AhlolBayt News Agency (ABNA)

source : Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA24.COM
Pazar

8 Temmuz 2018

09:51:45
900946

Çocuk Eğitiminde Önemli Noktalar

İlim öğrenmenin yaşı yoktur fakat öğrenilen o ilimin hayata geçirilmesi ve uygulanması, belli bir yaştan sonra oldukça zorlaşır. Zira insanın 40 yıl süren bir alışkanlığından vazgeçmesi oldukça zordur.

Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA- Bismih-i Teâlâ

Telim: Öğretmek.

Terbiye: Eğitmek.

İnsanların ilim öğrenmesi, hayatlarını değiştirmeyebilir. İnsan, terbiye edildiğinde yani; öğrendiği ilmi, hayatında uygulamaya başladığında değişir. İnsan, yemek yediğinde doyar ve yediği yiyecekler midede hazmedilirse, her vitamin vücutta kendi gideceği yere giderse, vücuda fayda sağlar. Ancak insanın yediği yiyecekler midede hazmedilmezse, o yiyecekleri vücut kabul etmez ve o yiyecekler insanı daha da rahatsız eder.

İşte ilim de aynı bu şekildedir, yani eğer ilim terbiye ile yani amel ile olursa, faydalıdır. Örneğin; ahlak dersi veren bir üstat, çocukları eğittim demiyor, çocuklara ahlaki meseleleri öğrettim diyor zira çocukların eğitildiklerini anlamak için günlük yaşantılarına bakmak lazım örneğin; üstat çocuğa sol elle yemek yemenin mekruh olduğunu öğrettiğinde, çocuk bunu kendi günlük yaşantısında uyguluyor mu? Üstat, ayakta saç taramanın mekruh olduğunu öğrettiğinde, çocuk bunu günlük hayatında uyguluyor mu? Eğer uygulamıyorsa, bu sadece bir ilmin nakledilmesidir, aynı bir ilacın fabrikadan eczaneye nakledilmesi gibi.

Tezkiye ve Terbiye, yani eğitim konusu, hem cismi, hem ruhi olarak da kullanılabilir:

Yani biz ruhumuzu tezkiye ettik, eğittik, yola getirdik diyebiliriz veya cismi olarak aşırı kiloları verip, bedenimizi tezkiye ettik yani bir şekle soktuk diyebiliriz.

Kuran’da ise tezkiye, ruhun eğitimi, terbiye ise cismin eğitimi için kullanılmıştır. Örneğin bir hayvanı terbiye edebilirsiniz ama o hayvanın ruhunu tezkiye edemezsiniz.

قَدْ أَفْلَحَ مَن زَكَّاهَا  وَقَدْ خَابَ مَن دَسَّاهَا  

Andolsun ki kim, özünü iyice temizlemişse kurtulmuştur, murâdına ermiştir. Ve andolsun ki kim, özünü kirletmiş, kötülüğe gömmüşse ziyana girmiştir. (Şems Suresi / 10)

Allah Resulü (s.a.a) bir hadis-i şerifinde şöyle buyurmuştur: Eğer Allah senin vesilenle bir kişiyi hidayet ederse, bu iş senin için dünyada ve dünyada bulunan şeylerden daha iyidir.

Allah Teâlâ insanları aynı altın ve gümüş gibi işlenip, güzel bir hale gelecek şekilde yaratmış, telim ve terbiye ile onun istenilen ölçüye gelmesini irade etmiştir. Bir fabrikayı düşünün, nasıl ki bir malın üretilmesi için birçok makineden geçiyorsa, insanın eğitimi de birçok evreden geçmektedir.

İnsanın eğitiminde 3 ana faktör:

1-İnsanın ailesi, anne, baba ve ev halkı.

2-İnsanın çevresi, toplumsal hayatı, arkadaşları, yaşadığı ülke, iklim vs…

3-İnsanın kendi iradesi ve aklı.

İlim öğrenmek ve tezkiye, insanın kendi iradesini ve aklını tesir altına alır.

İnsanın aklı 2 yolla elde edilir:

1-Doğal, yani doğuştan insanda bulunan akıl.

2-İktisabı, yani sonradan elde edilen akıl.

İlim ve eğitim ile insanın aklını geliştirmesi mümkündür.

