Uluslararası Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı -ABNA- Irakçi bu açıklamayı Tahran’da düzenlenen 39. Uluslararası İslami Vahdet Konferansı’na katılan konuklarla Dışişleri Bakanlığı yetkililerinin istişare toplantısında yaptı. Irakçi şöyle dedi: “İslam dünyasının birliği sadece olumlu bir ideal ya da müstehap bir eylem değildir; bugün bu birlik kesin bir zorunluluk ve dini bir görevdir. İslam ümmetinin mevcut durumu, birliği sadece bir görev değil, aynı zamanda bilinçli bir tercih haline getirmiştir.”
İslam ülkelerinin birliği için, İslam dünyasının büyük fırsat ve kapasitelerinden yararlanılması gerektiğini vurgulayan Irakçi, “Bir buçuk milyarlık Müslüman ümmeti birleşirse, büyük potansiyelleri harekete geçirebilir ve İslam dünyasının gelişimine katkı sağlayabilir” dedi.
İslam dünyasının kimliği ve birliği hedefte
Irakçi, İslam dünyasının kimliği ve birliğinin bugün her zamankinden daha fazla hedef alındığını ve Müslümanların gücünün saldırı altında olduğunu belirtti. Bu tehdidin geçmişte bu kadar tehlikeli olmadığını ve Batılı, Avrupalı ve Amerikan devletleri tarafından çeşitli şekillerde desteklendiğini ifade etti.
İslam dünyasında fiili birlik gerekliliği
Irakçi, büyük düşmanlarla mücadele edebilmek için birliğin sadece sözde kalmaması, gerçek eylemlerle desteklenmesi gerektiğini vurguladı. “Karar tasarıları çıkarmak gereklidir ama yeterli değildir. Gazze halkı bugün gıda, su ve ilaca ihtiyaç duyuyor. İslam ülkeleri onlarla fiilen dayanışma içinde olmalıdır. Ayrıca, hâlâ Siyonist rejimle diplomatik veya ticari ilişkilerini sürdüren ülkeler bu ilişkileri kesmelidir. Bu hem aklın hem insanlığın hem de dinin gereğidir.”
Siyonist rejimin açlığı silah olarak kullanması
İran Dışişleri Bakanı, Siyonist rejimin açlığı bir silah olarak kullanarak savunmasız insanları baskı altına aldığını ve az miktarda gıda temin etmeye çalışanlara bile saldırdığını belirtti. Bu eylemleri açık savaş suçu olarak nitelendiren Irakçi, rejimin artık hiçbir kırmızı çizgi tanımadığını ve her türlü suçu işlediğini söyledi.
Siyonist tehdidin bölgesel boyutu
Irakçi, bölge ülkelerinin artık Siyonist rejimin tehdidinin sadece bir noktaya değil, tüm bölgeye ve İslam dünyasına yönelik olduğunu fark ettiğini belirtti. Siyonistler, İslam ümmetini bölmek, zayıflatmak ve parçalamak istiyor; hatta “Büyük İsrail” fikrini yeniden açıkça gündeme getiriyorlar.
İran’ın dost olarak tanınması
Irakçi, yıllarca İran’ın tehdit olarak gösterilmeye çalışıldığını ancak artık gerçeklerin ortaya çıktığını ve bölge ülkelerinin İran’ın haklı olduğunu gördüğünü ifade etti. İran, Müslümanların ve bölge halklarının gerçek dostu ve destekçisi olarak tanınmaktadır.
İran hiçbir zaman müzakere masasını terk etmedi
Irakçi, Siyonist rejimin Gazze’ye yönelik 12 günlük savaşta İran’ı geri adım attırabileceğini düşündüğünü ancak büyük bir hesap hatası yaptığını belirtti. İran’a karşı askeri çözümün mümkün olmadığını anlayan rejim, artık adil diplomasiye yönelmek zorundadır. İran hiçbir zaman müzakere masasını terk etmedi ve her zaman onurlu ve adil diyaloğa hazır oldu.
yorumunuz