AhlolBayt News Agency (ABNA)

source : Doğruhaber
Pazar

5 Mayıs 2019

04:55:34
939575

Uluslararası Hukuk değil Amerikan Zorbalığı

ABD yönetimi, İran'dan petrol ithalatına yaptırım getiren kararından muaf tutulan ülkelere yeni muafiyet hakkı vermeyeceğini açıkladı. BM’yi ve Uluslararası hukuku umursamadan zorbalıkla ülkeleri komşularına yaptırım ve ambargolara zorlayan küresel haydut ABD, birçok dünya ülkesini yaptığı zorbalıkla kaosa sürüklüyor.

Ehlibeyt (as) Haber Ajansı ABNA - Beyaz Saray, daha önce İran petrol yaptırımlarından muaf tutulan 8 ülkeye yeni muafiyet hakkı verilmeyeceğini açıkladı. Beyaz Saray'dan yapılan yazılı açıklamada, "ABD Başkanı Donald Trump, mayıs başında süresi dolan muafiyetleri uzatmama kararı verdi. Bu karar, İran'ın petrol ihracatını sıfırlamayı ve rejimin ana gelir kaynağını sınırlamayı hedeflemektedir." ifadeleri kullanıldı. Açıklamada, ABD, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin (BAE) ortak bir şekilde küresel enerji piyasalarına tedarik konusunda güvence verdikleri de kaydedilerek "İran petrolü piyasadan çekildikten sonra da küresel talebin karşılanacağını garanti etmek üzere bu vakitli adımı atma konusunda mutabık kaldık." değerlendirmesine yer verildi.

MUAFİYET HAKKI 2 MAYIS'TA SONA ERİYOR

Bu kararla 2 Mayıs'a kadar 180 günlüğüne "ABD'nin İran'dan petrol alımına yaptırım getiren kararından muaf tutulan" Çin, Hindistan, Japonya, Güney Kore, Tayvan, Türkiye, İtalya ve Yunanistan'a yönelik verilen söz konusu hakkın uzatılmayacağı kaydedildi. ABD'nin İran üzerindeki ekonomik baskıyı daha da artırmak için bu kararı verdiğine dikkat çekilirken, Çin, Hindistan ve Türkiye'nin İran'la en fazla petrol ticareti yapan ülkeler olduğu belirtildi. İran'la nükleer anlaşmadan tek taraflı olarak çekilmesinin ardından ABD Hazine Bakanlığı, İran'a yönelik ilk yaptırım paketini 7 Ağustos 2018'de, ikinci aşama yaptırım paketini ise 5 Kasım 2018'de devreye sokmuştu. ABD, bu tarihte aralarında Türkiye'nin de dahil olduğu 8 ülkeye İran'a yönelik yaptırım paketinde petrol ithalatı konusunda 180 gün muafiyet tanımıştı.

KÜRESEL HAYDUTTAN KAOS ÇABASI

BM’yi ve Uluslararası Hukuk’u umursamadan zorbalıkla ülkeleri komşularına yaptırım uygulamaya zorlayan küresel haydut ABD, birçok dünya ülkesini yaptığı zorbalıkla kaosa sürüklüyor. Türkiye’nin S/400 alımına yönelik de uzun süredir tehditlerini sürdüren ABD, şimdi de petrolünün yarısını İran'dan ithal eden Türkiye’nin petrol almaması için baskı yapacak.

İRAN: HÜRMÜZ BOĞAZI'NI KAPATIRIZ

İran Devrim Muhafızları Ordusu Deniz Kuvvetleri Komutanı Ali Rıza Tengsiri, İran'ın Hürmüz Boğazı'nı kullanımıyla ilgili bir kısıtlama olması durumunda boğazı geçişlere kapatacaklarını söyledi. İran devlet medyasına konuşan Tengsiri, ABD yaptırımları kapsamında Hürmüz Boğazı'na yönelik kısıtlamalara ilişkin açıklamalarda bulundu. Tengsiri, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Hürmüz Boğazı, uluslararası yasalara göre bir deniz güzergâhıdır. İran'ın Hürmüz Boğazı'nı kullanımı kısıtlanırsa boğazı geçişlere kapatırız. İran'ın kara sularını her türlü tehdide karşı savunacağız."

Rest çek Türkiye!

Amerika’nın bu kararı resmen haydutluktur, zorbalıktır. Amerika’yı yöneten evanjelist siyonist akıl, geçmişte sinsilikle yaptığı icraatlarını şimdilerde başkan sıfatındaki haydut Trump eliyle açıktan icra ediyor. 6 ay kadar önce İran’a yaptırım kararından muaf tuttuğunu açıkladığı ülkeleri -ki Türkiye de var- 2 Mayıs itibariyle muafiyetlerine son verdiğini ve bu ülkeleri İran’la petrol ticareti yapmamaya, yaptırıma uymaya zorlayacak.

Amerika’nın p 5 + 1 ülkeleri olarak İran’la nükleer enerji üretiminin durdurulması konusunda önce anlaşmış, Trump başa geçtikten sonra ABD bu anlaşmadan tek taraflı çekilerek yaptırımları devreye koymuştu. Baktığımızda İran’ın -ki yarın bir başka İslam ülkesi de olabilir- nükleer enerji üretimine tahammül edemeyen Amerika’nın 10 binin üzerinde nükleer başlıklı silahı var. Geçmişte Hiroşima, Nagazaki’de bu silahı kullanmış ve milyonların ölümüne sebep olmuş sicili bozuk Amerika’nın kalkınmak için ürettiği nükleer enerjiyi bahane ederek İran’la ticaret yapan ülkeleri de ticaret yapmamaları için tehdit etmesi kabul edilebilir değildir.

Amerika son 20 yıl içerisinde Irak ve Afganistan işgalini gerçekleştirerek milyonlarca insanın hayatını kaybetmesine sebep olan katil bir devlettir. Yanı sıra Filistin topraklarını işgal altında tutan siyonist israili her türlü himaye edip yaptığı tüm melanetleri destekleyerek uluslararası terörü finanse etmekten çekinmiyor.

Mısır’da meşru cumhurbaşkanı Mursi’ye darbe yapan Sisi’yi destekleyen, Türkiye’de 15 Temmuz hain darbe girişimini istihbarat birimi üzerinden yöneten ve elebaşı FETÖ’yü koruyan ev sahipliği yapan yine Amerika… Türkiye sınırında Suriye topraklarında PKK/PYD’ye 10 bin tır ağır silah veren, askeri üsler kuran ve lojistik her türlü desteği sağlayan Amerika, kaşına gözlerine hayran kaldığı için vermedi bunca desteği. 

Suriye’de sürmesini istediği savaşın durması, Türkiye’nin konum geliştirme ve güçlendirme atakları, Rusya’nın uluslararası anlamda rakip konuma yükselmesi gibi sebepler Amerika’yı İran için harekete geçmeye zorladı diye düşünüyorum.

Tabi Türkiye’nin, Amerika’nın yaptırım muafiyetini sonlandırması karşısında hem petrol ihtiyacı hem komşuluk ilişkileri ve hem de bağımsızlığına yönelik sabotaj içeren bu dayatma karşısında konumlanarak Amerika’nın bu zorbalığına rest çekmeli ve tam bağımsız Türkiye olduğunu ispat etmelidir.