19 Ekim 2024 - 13:06
Şehit Komutan Yahya Sinvar'ın Çok Satan Romanı "Diken ve Karanfil"e Bir Bakış; Amazon'dan Kaldırılan Eser

Sinvar, "Diken ve Karanfil" romanını yazmanın yanı sıra, İbranice ve İngilizceden 5 kitabı da tercüme etti ve edebiyat alanında dünyanın en üretken siyasi mahkumlarından biri olarak kabul ediliyor.

         

      Uluslararası Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı -ABNA-   Bir komutan olarak saha deneyimine sahip olmasının yanında, Sinvar’ın büyük bir kültürel ve edebi bakış açısı vardı. O, birçok kitabın çevirmeni ve yazarıydı. Pars Today'in haberine göre, Ali Selimi, bu konuda Hamshahri çevrimiçi gazetesinde şu sözlere yer verdi:

Yahya İbrahim Hasan el-Sinvar'ın, Yahya Sinvar olarak bilinen askeri ve siyasi kişiliğinin ötesinde, entelektüel, düşünce ve kültür ile edebiyata değer veren bir sanatçı kişiliği ortaya çıkıyor. Sinvar, Siyonist rejim hapishanelerinde geçirdiği uzun süre boyunca bu edebi eserleri yazıp yayımladı.

Filistin'in özgürlüğü için halk direnişlerine genç yaşlarda katılan Sinvar, 1988 yılında Siyonist rejim ordusu tarafından bir operasyon sırasında yakalanarak dört kez müebbet hapis cezasına çarptırıldı. 2011 yılına kadar İsrail hapishanelerinde kaldı ve hayatının yaklaşık 22 yılını Siyonist rejimin korkunç hapishanelerinde geçirdi. Ancak bu süre zarfında boş durmadı; İbranice öğrenerek bir edebi eser yazmaya başladı.

"Diken ve Karanfil" romanı, Sinvar’ın edebiyat alanındaki bu deneyiminin bir ürünü olup hapishanede yazıldı. Bu roman, Amazon'un çok satanlar listesine girdikten sonra, Siyonist rejimin baskısıyla tüm internet sitelerinden kaldırıldı.

İsrail için İngiliz Hukukçular (UKLFI), Amazon'a bu işin yasadışı olduğunu bildirdi. 18 Nisan 2024 tarihinde UKLFI, Amazon'a İngiltere'nin terörle mücadele yasalarını ihlal ettiği konusunda bilgi verdi ve Amazon'a dava açtı; ertesi gün Amazon kitabı satıştan kaldırdı.

Sinvar, "Diken ve Karanfil" romanını yazmanın yanı sıra, İbranice ve İngilizceden 5 kitabı daha tercüme etti ve edebiyat alanında dünyanın en üretken siyasi mahkumlarından biri olarak kabul ediliyor. Çevresindekilerin çoğu onu, epik, savaşçı ve direnişçi bir karaktere sahip bir kültürel figür olarak tanımlıyor.

"Diken ve Karanfil" Romanı

"Diken ve Karanfil" romanı, 2004 yılında İsrail'in "Beyersheba" hapishanelerinden birinde yazılmıştır. Kitabın "Diken ve Karanfil" adı, Gazze'deki hayatın bir simgesidir. Gazze'deki yaşam, dikenle ifade edilen acı ve zorlukları içermekte olup yazar, bunu karanfille yani neşeyi temsil eden bir sembolle harmanlamıştır.

Bu eserin klişe başlığı "El-Şevk ve el-Karanfil" (Diken ve Karanfil), Arap biyografik edebiyatında son yıllarda çok yaygın olan ikili bir başlıktır ve yaşamın karşıt deneyimlerini güzel bir şekilde göstermektedir. Bu romanda; aşk ve şiddet, umut ve umutsuzluk, zarafet ve güç tasvir edilmektedir.

"Diken ve Karanfil," "Ahmed" adındaki bir adamın bakış açısından anlatılan, manevi bir eğitim ve gelişim yolculuğunu konu alan bir hikayedir. Hikaye, Gazze ve Halil'deki iki aile ve iç içe geçmiş iki direniş hareketi etrafında dönmekte olup, Sinvar'ın yaşamına bağlıdır.

Yazar, önsözde şöyle yazıyor: "Bu eserdeki kurgusal unsur, onu sadece bir romana dönüştürme amacına hizmet etmektedir... Her şey, diğer unsurlar kadar gerçektir; çünkü onları ya ben yaşadım ya da dinledim ve anlatıcıları, sevgili vatanımız Filistin'de yaşayıp dinlediler." Bu romanın olayları, 1967 yenilgisinden hemen önce başlar; Gazze Şeridi'nin Mısır'ın yönetimi altında olduğu dönem.

Ahmed, romanın anlatıcısı, Mısırlı askerlere dostane bir bakış açısına sahiptir ve Arap ordularının İsrail'i yeneceğine ve Filistin'i özgürleştirerek mültecilerin evlerine dönmelerini sağlayacağına inanır. Ancak bu ordular yenildiğinde şok olur. Anlatıcı, İsrail işgaline karşı direnişin başlangıcını anlatır ve romanın geçtiği yer olan el-Şati mülteci kampının dar sokaklarına ve caddelerine girmeye çalışan İsrail ordusu devriyelerine karşı atılan bombaları tasvir eder.

Ahmed’in (roman anlatıcısının) babası ve amcası İsrail ordusuyla savaşırken öldürülür ve bu olaydan sonra kendini annesi, kardeşleri, kız kardeşi ve dedesi ile birlikte yaşayan, ayrıca evlendikten sonra anneleri tarafından terk edilen kuzenleriyle aynı evde bulur. Artık tüm sorumluluk onun omuzlarındadır!

Ahmed, büyük ağabeyi Mahmud aracılığıyla Filistin Kurtuluş Örgütü'ne (FKÖ) katılır, ancak Mısır'dan döndükten sonra tutuklanır. Kuzeni İbrahim, sık sık Hamas'ın kurucularından olan ve 2004 yılında İsrail tarafından suikaste uğrayan Şeyh Ahmed Yasin adında biriyle görüşür.

Bu roman, direnişin epik sahnelerini yaratmanın yanı sıra, Filistinlilerin bazı sosyal meselelerini de ele alır. Örneğin, romanda, bazı Filistinli mültecilerin İsrail'de çalışmayı tercih etmelerinin zorluğuna değinilir. Kimi bunu ailesinin yaşam koşullarını iyileştirmek için bir fırsat olarak görürken, kimileri de bunu ihanet olarak değerlendirmiştir.

Öte yandan, Ahmed ile diğer karakterler arasındaki diyaloglarda, bazı Filistinlilerin inançsal meseleleri ve diğer direniş gruplarına bakış açıları arasındaki söylemsel farklılıklar da anlatılır. Birçok analist, Sinvar'ın bu kitapta kendisinden de bahsettiğini düşünmektedir.

Sinvar, gerçek hayatta İsrail ajanlarını tespit etmekle sorumluydu ve "Ebu İbrahim" onun savaş adı ve lakabıydı! Roman içinde bu isim önemli bir sorumluluğu taşır. Sinvar, bu kitapta Filistinlilerin sade ve yoksul yaşamını ayrıntılı bir şekilde ele alır.