13 Şubat 2022 - 07:19
Ayetullah Ramazani: Gerçek Arifin En Önemli Görevi Beşeriyet ve İnsani Saygınlığın Düşmanlarını Tanımaktır

Gerçek arifin en önemli vazifesinin beşeriyet ve insani saygınlığın düşmanının tanınması olduğu dile getiren Dünya Ehlibeyt (a.s) Kurultayı Genel Sekreteri şu açıklamayı yaptı: İmam Humeyni’ye (r.a) göre arif yani kalbi muhabbetle dolan, ama halk arasında olup onları Allah’ın dostu yapan kimsedir.

Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA – Gerçek arifin en önemli vazifesinin beşeriyet ve insani saygınlığın düşmanının tanınması olduğu dile getiren Dünya Ehlibeyt (a.s) Kurultayı Genel Sekreteri şu açıklamayı yaptı: İmam Humeyni’ye (r.a) göre arif yani kalbi muhabbetle dolan, ama halk arasında olup onları Allah’ın dostu yapan kimsedir.

Ayetullah Ramazani: Gerçek Arifin En Önemli Görevi Beşeriyet ve İnsani Saygınlığın Düşmanlarını Tanımaktır

Hint Ehlisünnet İmamiye sufilerinden İran’a gelen bir grup 30.1.2022 tarihinde Dünya Ehlibeyt (a.s) Kurultayını ziyaret ederek Dünya Ehlibeyt (a.s) Kurultayı Genel Sekreteri Ayetullah Rıza Ramazani ile görüştüler.

Ayetullah Rıza Ramazani bu görüşmede şunları dile getirdi: İlah muhabbetin hakikati bir kimsenin varlığında yer ederse onu baştanbaşa kuşatır ve böyle bir kimse mabudu dışında hiç kimseyi düşünmez. Böyle bir hakikate ulaşmak isteyen kimse Allah’ın bahşettiği vesilelerden yararlanmalıdır ve bu vesile ilahi velilerdir. Veliler ilahi muhabbete ulaştırmada önemli rol ifa edebilirler.

Muhabbetin gerçek olması durumunda insanın Allah’ın sevgisine ulaşacağını dile getiren Dünya Ehlibeyt (a.s) Kurultayı Genel Sekreteri açıklamalarına şöyle devam etti: İmam Hadi (a.s) Camia Kebire Ziyaretinde şöyle buyuruyor: “Seni seven Allah’ı sever ve sana itaatsizlik eden gerçekte Allah’a itaatsizlik eder.” Keza Hz. Fatıma da (s.a) şöyle buyurur: “Saadet ve kurtuluşların tamamının hakikati Ali’yi (a.s) hayattayken ve vefatından sonra sevmektir.”

Bu muhabbet dünyanın her yerine yayılırsa bu dünyada cenneti hisseder ve görürüz. Önemli olan kalbinde muhabbetin yer edindiği kimsenin başkalarına bunu öğretmesidir ve bu ariflerin önemli görevidir. Muhabbete ek olarak gerçek anlamda tabi olmak da gereklidir. Molla Sadra müphem bir sorunla karşılaştığı zaman Hz. Masume’nin (s.a) mutahhar haremine gider ve ona tevessül ederek sorununu hallederdi.

Molla Sadra’nın arifin dört aşaması olduğu ve kâmil arif olabilmesi için bu aşamaları kat etmesi gerektiğini bildiren ibareleri vardır ve Molla Sadra Hikmeti Mütealiye adlı kitabında bu dört yolculuğu temel ilke olarak kararlaştırmıştır. Bu dört yolculuk irfani eser ve öğretiler esasınca Allah’a ulaşmak için pratik aşamalardır. Birinci yolculuk Hak’tan halka, ikinci yolculuk halkla birlikte Hakk’a, üçüncü yolculuk Hakk’ın eşliğin Hak’tan halka ve dördüncü yolculuk halktan Hakk’a yolculuktur.

İnsan bu aşamaya ulaştığı zaman Allah dışında kimseden korkmaz. Böyle bir kudreti olan İmam Humeyni (r.a) Amerika’nın hiçbir şey yapamayacağı söylemişti. Böyle bir aşamaya ulaşan İmam Humeyni’nin (r.a) öğrencisi İmam Hamanei de şöyle buyurmuştur: İnsaniyetin ve insanın saygınlığının düşmanları hiçbir halt işleyemezler. Gerçek arifin en önemli görevi beşeriyet ve insani saygınlığın düşmanlarını tanımaktır.

Merhum İmam Humeyni (r.a) günümüz dünyası ve genç nesli marifet ve irfanla tanıştırdı. Merhum İmam Humeyni’ye (r.a) göre gerçek arif kalbi Allah ile dolup taşan, ama insanlar arasında olup onları Allah’ın dostu yapan kimsedir. Savaş cephelerinde nihayeten dostun mülakatına koşup hak yolda şehadete ulaşan Kasım Süleymani gibi gençler bu mektebe gönül vermişlerdi.

................................
167