Uluslararası Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı -ABNA- İsrail’in Gazze’deki saldırıları ve Suriye’de Esad rejiminin devrilmesiyle bölgesel dinamikler köklü bir dönüşüm geçiriyor. Türkiye, Suriye’nin yeniden yapılanmasında aktif diplomasiyle öne çıkarken, İsrail’in Lübnan ve İran’a yönelik genişleyen askeri hamleleri gerilimi tırmandırıyor.
Öne Çıkan Gelişmeler:
-
Suriye’de Rejim Sonrası Süreç: Esad’ın devrilmesiyle İran ve Rusya’nın bölgedeki etkisi azalırken, Türkiye yeni hükümetin tanınması ve kurumsal yeniden yapılanmada kolaylaştırıcı rol üstlendi.
-
İsrail’in Çok Cepheli Stratejisi: Gazze’deki insani kriz derinleşirken, İsrail’in İran konsolosluk saldırıları ve Lübnan’daki operasyonları bölgesel çatışma riskini artırıyor.
-
Türkiye’nin Diplomatik Hamleleri: Suriye’nin toprak bütünlüğüne vurgu yapan Ankara, PKK/YPG’nin silahsızlanması için baskı kurarken, uluslararası toplumla köprü işlevi görüyor.
Kritik Eksenler:
-
ABD-İsrail İttifakı: Batı desteğiyle İsrail’in uluslararası hukuku ihlali sürerken, Gazze’deki yıkım politikaları küresel tepkilere rağmen devam ediyor.
-
İran’ın Bölgesel Geri Çekilmesi: Suriye’deki nüfuz kaybı ve “Şii Hilali” projesinin çöküşü, Tahran’ı içe dönük politikalar geliştirmeye zorluyor.
-
Arap Dünyasında Dalga Etkisi: Esad’ın devrilmesi, diğer Arap ülkelerinde rejim değişikliği taleplerini canlandırırken, Türkiye’nin model alınan arabuluculuk rolü öne çıkıyor.
Türkiye’nin Suriye’deki insani ve siyasi kredisi artarken, İsrail’in saldırgan politikaları bölgesel istikrarsızlığı besliyor. YPG’nin silahsızlanma süreci ve azınlık grupların siyasete entegrasyonu, önümüzdeki dönemde en kritik başlıklar olacak.
yorumunuz