Uluslararası Ehlibeyt (a.s)Haber Ajansı -ABNA- Suriye sahasında bir süredir nispeten sakinleşen atmosfer, Washington’ın son dönemde attığı adımlarla yeniden gerilim hattına dönüştü. Şam’ın uzun yılların yıpratıcı savaşından çıkma çabası sürerken, ABD’nin özellikle doğu ve kuzey bölgelerinde artırdığı askeri ve siyasi müdahaleler, ülkede sönmeye yüz tutmuş ateşi yeniden alevlendirdi. Bu durumun yalnızca Suriye ile sınırlı kalmayıp Lübnan’a doğru yayılma riski taşıdığı konusunda uyarılar çoğalıyor.
Bölge kaynaklarına göre, Washington’ın Suriye sahasını yeniden ısıtma girişimi, Lübnan’ın kırılgan iç dengelerini de doğrudan etkiliyor. Zira Lübnan, Suriye’deki her dalgalanmadan ekonomik, siyasi ve toplumsal olarak en fazla etkilenen ülkelerin başında geliyor. Ve bugün oluşan tablo, bir vesayet yapısının kurulmasından ziyade, kaos ve iç çatışma ihtimalinin daha ağır bastığına işaret ediyor.
Analistler, ABD’nin bölgedeki aktörleri karşı karşıya getiren hamlelerinin, özellikle sınır hattında yeni gerilim noktaları yarattığını belirtiyor. Bu gerilim, Lübnan içerisindeki kırılgan fay hatlarını tetikleyebilecek bir potansiyele sahip. Direniş çevrelerine yakın yorumcular ise Washington’ın “Lübnan’ı yeniden dizayn etme” çabalarının, ülkeyi istikrara değil daha derin bir kargaşaya sürükleyeceği konusunda uyarıda bulunuyor.
Lübnan’da son dönemde artan ekonomik kriz, siyasi tıkanıklık ve sosyal huzursuzluklar, dış müdahalelere açık bir zemin oluşturuyor. Tam da bu nedenle, Suriye’de yeniden ateşlenen çatışma dinamiklerinin Lübnan’a sıçraması ihtimali, ülke içinde “yeni bir karanlık dönem” endişesini büyütüyor. Bölgedeki direniş güçleri ise bu senaryoya karşı dikkatli bir duruş benimsiyor ve “bölgeyi ateşe sürükleyen politikaların boşa çıkarılması” gerektiğini vurguluyor.
Uzmanlar, ABD’nin Suriye sahasındaki baskıyı artırma girişimlerinin uzun vadede bölgesel istikrara katkı sunmayacağı gibi, birden fazla ülkeyi aynı anda kaotik bir döngüye sürükleyebileceğini belirtiyor. Bu nedenle, Şam’da alevlenen her kıvılcımın Lübnan’da çok daha büyük bir yangına dönüşme riski taşıdığı ifade ediliyor.
yorumunuz