Uluslararası Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı -ABNA- Ateşkeste ikinci perde başlamadan sallantıya girdi. İsrail, Gazze anlaşmasının yeni aşamasına geçilmesini, Hamas’ın elinde tuttuğu ölü esirlerin cesetlerinin eksiksiz ve hızlı bir şekilde teslim edilmesine bağladı. Ancak bu beklenti, sahadaki gerçeklikle uyuşmadı. Sürecin başlamasından saatler sonra, Tel Aviv yönetimi "güven sorunu" gerekçesiyle Gazze’ye giren yardım tırlarının sayısını düşürdü.
Bu adım, yalnızca insani yardımı değil, aynı zamanda ateşkesin kırılgan dengesini de hedef alıyor. Zira teslimatlar, anlaşmanın insani ayağını oluşturan temel taşlardan biri. Yardımların azaltılması ise sivil halka doğrudan uygulanan kolektif bir cezalandırma anlamına geliyor.
Hamas’tan yapılan açıklamada, İsrail’in anlaşmayı fiilen sabote ettiği ve taleplerini tek taraflı olarak dikte etmeye çalıştığı ifade edildi. Hareketin siyasi bürosuna yakın kaynaklar, “Cesetlerin teslim süreci, sahadaki güvenlik ve lojistik koşullara bağlıdır. İsrail, bunu bir baskı ve şantaj kartına dönüştürerek anlaşmanın özüne aykırı davranıyor,” dedi.
Gazze’de halihazırda ağır insani koşullar sürerken, yardım tırlarının azalması hastaneler, fırınlar ve geçici barınma alanları üzerinde doğrudan bir baskı oluşturdu. Günde ortalama 200 tırın geçtiği Erez ve Kerem Ebu Salim geçişlerinden artık yarısı bile geçemiyor. Bu da, ateşkesin yalnızca askeri değil, insani yönünün de bilinçli şekilde baltalandığını ortaya koyuyor.
Bölgede birçok gözlemci, bu gelişmenin ateşkesi tamamen çıkmaza sürükleyebileceği uyarısında bulunuyor. Zira ikinci aşamada planlanan diğer adımlar –sırasıyla sivil mahkum takası, kademeli geri çekilme ve ablukanın hafifletilmesi– ceset teslimine bağlanmış durumda.
Filistinli direniş grupları ise bu krizin “kontrollü bir gerilim” olduğunu ve İsrail'in, sahada kaybettiği inisiyatifi diplomasi masasındaki baskılarla telafi etmeye çalıştığını savunuyor. Bu nedenle de anlaşmanın ikinci aşamasının, ancak karşılıklı ve dengeli adımlarla ilerleyebileceğini vurguluyorlar.
yorumunuz