbirliği Konseyi’nde yaşanan sürtüşmeler, Suriye konusunda çok olumlu yanıtlar verdi ve kimlerin teröristleri desteklediği açıkça ortaya çıktı.

Suriye krizinin ne zaman sonlanacağı noktasında tarih vermek doğru olmaz fakat bilenen tek şey var o da; Suriye krizinde sona yaklaşıldığıdır.

Suriye ve Irak’ın bölünmesi ciddi bir tehlikeydi ancak Suriye ve Irak ordularının direnişi bu tehlikeyi ortadan kaldırdı.

Suriye krizinin çözümlenmesi iki şeye bağlıdır; İlki uluslar arası ve bölgesel muhalefetin Suriye’yi bölme niyetinden vazgeçmeleri, ikincisiyse Suriye devletinin teröristler karşısında zafer kazanmasıdır.

Suriye krizi son bulacak, Suriye ordusu zafer kazanacak ve sorun sandıkta kullanılacak oylar sayesinde çözülecek.

Suriye’nin haritasında siyasi değişiklik ihtimali

Bazıları, Suriye haritası üzerinde siyasi değişiklik yapmaya yelteniyor fakat bu noktada son sözü yine millet söyleyecektir.

Biz, Suudi Arabistan ile olan ilişkilerimizde Irak’ın bölünmez toprak bütünlüğünü esas alan ve mezhepçilikten uzak bir politika izlenilmesinden yanayız.

Suudi Arabistan’ın izlemiş olduğu bazı siyasetler, bundan daha önce izlenen siyasetlere göre daha iyi zira Arabistan bundan önce daha tehlikeli siyasetler gütmekteydi ama dikkat edilmezse izlenen şimdiki siyasetler, daha önce izlenen tehlikeli siyasetlerin sonucunu doğurabilir.

Biz, Suudi Arabistan ve körfezde bulunan tüm Arap ülkelerinden, Iraklılara karşı din ve mezhep üstü bir yaklaşım sergilemelerini beklemekteyiz.

İran’ın Irak’ta terörizme karşı yürüttüğü amansız mücadele

Eğer İran’ın terörizme karşı Irak’ta yürüttüğü amansız mücadele olmasaydı, bugün Irak daha kötü bir durumdaydı. İran bize silah verdi ve biz, bu silahlar sayesinde tekfirci teröristlere karşı direndik.

Suriye devleti ve yönetimi tekfirci teröristler karşısında yenik düşseydi Bağdat, Lübnan ve Ürdün’de düşecekti ve bölgenin haritası değişecekti.

Maliki, konuşmasının bu bölümünde Suriye’ye karşı kurulan koalisyona karşı olduklarını ve girmediklerini, Amerika’nın ise Irak’ın toprak bütünlüğüne saygı göstermesi gerektiğini ve yeniden bir işgal girişimine kalkışmamsı gerektiğini ve bundan sonrada Irak’ta herhangi bir askeri üs kurulmasına izin vermeyeceklerini söyledi.

Musul’un düşmesi Siyasi bir komploydu

Musul’un kurtarılmasında en büyük rolü; Ayetullah Sistani’nin ve diğer taklit mercii ve müçtehitlerin vermiş olduğu cihat fetvası, kurulan Irak Gönüllü Halk Birlikleri olarak bilinen Haşdi Şabi ve Irak ordusunun yeniden yapılanması oynadı.

Irak’ta yapılacak olan seçimler çok zorlu geçecek zira yabancıların olaya müdahil olmalarından endişe duyuyoruz.

Terörizmle mücadele tüm silahlı gruplar arasında yapılacak siyasi müzakerelere ve tekfirci ideolojiyle mücadeleye bağlıdır.

Barzani’nin düzenlemek istediği referandum kanunlara aykırıdır

Biz Irak Kürdistan Bölgesi’nde düzenlenmesi planlanan referanduma, Irak’tan ayrılma kastıyla karşıyız ve bu amaçla düzenlenmesi planlanan referandumun hiçbir kanuni dayanağı yoktur.

Şimdiye dek ABD, Avrupa ülkeleri, İran ve Türkiye hiçbir ülke kuzey Irak’ta yapılacak referanduma destek açıklaması yapmadı.

Haşdi Şabi’nin IŞİD’e karşı üstlenmiş olduğu rol

Irak Gönüllü Halk Birlilikleri olarak bilinen Haşdi Şabi, tekfirci terör örgütü IŞİD’e karşı çok hassas bir rol üstlenmiş durumda eğer Haşdi Şabi olmasaydı durum bundan daha farklı olurdu.

Irak Gönüllü Halk Birlikleri, kanun çerçevesinde yapılanmış bir teşkilattır ve Irak genelkurmay başkanlığına bağlı olarak hareket etmektedir ve böylede kalmalıdır.

Irak cumhurbaşkanı yardımcısı Nuri Maliki, konuşmasını sonunda şu önemli noktaya değindi: Bazıları Haşdi Şabi’nin sadece Şii milislerden oluştuğu propagandasını yapmakta hâlbuki Haşdi Şabi içerisinde 30 bin Sünni, Hıristiyan ve Ezidi görev yapmaktadır.

ABNA24.COM