Cevaplarda kekeleme ve konudan sapma; Grossi'nin İran’daki nükleer tesislere yönelik saldırıya dair gerekçesi

Uluslararası Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı -ABNA- Rafael Grossi, Fransız "LCI" televizyon kanalına verdiği röportajda, İran’ın nükleer bomba üretmeye hazır olup olmadığına dair gazetecinin net ve zorlu soruları karşısında birkaç kez zorlandı, kekelemeler yaşadı ve doğrudan cevap vermek yerine açıklamalarını başka yönlere çekerek kendi raporunu savundu.
Grossi, “İran bomba mı yapıyordu?” sorusuna net bir yanıt vermekten kaçınarak şu ifadeyi kullandı:
“Bunu doğrulayamam; bomba hazırlıyorlardı demek dürüstlük olmaz.”
Sunucunun, “Bizi izleyenler şöyle diyor: buyurun işte, şüphe içinde bir bombardıman gerçekleştirdik’” şeklindeki sorusuna yanıt veren Grossi, ABD ve İsrail’in BM Şartı’na aykırı saldırılarını doğrudan kınamadan şu açıklamayı yaptı:
“Nükleer stratejide üçüncü bir durum vardır; buna ‘gizli’ ya da ‘ortaya çıkmamış’ denir. Yani henüz silah üretim aşamasına gelinmemiştir ama gerekli tüm teknoloji ve imkânlar mevcuttur. Zamanı geldiğinde (isterlerse) bunu gerçekleştirebilirler. Ayrıca İran’ın, nükleer gibi kitle imha silahlarını yasaklayan bir fetvası da var.”
Sunucunun, “İsrailliler bu belirsizlik ortamında İran’ın nükleer tesislerini bombalama kararı aldı, sizce bu haklı mıydı?” sorusuna Grossi şu yanıtı verdi:
“Ben bunu bu şekilde yorumlamıyorum. Gerekçeyi anlıyorum ama eğer kastınız bu saldırıyı onaylayıp onaylamadığım ise, ben bir diplomatım. Diplomatik bir yolun da mevcut olduğunu düşünüyorum. Sonuçta olan oldu.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi, kanala verdiği röportajında sunucunun “Siz diyorsunuz ki müzakereler devam edebilirdi ama onlar hızla bombalama kararı aldılar?” sorusuna şöyle yanıt verdi:
“Ajansın genel direktörü olarak, çözümün askerî bir çözüm olduğunu söyleyemem. Bu benim görev alanım değil, eleştiri yapmak da bana düşmez. Benim görevim, elimdeki güçlü doğrulama araçlarıyla nükleer silah bulunmadığını garanti etmektir. Ancak askerî faaliyetlerin başladığı güne kadar İran, gerekli iş birliğini göstermedi ve bunu açıkça da ifade ettim.”
Bu açıklamalar, Grossi’nin görev ve sorumluluklarıyla çeliştiği yönünde eleştirilere yol açtı. Zira UAEA’nın tüzüğüne göre, Ajansın bir üyesine yönelik saldırı durumunda müdahale etmesi gerekirken, Grossi şimdiye kadar ABD ve İsrail’in İran’ın nükleer tesislerine yönelik saldırılarını açıkça kınamamış; hatta bazı yorumlara göre bu saldırılara zemin hazırlamıştı.
Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü’nün İran’ın nükleer programına dair siyasi ve teknik olmayan raporu, bu tür saldırılara zemin hazırladı.
Grossi’nin Fransız televizyon kanalı LCI’ye verdiği röportajda, “savaş” kelimesini ve “İsrail” adını kullanmaktan kaçınması; bunun yerine üçüncü şahıslar için belirsiz zamirler ve “askerî faaliyetler” gibi ifadeler tercih etmesi, açık bir taraflılık göstergesi olarak değerlendirildi.
İran Dışişleri Bakanı Seyyid Abbas Irakçi, Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) Genel Direktörü Rafael Grossi hakkında yaptığı açıklamada, Grossi’nin taraflı bir tutumla, UAEA Yönetim Kurulu’nda İran’a karşı siyasi amaçlı bir kararın kabul edilmesine doğrudan zemin hazırladığını ve ABD ile İsrail’in İran’ın nükleer tesislerine yönelik yasa dışı saldırılarını kolaylaştırdığını belirtti.
Irakçi, Grossi’nin ajansın denetim kuralları ve tüzüğünün açık ihlallerini açıkça kınamaktan kaçındığını ve bu tutumunun profesyonel sorumluluklarıyla çeliştiğini vurguladı.
İran’ın dış politika sorumlusu ayrıca şunları kaydetti:
“Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı ve onun genel direktörü, İran’ın nükleer tesislerine yönelik bu ‘iğrenç’ saldırıların tüm sorumluluğunu taşımaktadır. Grossi’nin, bombalanan tesisleri ‘denetim’ adı altında ziyaret etme ısrarı anlamsızdır ve hatta kötü niyetli bir yaklaşım olarak değerlendirilebilir.