27 Nisan 2014 - 15:23
Suriye'de Yeni Aşama

Bismillah Suriye'de başlatılan iç savaş yeni bir aşamaya gelmiş bulunuyor.

Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA- Düşmanın üç yıldan beri çizdiği senaryolar ya yenilgiye uğramış veya en azından şimdiye kadar planlandığı gibi amacına ulaşmamıştır. Düşmandan maksadımız ABD-İsrail ikilisidir. Sahnede olmalarına ve hatta ABD-İsrail ikilisinden daha çok çaba sarf edip, daha çok çırpınanlar taşeronlardır, sahneye sürülenler ise kuklalardır. Ayrı bir ifadeyle oyun kurucu düşmanın kendisi, oyuncular ise bölgesel taşeronlar ve sahadaki kuklalardır. Taşeronların ve kuklaların kimler olduğunu tekrarlamaya gerek yoktur.

Yenilgiyi içine sindiremeyen düşman kendi başarısızlığını asla kabul etmediği gibi yenilginin faturasını taşeronlara ve kuklalara yansıtır. Taşeronlar bazen oyun içinde oyun kurmaya çalışsalar veya kuklalar bağımsız savaştıklarını sansalar da şimdiye kadar oyun kurucunun çizdiği daireden dışarı çıkamadılar ve bundan sonra da çıkamazlar. Suriye'ye müdahil ülkeler içinde son bir yıl içinde meydana gelen gelişmeler, kukla değiştirme çabaları ve suçlamalar bunun açık bir göstergesidir.

Taşeronlar ve kuklalar Doğu Guta’daki kimyasal silah kullanımı senaryosunda olduğu gibi bazen oyun kurucuyu etkilemek, yönlendirmek için insanlık dışı cinayetlere bile başvurmaktalar. Ama işveren patronun işine gelmediği sürece bir işe katılmayacağını anlamaktan aciz bu zavallılar her defasında komik durumlara düşmekteler.

Taşeronlar ve kuklalar düşmanı tanımadıkları veya planlarından haberdar olmadıkları için değil, tam aksine düşmanın parçalayacağı leşten pay almak ümidiyle girdikleri Suriye macerasından vazgeçemedikleri için her geçen gün yeni bir maceraya girmekteler. Kesab kasabasına yönelik saldırıya en azından lojistik destek sağlayan, Çeçenistanlı teröristleri silahlandırarak Suriye’ye salıverenler anlaşılan geri dönüşü olamayan bir yola girmiş olduklarından geçmişten bir türlü ders almamaktalar.

Dün kendi elleriyle eğitip, örgütleyip, silahlandırıp besledikleri teröristlerden bir grubun, İŞID adı altında kontrolden çıkmasına tahammül edemedikleri için utanmadan sıkılmadan bu ruh hastası ölüm makinelerini Esad rejimi yanlısı olarak tanıtacak kadar yalancılaşan bu sözde İslamcılar, yarın İŞID’ın ikizi Nusra Cephesi konusunda da aynı pişmanlığı yaşayacakları kesindir. Bunu kendileri de biliyorlar bilmesine ama tükürdüklerini yalayamadıkları için daha büyük cinayetlere ortak olmayı hatalarını itiraf etmeye tercih ediyorlar.

Taşeronlar ve sahnedeki kuklalar Suriye ordusu ve Hizbullahtan aldıkları yenilgiyi kabul edip daha fazla mazlum kanının dökülmesini önlemek için uygun çözüm yolu arayışına girmek yerine yeni yalan ve hilelere başvurmaktalar. Son sıralarda Suriye ordusunun Kefer Zita bölgesinde kimyasal silah kullandığı iddiasını ileri sürmekteler. Halbuki Suriye hükümeti bir süre önce ard arda yenilgi alan silahlı muhaliflerin Halep, Hama ve Kefer Zita bölgelerinde kimyasal silah kullanacaklarına dair istihbarat aldıklarını BM’e rapor etmişti.

Suriye yönetimini destekleyen Rusya’yı yanıbaşındaki Ukrayna’da sıkıştırmak isterken Kırım yarımadasının Rusya’ya bağlanması karşısında şaşkına dönen ABD bir yandan Ukrayna’yı karıştırırken öte yandan tattığı yenilginin intikamını Suriye’de almayı planlamaktadır. Bunun için de propaganda makinasını son günlerde yeniden harekete geçirerek Suriye’ye yönelik geniş çaplı bir muhtemel saldırı için taşeronlarla birlikte kamuoyu oluşturmaktadır.

Öte yandan ülkenin önemli merkezlerini kontrolünde tutup kısmen teröristlerin kontrolündeki Humus ve Halep gibi önemli merkezleri de kuşatma altında tutan Suriye güvenlik güçleri yeni zaferlere doğru koşarken Suriye hükümeti Mayıs ayında cumhurbaşkanlığı seçimlerini yapmaya hazırlanıyor.

Düşman, taşeronlar ve kuklalar ise bu seçimin düzenlenmesinin kendileri için daha ağır bir yenilgi olacağını bildikleri için bu konuda da dezenformasyon makinasını harekete geçirmiş bulunuyorlar. Ülkenin üçte ikisinin Esad rejiminin kontrolü dışında olduğunu ileri sürüyorlar! Madem bu kadar geniş bir bölgeye hakimsiniz ve Suriyeyi ele geçirmişsiniz niçin hala toplantılarınızı Suriye dışında yapıyorsunuz? Ülkenin doğusundaki geniş kırsal ve çöl bölgelerini kontrolünde bulunduran İŞID’i bir yandan rejim yanlısı gösterirken işinize geldiği zaman niçin kendinizden sayıyorsunuz?

Muhaliflerin kontrolündeki kırsal bölgeler geniş olmakla birlikte ülke nüfusunun dörtte üçten fazlası Suriye yönetiminin kontrolündeki bölgelerde yaşamakta ve ekseriyetle mevcut yönetimin yanında durmaktadır. Ordu ise verdiği bunca zaiyata, onbinlerce neferini kaybetmesine rağmen birçok cephede savaşı sürdürmektedir. Zaten başka türlü rejimin ayakta durması ve halkın desteğinden yoksun ordunun savaşması mümkün değildir. Ülkenin bir bölümünü elinde bulunduran muhalifler ise dünyanın onlarca ülkesinden toparlanıp getirilen savaş makinası binlerce teröristin cinayetleri ve başını ABD’nin çektiği Batı emperyalizminin silah yardımlarıyla ayakta durmaktalar.

Defalarca vurguladığımız gibi yeniden hatırlatmak gerekir ki Suriye’de sürdürülen iç savaşın baş aktörü ve oyun kurucusu ABD ve İsrail’dir. Bu savaş bunların uğursuz planları etkisiz hale getirilinceye kadar devam edecektir. Taşeronlar ve kuklalar ise bu plana hizmet ettikleri sürece müttefik olarak görülecek aksi takdirde Seymour Hersh gibiler aracılığıyla yapılacak ifşaatla tarihin çöplüğüne süpürüleceklerdir.

Ziya Türkyılmaz / rasthaber

Ekler