Uluslararası Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı -ABNA- Yemen’de yıllardır süren yıkıcı savaşın ardından sağlanan kırılgan ateşkes, sahada yeni bir güç mücadelesine dönüştü. Uydu görüntüleri ve yerel saha raporlarına göre, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ateşkesi bir “hazırlık dönemi” olarak değerlendiriyor ve özellikle ülkenin güneyinde askeri altyapısını genişletiyor.
BAE’ye bağlı güçlerin Aden, Bab el-Mendeb, Mokha ve Sokotra Adası’nda yeni üsler kurduğu, aynı zamanda kıyı bölgelerinde radar sistemleri ve hava pistleri inşa ettiği tespit edildi. Bölge kaynakları, bu hamlelerin Ensarullah’la mücadeleden çok, ülkenin fiili bölünmesine zemin hazırladığını belirtiyor.
Yemenli gözlemciler, BAE’nin “güney Yemen” kartını kullanarak hem Kızıldeniz hem de Arap Denizi üzerindeki stratejik denetimini kalıcı hale getirmeye çalıştığını ifade ediyor. Bu süreçte Abu Dabi’nin, ayrılıkçı Güney Geçiş Konseyi’ni silah ve mali destekle güçlendirdiği, böylece Suudi Arabistan’la birlikte Yemen’de “iki başlı bir işgal düzeni” kurduğu ileri sürülüyor.
Ensarullah yetkilileri ise BAE’nin bu adımlarını “ateşkesi sabote eden açık bir saldırganlık” olarak nitelendiriyor. Hareket, “Yemen’in toprak bütünlüğüne ve bağımsızlığına yönelik her türlü işgal girişimine karşı direnişin süreceğini” vurguladı.
Analistler, BAE’nin Yemen’deki bu sessiz ilerleyişinin, bölgesel denklemde İsrail ve ABD’nin deniz güvenliği stratejileriyle doğrudan örtüştüğüne dikkat çekiyor. Böylece Yemen, direniş eksenine karşı geliştirilen yeni bir kuşatma hattının merkezine dönüşüyor.
yorumunuz