Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA- Suriye’den bir haber düştü ajanslara. Suriye ordusunun kimyasal saldırıda bulunduğu haberi. Haberin kaynağı İngiltere’den maddi destek alan, terör örgütlerinin yakın dostu "Beyaz Kasklılar". Suriye ordusunun Doğu Guta’da zaferini ilanının akabinde düşen bu haberlerin, arkasındaki gerçek ne peki?
Guta'da 'beklenen' kimyasal saldırı haberi servis edildi ABD hemen açıklama yaptı
Tarih tekerrürden ibarettir diye bir söz vardır. Tarih, hele ki emperyalistlerin yazdığı ya da yazmaya çalıştığı bir tarih ise, çoğu zaman tekerrürden ibarettir gerçekten de. Sadece bazen sonuçlar değişir. Emperyalizm yenilgiye uğrar. Suriye örneğinde olduğu gibi. Esad yönetimini devirmek için elinden geleni eksik etmeyen emperyalizm yeni bir oyun içinde. Ancak biz tarihe bakarak, tümdengelim yaparak işin gerçeğini ortaya dökmeye çalışacağız.
Önce Irak’a bakalım. Irak’ta ne olmuştu?
Emperyalist ABD, 2003’te Irak’ı işgal etti. İşgal için öne sürdüğü gerekçeler neydi? Irak’ta Saddam Hüseyin halkına zulmetmektedir. Irak yönetimi elinde kimyasal silah bulunduruyor. 2001’de Bush bir "Haçlı seferinde" olduklarını söylemişti. Haçlı Seferi Irak’la devam edecekti. Irak hükümetinde kimyasal silah olduğu gerekçesiyle, ABD Irak’a müdahaleyi kendinde bir hak olarak görmüştü. Irak’a sözde barış getirmişlerdi. Aradan yıllar geçmiş ve 2011’de Iraklı bir kimyager olan Ahmed Elvan El Cenabi, ülkesini ABD’ye nasıl sattığını şöyle itiraf etmişti: “Bana bir yalan söyleyerek Irak rejimini devirme şansı verildi. Ben ve oğullarım Irak’a demokrasinin gelmesine neden olmaktan dolayı gurur duyuyoruz.” Sahte belgeler vererek satmıştı, itirafında da utanmadan dile getirmişti. Ve dünyanın ikinci büyük petrol rezervi Amerika’nın eline geçmişti.
Gelelim Libya’ya. Kaddafi’ye. Kaddafi’yi hatırladınız değil mi?
Yerlerde kanlar içinde sürüklenerek can veren Kaddafi. Kendi halkının eliyle, ABD’nin beslediği El Kaide teröristlerinin eliyle can veren Kaddafi. Sirte sokaklarında linç edilirken, tüm batı televizyonlarınca canlı yayınla katli izletilen Kaddafi. 1969’da ülkesini İngiliz uşağı Kral İdris’in sömürüsünden kurtaran Kaddafi. Tüm Afrika’ya petrol dağıtmış, halkına faizsiz kredi vermiş, Türk müteahhitlerle işbirliği yapmış, halkından vergi almamış, evlerde kullanılan elektrikten para almamış, hastanelerden ve ilaçlardan para almamış, su ve doğalgaz kullanımından para almamış, petrol gelirlerinin yüzde doksanını halkına vermiş, üniversite mezunu gençlere iş bulana kadar maaş bağlamış Kaddafi. Batı’ya göre halkına zulmeden Kaddafi. Kendi halkının elinden can veren Kaddafi. İslam esaslarına dayalı bir Arap sosyalizmi kuran Kaddafi.
Önce Kaddafi’yi "zalim, diktatör" diye tanıttılar. Kaddafi, kendi halkına zulmediyor dediler. (İşin kötüsü şu an bile buna inanan insanlar var.) Kendi adamlarıyla, uşaklarıyla ortalığı karıştırdılar. Libya’da bir iç savaş yarattılar. 19 Mart 2011’de, ABD, İngiltere ve Fransa’nın küresel aktörleri buluştular ve Libya’daki "sivil halkı diktatörden korumak için" karar aldılar. Sonra? Sonra vurdular! Kan gölüne çevirdiler Libya’yı ve medya yoluyla dökülen kanlardan Kaddafi’yi sorumlu tuttular. Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü, Kaddafi devrildikten, öldürüldükten sonra, Libya’da Kaddafi’ye ait bir kimyasal silah deposunun bulunduğunu ortaya çıkardı. Senaryo aynıydı yine. Öyle bir depo yaratılmalıydı ki yaptıkları her şey için bir savunma malzemeleri olsun.
Irak ve Libya’yı işgal edip, petrol ve gaz gaspçıları, bugün aynı işlemi Suriye’ye yapmak istiyor. Suriye’den sonra Türkiye, sonra İran, sonra da tüm Avrasya var sırada.
Senaryo hep aynı. Hikaye hep aynı. Ama senaryonun, hikayenin finali hep aynı olmayacak!
Tarih tekerrürden ibarettir cümlesini hatırlayalım. Irak’ta ve Libya’da olanları hatırlayalım. Ve unutmayalım: Söz konusu Ortadoğu olduğunda, ABD ne diyorsa, doğru tam tersidir.
Suriye’deki kimyasal silahları kim koydu? Kimin eliyle kondu? Ve Suriye’de kimyasal silahlı bir saldırı gerçekleştiğinde, bu, en çok kimin işine yarayacak? Kimler, Suriye’ye müdahale hakkını elinde bulundurabilecek?
Sanırım, yukarıdaki örneklerden sonra bu sorulara cevap vermek pek de zor olmayacaktır.
Kimyasal iddialarının ardından ABD Başkanı Trump, Esad'ı hedef aldı
9 Nisan 2018 - 03:37
News ID: 888645

Suriye’den bir haber düştü ajanslara. Suriye ordusunun kimyasal saldırıda bulunduğu haberi. Haberin kaynağı İngiltere’den maddi destek alan, terör örgütlerinin yakın dostu "Beyaz Kasklılar". Suriye ordusunun Doğu Guta’da zaferini ilanının akabinde düşen bu haberlerin, arkasındaki gerçek ne peki?