25 Ocak 2019 - 11:30
Amerika Dışişleri Bakanının Suriye’den Çekilme Kararı İle İlgili Yeni Tutumu

Amerika Başkanı Donald Trump’ın 19 Aralık 2018’de Amerikan askerlerinin Suriye’den çekilme kararına rağmen Amerikan makamlarının çelişkili açıklamaları ve tutumları, bu konuda açık ve net bir çözüm ve nasıl uygulanma şekline dair henüz bir kanıya varılmadığını gösteriyor.

Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA - Trump’ın bu kararı ise açıkladığı ilk anlardan itibaren şaşkınlığa yol açarak karmaşıklıkları beraberinde getirdi. Özellikle de bu çekilme sürecinin nasıl ve ne kadar zaman içerisinde gerçekleşeceğine dair kesin bir açıklama yapılmaması da önemlidir.

Amerikan askerlerinin Suriye’den çekilme nedenini DEAŞ’ın yenilgiye uğraması olarak nitelendiren Trump’ın açıklamalarına karşın şimdi Amerika Dışişleri Bakanı Mike Pompeo yeni açıklamalarında Amerikan güçlerinin DEAŞ’ın tamamen yenilgiye uğratılmasına kadar Suriye’de kalacağına vurgu yapması dikkat çekici.

Amerika Başkanı 19 Aralık tarihinde Amerikan askerlerinin Suriye’den çekilme kararını duyurduğu sırada bu kararın nedenini Suriye’de DEAŞ’ın yenilmiş  olduğunu iddia etmişti. Trump kendi Twitter hesabında şöyle bir mesaj paylaşmıştı:”Biz DEAŞ’ı Suriye’de yendik. Bu da bizim orada bulunmamızın tek sebebi idi. “ Trump başka bir tweet’te ise şöyle yazmıştı:”DEAŞ karşısında elde ettiğimiz tarihi zaferlerden sonra artık askerlerimizi Suriye’den vatanlarına geri çağırmak zamanı gelmiştir. “

Halbuki son yaşanan olaylarda DEAŞ’ın saldırısında ölen Amerikan askerleri, Trump’ın bu iddiasını çürütmektedir. Başka bir deyiş ile Trump’ın iddiasına rağmen DEAŞ terör örgütü Amerika ortaklarının kontrolündeki bölgelerde faaliyetlerini yürütmektedir.

Bu gerçeğe rağmen Pompeo FOX News haber kanalına verdiği röportajda “DEAŞ’ın Suriye’deki yenilgisi neredeyse tamamlanmıştır ancak biz bu işin sonuna kadar orada kalacağız” dedi.

Tabii Amerika Dışişleri Bakanı DEAŞ’ın tamamen yenilmesinden neyi kastettiğini ise açıklamıyor. Çünkü DEAŞ unsurları hala Deyrizor bölgesindeki varlıklarının yanı sıra Amerika ortağı Kürtler kontrolünde olan bölgelerde bile hala intihar saldırıları gerçekleştirebileceğini ve varlığını sürdürdüğünü göstermiştir.

DEAŞ tarafından üstlenilen ve dört Amerikan askerinin ölmesine yol açan Suriye Halep eyaletindeki Münbic şehrindeki intihar saldırısının ardından Suriye’den çekilme kararı alan Donal Trump’ın bir kez daha eleştirilere maruz kalmasına neden olmuştur.

Kimi Amerikan siyasetçiler ise DEAŞ’ın Amerika’nın  Suriye’den çekilmesinin ardından  Kürtler kontrolünde olan bölgelerde tekrar güçleneceği konusunda kaygılılar.

Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham ise Münbic intihar saldırısının Trump’ın  kararının DEAŞ’ın cesaretlenmesine yol açtığından kaynaklandığını düşünüyor.

Yapılan bu son DEAŞ saldırısı, Trump’ın iddiasına rağmen bu tekfirci terör örgütünün Kürtlerin kontrolünde olan bölgelerde hala aktif olduğunu ve saldırı yapabileceğini gösterdi. Gerçekte Amerikalıların DEAŞ’ı kökten kazıma istekleri hayalden başka bir şey değildir.

Buna ilaveten zaten Trump hükümetinin DEAŞ ile mücadele iddiasının ne kadar doğru olduğunda da şüphe duyulmaması mümkün değil. Amerika’nın DEAŞ’ın 2011 ila 2014 yılları arası faaliyetlerinde Suriye’deki girişimlerine baktığımızda Amerikalıların onlara yardımcı olduğunu, hatta onlara mali ve lojistik destek verdiğini belirtmek mümkün.

2014 yılından sonra ise sözde DEAŞ ile mücadele uluslararası mücadele koalisyonunun oluşturulmasının ardından da Amerika DEAŞ’ı kontrollü bir şekilde korumak istiyordu. Böylece bu terör örgütünden Suriye hükümeti ve ordusunun yanı sıra müttefiklerinin aleyhine de yararlanacaktı. Şimdi ise Trump Amerika’nın Suriye’de DEAŞ ile mücadelesinin İran ve Rusya lehine olduğunu düşünüp bu alandaki masrafları sorgulamaya başlamıştır.

Ekler