Hani bazıları şöyle der ya: Ben kötü bir ailede büyüdüm, hırsız oldum günahkâr oldum veya arkadaşları kötü olduğu için çocuğumda onlara baktı kötü oldu.

Yani insanın işlemiş olduğu her günahı, dış etkenlere bağlarlar. Elbette bu sayılanlar, insanın eğitilmesine tesir eden önemli faktörlerdir hatta İslam dini bu konulara çokça değinmiştir. Örneğin; hamileyken yediğiniz yemeklere dikkat edin, çocuklarınızı iyi yetiştirin dost ve arkadaşlarınıza dikkat edin gibi.

Ancak bir insan kötü ve imansız bir ailede dünyaya geldi diye günaha teslim mi olmalı? Acaba insan işlemiş olduğu kendi günahlarını başkasını sebep göstererek, kıyamet gününde haklı çıkar mı?

Tüm bunlara rağmen, yani tüm dış etkenlere rağmen, Allah Teâlâ insana irade vermiştir, insan bu irade sayesinde ailesinde ve çevresinde iyi bir insan olabilir.

İradenin en iyi kullanılabilme yolu da İslami telim, terbiye ve tezkiyedir.

İlim öğrenmenin yaşı yoktur fakat öğrenilen o ilimin hayata geçirilmesi ve uygulanması, belli bir yaştan sonra oldukça zorlaşır. Zira insanın 40 yıl süren bir alışkanlığından vazgeçmesi oldukça zordur.

Nasıl beyaz bir duvarı siyaha boyayıp tekrar beyaza boyamak zorsa, işte buda öyle zor bir iştir.

Ağaç yaşken eğilir, yani insan çocukken eğitilmeli, kötü sıfat ve özellikler onda sabitleşmeden, öyleyse kendi eğitim ve öğrenimimiz için nasıl dikkat ediyorsak, çocuklarımızın eğitim ve öğrenimi içinde o kadar özen göstermeliyiz.

Çocuk eğitim ve öğretiminde ailenin yapabileceği şeyler:

1-Öncelikle anne ve baba çocuğa örnek olmalıdır bir işi yapıp da çocuğa sen yapma demek abes olur.

2-Eğitim ve öğretim, sevgi ve muhabbetle olmalı. Bazı gençler dışarıda bir gülün veya bir seni seviyorum sözünün esiri olabiliyorsa, bu durum o ailede ki sevgi ve muhabbetin eksik olduğunu göstermektedir. Kötülerin çoğu genellikle muhabbet görmemiş kimselerdir.

3- Çocuğun kapasitesine göre onu eğitmeliyiz. Örneğin; 6 yaşında ki bir çocuğa, yazın sıcağında başını bağlayacaksın, çarşaf giyeceksin, öğlenin sıcağında camiye gelip, büyük insanlar gibi namaz kılacaksın, tesbih çekeceksin, vaaz dinleyeceksin, şımarmak yok dersek! Bu çocuk büyüdüğünde kendi gücü yeteceği için özgürlük hissine fazlasıyla kapılır, isyan eder ve asi bir çocuğa dönüşür.

4-Çocuğa değer vermek ve saygı göstermek, onun eğitiminde büyük rol oynar. Saygı görmeyen çocuk, kendisini hor ve hakir görür, büyüdüğünde de aşağılık bir insan olduğunu düşünerek, aşağılık işler yapar.

5-Nasihat etmek ve öğüt vermek, çocukların anladığı dille konuşmak onlarla oyun arkadaşı olmak, çocuğun eğitimi etkiler. Çocuklara felsefe yapmak gerekmez.

6-Teşvik ve tembih

İyi işlerde teşvik etmeli, hediye almalı, güzel sözle onu sevmeli, kötü ilerdeyse tembih yani kısa süreli olarak küsmek yoksa sopayı belinde kırmak değil veya onu aşağılayıcı küfürler etmek değil. Çocuk, anne babanın dayağından değil aksine muhabbetini kaybetmekten korkmalıdır.

Çocuk Dövmenin Diye ve Bedeli

Çocuğun yüzü kızarırsa; 1 buçuk miskal altın, morarırsa; 3 miskal altın, siyahlaşırsa; 6 miskal altın.

Bunlar çocuğun yüzünde değil vücudunda meydana gelirse, bu diye ve bedelin yarısını çocuğa ödemelidir.

Zehra Caferi