İmamet

  • İmam Ali b. Ebu Talib Aleyhi selam (3)

    İmam Ali b. Ebu Talib Aleyhi selam (3)

    İmam Ali, şecaat meydanının bir numarası idi. Geçmişteki (kahramanları) insanların aklından çıkarttı, gelecektekileri de kendisiyle yok etti. Hz. Ali, savaşlarda asla firar etmeyen kahraman bir yiğitti. Orduların çokluğundan korkmamış, yokluk diyarına göndermediği kimse ile tutuşmamış ve hiçbir zaman ikincisine ihtiyaç duyulan bir darbe vurmamıştır. İkisinden birisinin ölmesiyle insanların zarar görmemesi için Muaviye’yi mübarezeye (teke tek savaşmaya) çağırdığında Amr b. As, Muaviye’ye şöyle dedi: Ali sana karşı insaflı davrandı. Muaviye ona dönerek şöyle dedi: Benimle olduğun süre zarfında bana asla hiç bu şekilde bir kazık atmamıştın! Sen beni hiçbir zaman kimsenin pençesinden kaçamadığı kişiye karşı mı mübarezeye çağırıyorsun? Öyle sanıyorum ki benden sonra Şam’a hükmetmeyi gönlünden geçiriyorsun!

  • İmam Ali b. Ebu Talib Aleyhi selam (2)

    İmam Ali b. Ebu Talib Aleyhi selam (2)

    Talha ve Zübeyr, ilk önceleri hilafete göz dikmişlerdi, ancak isteklerine kavuşamayınca ve İmam Ali (a.s) halife olunca, imamla hilafeti paylaşma eğilimine girmişledir. O ikisi, İmam Ali’den Basra ve Kufe valiliklerini onlara vermesini istemişler, ancak İmam onlara bu iki yerin valiliklerini uygun görmemiştir. Bundan dolayı, kendi amaçlarına ulaşmak için Ayşe ile birlik oldular. Hâlbuki Ayşe’nin kendisi de Osman’ın evi kuşatıldığında bırakın Osman’a yardım etmeyi Osman’a itiraz edenleri hak talep edenler olarak anmıştır, ama buna rağmen Ayşe, halkın İmam Ali’ye (a.s) biat ettiğini duyunca, hemen Osman’ın zulümle öldürüldüğünü dile getirmiş ve Osman’ın katillerinin cezalandırılmasını istemiştir. Ayşe, önceden beri İmam Ali’ye (a.s) kin ve hınç duymaktaydı. Bundan dolayı, Talha ve Zübeyr’le birlik oldu.

  • İmam Ali b. Ebu Talib Aleyhi selam (1)

    İmam Ali b. Ebu Talib Aleyhi selam (1)

    Hz. Ali b. Ebu Talip (Hicretten 23 yıl önce – Hicrî 40) tüm Şia fırkalarının birinci imamı ve Ehlisünnet nezdinde Hulefa-i Raşidin’dendir (Raşid Halifeler veya Dört Büyük Halifelerden). Kendisi vahiy kâtibi idi. Şia tarihçileri ve çok sayıda Ehlisünnet âliminin söylediğine göre Kâbe’nin içinde dünyaya gelmiştir. O, Peygambere (s.a.a) iman eden ilk kişi ve ümmetten Allah’a ibadet eden hiç kimse olmadan yedi yıl önce Peygamberle (s.a.a) birlikte Allah’a ibadet etmekteydi.[1] Şia açısından O, Allah’ın emri ve Hz. Peygamberin (s.a.a) tasrihi ile Allah Resulü’nün (s.a.a) fasılasız halifesidir.[2] Kur’an-ı Kerim ayetleri de onun masum olduğuna ve kir ve günahtan temiz olduğuna delalet etmektedir.[3]

  • “Allah’ın Kitabı ve Sünnetim” Hadisinin Sened ve Metin Yönünden Kritiği

    “Allah’ın Kitabı ve Sünnetim” Hadisinin Sened ve Metin Yönünden Kritiği

    Yazar Ehl-i Beyt (a.s.)'ın faziletleriyle ilgili hadislerin benzerlerinin üretilmesinin Ehl-i Beyt muhaliflerinin temel yöntemlerinden olduğunu belirterek, buna örnek olarak da Sakaleyn hadisinde yapılan tahrifi göstermektedir. Buna göre, hadis metnindeki "itretim (soyum) kelimesi "sünnetim" olarak değiştirilmiştir. Yazar bu değiştirilmiş metnin izini ikinci hicri asırdan onuncu asra kadarki kaynaklardan sürmekte ve hepsini sened ve içerik yönünden tahlil edip güvenilir olmadıkları sonucuna vararak sahih rivayetin "Allah'ın Kitabı ve İtretim" olduğunu belirtmektedir.