21 Şubat 2022 - 06:12
Lübnan Tek Ümmet Merkezi Müdürü: Amerika’nın Yemenle Savaşa Girişmesi Ahmaklıktı

Seyit Fadi Es-Seyit Yemen halkını son derece dirençli ve cesur nitelendirerek şöyle dedi: ABD’nin Yemen ile savaşa girmesi ahmaklıktı ve şimdi gelecekte yenilgiden başka bir şey elde edemeyeceklerinden korkuyorlar.

Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA – Seyit Fadi Es-Seyit Yemen halkını son derece dirençli ve cesur nitelendirerek şöyle dedi: ABD’nin Yemen ile savaşa girmesi ahmaklıktı ve şimdi gelecekte yenilgiden başka bir şey elde edemeyeceklerinden korkuyorlar.

Arap-Batı-İbrani koalisyonunun Yemen’in mazlum halkına yönelik saldırganlığının yoğunlaşmasıyla eş zamanlı olarak, 5 Şubat 2022 Cumartesi günü Uluslararası Erbain Vakfı’nın çaba ve gayretleriyle ve Dünya Ehlibeyt (a.s) Kurultayı ve sinerjik kuruluşların ortak işbirliğiyle “Uluslararası Yemen’deki Saldırganlığın Boyutlarının Araştırılması ” Konferansı düzenlendi.

Lübnan Tek Ümmet Merkezi Müdürü Seyit Fadi Es-Seyit bu konferansta Yemen meselesi hakkında insani ve askeri yönden ele alarak şu açıklamalarda bulundu: Sorunun arkasında ABD ve Siyonizm var. Suudi Arabistan ve Birleşik Emirlikler Yemen’deki her şeyi kontrol altına almak ve Yemen halkının kültürlerini ve topraklarını istila etmek için bu cephede yer almışlardır. Yemen ekonomisine ve altyapısına saldırdılar ve Yemen’in stratejik konumu nedeniyle asıl mesele Yemen halkıdır. Çünkü Yemen, Babülmendeb’in zirvesinde ve en önemli dünya ticaret bölgesinde bulunuyor ve İsrail’in en önemli sorunu, hiçbir bölgeye giremeyen ihracatıdır, bu nedenle bu bölgeyi işgal etmek istiyor.

Tüm Yemenliler canlarıyla, kanlarıyla kendilerini, geçmişlerini ve topraklarını savunuyorlar. Yemen kendi haklarını savunuyor ve tüm dünya kanunları buna işaret ediyor ve herkes Yemen’in kendi vatanını savunduklarına ve kimseyi ihlal etmediklerine inanıyor. Yemen'i kurtarmak isteselerdi, tüm yolları, altyapıyı, hastaneleri ve telekomünikasyonu yok etmezlerdi. Kaldı ki bunların tamamı saldırıya uğramıştır. Dolayısıyla ortada çok daha büyük bir şey var. Tarih, sömürü güçlerinin istikrarlı Yemen halkına hükmedemediklerine ve asla hükmedemeyeceklerine tanıklık ediyor.

Bu millet, hiç kimsenin iradelerine hâkim olamayacağı ayak yalın bir millettir. Bu millet kendi izzetlerinden yararlanıyor ve bunu İmam Ali’den (a.s) öğrenmişlerdir, zira İmam Ali (a.s) onları İslam’a davet etmiş onlar da İmam’ın mübarek nefesi ve Peygamber Ekrem’in (s.a.a) desturuna yönelmiştir. Bu inanç onların derinliklerinde kökleşmiştir ve imanlarından dolayı derinliklerindeki bu direnişe şahit olmaktayız.

Yemen halkı haysiyetini koruyor. Bu konunun arkasında sömürgeciliğin olduğunu gösteren bu deniz, hava ve kara saldırganlığına rağmen, artık sadece Suudilerin değil İsraillilerin de korktuğu gelişmiş füzeler üretip kendileri için etkili oldular. Yemen halkı onurunu koruyor ve arkasında sömürü güçlerinin yer aldığı bu ablukalar ve deniz, hava ve kara saldırılarına rağmen Yemen halkı gelişmiş füzeler üreterek etkili bir güç hale geldi. Şimdi bu güçten sadece Arabistanlılar değil İsrailliler de korkuyor.

Yemen halkının bu bölgede tutunması Siyonist rejim için vahşet uyandırıcıdır. Bu zorlu baskılarına ve ağır yaralara rağmen Yemenin gelişmesi son derece şaşırtıcı ve dikkate değerdir. BAE ve Suudi Arabistan asli etken değildir, aksine bunlar ABD ve İsrail’in maşalarıdır. Yemen’in Birleşik Arap Emirliklerini derinlerden vurduğunu gördüğümüzde, Yemen'in ne düzeyde olduğunu ABD derk ediyor, zira her bir darbe ve her bir tepki Amerika’ya atılan bir tokattır ve bunların tamamı Yemen’in ne kadar güçlü olduğunu göstermektedir.

Suudi Arabistan ve BAE’yi vuran balistik füzeler, insansız hava araçları, çok uzak olmayan bir gelecekte İsrail ve Tel Aviv’i vuracak, elbette İsrail, Birleşik Arap Emirlikleri ve Arabistan aynı gemidedir. Bu saldırılar, Yemen’in onlardan aldığı yaralara bir cevaptır. Bugün ABD, Yemen’in askeri gücünden korkuyor. Amerikalıların Yemen’i yok etme veya kontrol etme gibi ahmakça bir hedefi vardır ve Allah’ın da onlara karşı bir hilesi vardır. Yemen halkının direncini müşahede ettik. İslam’ın bayraktarlığı ve başarısı Peygamber (s.a.a) ve Ehlibeyt’indir (a.s).

................................
167