Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA- Başbakan kim olacak? Pek çok yorumcu, Erdoğan’ın açıkladığı üç dört kritere bakarak başbakanın Ahmet Davutoğlu olacağını ilan ediyor.
Olabilir. Kaldı ki üç dört kritere de gerek yok. Atlantik’in Erdoğan’a uygulattığı programın en sadık uygulayıcısı Davutoğlu’dur ve Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığında en iyi başbakanlığı Davutoğlu yapar!
Tabi olabilir dememiz başkadır ama Davutoğlu’ndan Türkiye Cumhuriyeti’ne başbakan olmayacağını söylememiz başkadır: Davutoğlu o koltuğa oturabilir ama Davutoğlu’ndan başbakan olmaz! Tıpkı Erdoğan gibi o da BOP memuru olur!
DAVUTOĞLU’NUN ABD’YE VERDİĞİ SÖZ
Kaldı ki Davutoğlu, dört yıldır oturduğu Dışişleri Bakanlığı koltuğunda da zaten BOP’un memuruydu. Üstelik o koltuğa atanmadan hemen önce Atlantik’e BOP için çalışacağının sözünü verdi:
“ABD ile Ortadoğu, Kafkasya, Balkanlar, enerji güvenliği konularına ilişkin yaklaşımımız neredeyse aynıdır. O yüzden ABD ile ilişkilerimizde önümüzde altın bir işbirliği dönemi var. Türkiye, küresel yeni düzene, çevresinde alt bölgesel düzenleri yeniden kurarak katkıda bulunacak ve bu da soğuk savaş sonrasının yeni dünya düzeni olacaktır.” (Anadolu Ajansı, 21 Mart 2009).
ABD’nin Erdoğan ve Davutoğlu’nu memur ettiği ve Erdoğan’ın da sayısız kez eş başkanı olduğunu söylediği BOP, küresel yeni düzendi…
Davutoğlu’nun bunun altında kurmaya sözünü verdiği alt bölgesel düzen ise Ortadoğu Birliği’ydi… Daha doğrusu Irak, Suriye ve Lübnan’ı BOP’a uygun hale getirmekti…
Erdoğan o nedenle “kardeşim Esad” diyordu, Davutoğlu o nedenle “komşularla sıfır sorun” diyordu…
Ancak Irak, Suriye ve Lübnan BOP’a itiraz edince ve Erdoğan ile Davutoğlu Atlantik’e verdikleri “alt bölgesel düzen” kurma görevini yerine getiremeyince, bu kez farklı bir taktiğe yöneldiler: Washington’un yönlendirmesiyle, BOP’a direnen Esad’ı devirmeye çalıştılar.
“Kardeş Esad”, “düşman Esed” olmuştu ve Erdoğan ile Davutoğlu onu yıkabilmek için 900 kilometrelik sınırımızı teröre açmıştı. Esad’ı yıkacak terör örgütleri Antalyalarda, Ankaralarda, İstanbullarda toplanıyor, onlardan bir karargâh yapılmaya çalışılıyordu.
Askeri eğitimin merkezi Adana-İncirlik’ti. Eğitilen teröristler gece Hatay-Kilis hattından Suriye’ye giriyor, çarpışıyor ve sabah geri dönüyordu.
Böyle kazanılamayacağı anlaşıldığında ise terörist transfer etmeye başladılar. Afganistan’dan, Çeçenistan’dan, Bosna’dan, Libya’dan deneyimli teröristler getirildi ve Suriye’ye sokuldu.
Ancak yine de Esad’ı deviremediler. Deviremedikleri gibi tüm komşularla sorunlu hale geldiler. Bölgede ve dünyada yalnızlaştılar.
Kısacası Davutoğlu, Dışişleri Bakanlığı’na atanmadan hemen önce verdiği sözlerin hiçbirini tutamadı.
Washington’a mahcubiyeti bundandır, kendisini parmağıyla çağıran ABD Başkanı Obama’ya koşturması bundandır!
FİDAN’DAN BAKAN OLMAZ!
Ahmet Davutoğlu Başbakan olunca, MİT Müsteşarı Hakan Fidan da Dışişleri Bakanı olacakmış!
Kuşkusuz olabilir ama Fidan’dan Dışişleri Bakanı olmaz!
Zira o da BOP’un memurudur ve Erdoğan ile Davutoğlu’nun teröre destek işlerini o yapmıştır. MİT, yardım adı altında Suriye’ye TIR’larla silah sevk etmiştir.
Adana’da yakalanan TIR’ların yüklerinin görüntüleri ve içinden çıkan malzemelerin jandarma ve savcılık tarafından yapılan listesi ortadadır ve TBMM’de de soru önergesidir.
Dahası MİT TIR’larını durduran tüm personel görevden alınmıştır. Türkiye’yi Suriye’yle “açık” bir savaşa sokacak bu tehlikeyi önleyen Jandarma İstihbarat yetkilileri tasfiye edilmiştir.
Dolayısıyla Erdoğan Çankaya’ya çıktı ama Erdoğan’dan cumhurbaşkanı olmaz!
Davutoğlu Erdoğan tarafından başbakan yapılsa da, Davutoğlu’ndan başbakan olmaz!
Hakan Fidan MİT’ten Dışişleri’ne transfer edilse de, Fidan’dan Dışişleri Bakanı olmaz!
Mehmet Ali Güller