Ehlibeyt Haber Ajansı ABNA- Yemen’de kurban bayramından sadece bir gün sonra Suud rejimi ve başını çektiği ittifaka bağlı savaş uçakları Hudayda’nın Derihemi ilçesinin Kui köyünü bombardıman etti, bombardımanda 27 Yemenli masum çocuk ve 4 kadın hayatını kaybetti.
Yemen’de eli kanlı bebek katili Suud rejiminin her gün kadınları ve çocukları bombardıman ederek katletme öyküsü, artık sonu gelmeyen bir öyküye dönüştüğü anlaşılıyor. Bu öyküde Suud rejimi ve başını çektiği ittifaka bağlı savaş uçakları bu cinayeti sadece Yemen’in bir tek eyaletinde işlemiyor ve her gün Yemen’in farklı bölgelerinde bu feci cinayeti işliyor. Nitekim Yemen’in Hudayda eyaletinde kurban bayramından bir gün sonra işlediği cinayet, bundan önce geçen 9 Ağustos tarihinde de Suud rejiminin savaş uçakları Saade eyaletinin Zahyan kentinde Yemenli öğrencileri taşıyan bir otobüsü hedef aldığı ve 120 masum çocuğu katlettiği veya yaraladığı bir sırada işlendi.
Bir toplumun en masum ve en savunmasız kesimleri olan kadınları ve çocukları katletmek veya yaralamanın savaş suçu olduğu konusunda hiç kuşku yoktur. Yemen milli kurtuluş hükümeti resmi sözcüsü Abdusselam Ali Cabir, Suud rejimi ve müttefiklerinin sivillere karşı bu tür cinayetlerini sürdürmeleri bu zümrenin barbar huyunu yansıttığını ortaya koyduğunu belirtti. Bu arada İntisaf adlı kadın ve çocuk haklarını savunan örgüt de Suud rejimi ve müttefiklerinin son cinayetini kınadığı açıklamasında toplumun en zayıf kesimi olan kadınlara ve çocuklara saldırının İslam dinine, uluslararası hukuka ve insan haklarına aykırı ve savaş suçu olduğunu belirtti.
Suud rejimi ve müttefiklerinin Yemenli çocuklara ve kadınlara yönelik sürekli işledikleri bu cinayette dikkat çeken önemli konu ise bu cinayetlerin güdümlü ve planlı bir şekilde ve başta BM güvenlik konseyi olmak üzere uluslararası çevrelerin ve Batılı insan hakları havarilerinin sessizliği sürdüğü bir sırada devam etmesidir. Bu konuya Yemen inkılabı yüksek konseyi Başkanı Muhammed Ali Husi de işaret etti. Suud rejimi ve müttefiklerinin Yemenli sivilleri ve çocukları hedef alması bu ittifakın şaşmaz politikası olduğunu ve güdümlü bir şekilde devam ettiğini belirterek, uluslararası kurum ve kuruluşlar ve özellikle BM bu cinayetlere karşı susmakla zaten yok olan onur ve haysiyetinin dibinde kalan bir parça onur varsa onu da kaybettiklerini vurguladı.
Gerçekte dünyada barış ve güvenliği sağlamakla yükümlü olan BM şimdiye kadar Suud rejiminin Yemen tecavüzü hakkında bir tek ciddi oturum düzenlemedi ve bu savaşın üzerinden 41 ay geçtiği halde Suud rejiminin cinayetlerine hiç bir tepki göstermedi. Nitekim bu tepkisizlik bebek katili Suud rejimini Yemen milletine yönelik cinayetlerinde daha da küstahlaştırdı.
Her halükarda Yemen savaşında BM ve zorba Batılı devletler de bu savaşın en büyük kaybeden taraflarıdır, zira BM pasif tutumu ile Batılı zorba güçlerin elinde bir malzeme olduğunu ortaya koyarken, Batılı devletler de insan hakları iddialarına rağmen Suud rejiminin cinayetleri karşısında susmakla BM’de veto hakkına sahip olmaya salahiyetleri olmadığını ve hatta küresel önemli konularda karar alma şayesteliğinde olmadıklarını ortaya koydu.
25 Ağustos 2018 - 17:43
News ID: 906853

Yemen’de eli kanlı bebek katili Suud rejiminin her gün kadınları ve çocukları bombardıman ederek katletme öyküsü, artık sonu gelmeyen bir öyküye dönüştüğü anlaşılıyor.