Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA- Yaklaşan Suriye cumhurbaşkanlığı seçimi Türkiye gündeminin Soma maden katliamına odaklandığı şu günlerde beklenen anti propaganda yayıncılığına konu edilmiş sayılmaz. Ahmet Davutoğlu'nun hükümet adına yön verdiği saldırgan politika eski yoğunluğundan eser kalmasa da MİT bağlantılı savaşçı gruplara askeri, lojistik ve maddi destek araçlarıyla savaşı Suriye'nin iç bölgelerine taşıma tavırlarıyla devam ediyor.
Cenevre II sürecinden bekledikleri sonuçları alamayan batı devletleri bir taraftan Esad'sız Baas'lı geçiş formülünü kulislerde son koz olarak dillendirirken, saldırgan devletlerin ülkelerinin içişlerine müdahalesini kabul etmeyen yönetimin temsilcilerinin kesin dille formülü ret etmesi diğer tarafta ılımlı muhalif olarak görülen çeşitli paramiliter grubun süreç içinde erimesiyle bağlantılı El Kaide çetelerinin dikkat çeken gelişimi kendi kamuoyunu ikna edemeyen batı devletlerini bir yönüyle frenledi.
Sahada derli toplu silahlı savaş yürüten grupların ağırlığının El Kaide uzantılı olması batı kamuoyunda egemen güçlerin saldırgan tutumlarına rağmen Suriye yönetimine sempatiyi koşullayan kabul görmelere yol açtı. İlkel nefreti kategorize eden ve insanlık onuruyla bağdaşmayan dehşetengiz pratikleriyle her açıdan teşhir olan selefi tekfirci çetelere dünya halklarının bakış açısı tek cümleyle vurgularsak yok edilmesi gereken tehlikedir.
Batı devletlerinin Suriye yönetimini güçten düşürme temelinde rejim ihracı ajandaları paçavraya dönüştürülmüş olsa da bir müddet daha devam ettirilecek. Yenildiler algısı oluşmasın diye operasyonel Suriye siyasetlerini işbirlikçileri paramiliter çeteleri tahkim ederek yürütecekler. 3 Haziran tarihinde gerçekleşecek cumhurbaşkanlığı seçimine dönük negatif tutumları politik çözüm çizgisini makul bir süre daha kabul etmeyeceklerinin ilanıdır.
Bu bağlamda AKP hükümetinin geçerli tüm planlamaları işlevini yitirse de batı devletlerinin savaşı sürdürme kararlılığı Yeni Osmanlıcı hükümete üzerinde hareket edebileceği provokatif imkânlar sağlıyor. Çözüm endeksli girişimlere alerjisi aşikâr AKP problem anlamına gelen düşmanca yönelimlerini sürdürüyor en nihayetinde takıntılı, terör irtibatlı, mezhepçi Suriye politikasından geri adım atmaya yanaşmıyor.
Suriye yönetimi üçüncü yılını geride bırakan savaş koşullarını lehine çeviren başarılı politikasıyla krizi doğru yöneterek zorlu eşiği aşma iradesini gösterdi. Halkın desteğini her daim arkasına alan Beşar Esad kazanımlarını her geçen süre daha da büyütüyor. Özellikle ordu askeri açıdan yenilmeyeceğini kanıtladı. Yönetimin yoğun abluka altında olmasına rağmen geliştirdiği dengeli sosyal ve ekonomik programlar tutarlıkla toplumsal yaşama uyarlandı. Paramiliter çetelerin üretim alanlarına dönük sabotaj, yıkım içeren saldırıları kesintisiz devam etse de Suriye yönetimi kendi kendine yeten üretim alanlarını geliştirmeyi bir an bile aksatmadı. Yine Rusya ile İran devletleriyle kurulan stratejik dostluk ilişkileri uluslararası ablukanın kırılmasında önemli olanaklar yarattı. Şam yönetiminin idari-hukuksal ve askeri kurumsal sürekliliğini kesintisiz sürdürme başarısı stratejik zaferini getiren olguların başında gelir. Cumhurbaşkanı Beşar Esad'ın şahsında karşılığını bulan net duruş, teslim olmama çizgisi bugün krizden çıkışında sigortasıdır.
3 Haziran'da Suriye halkının ezici çoğunluğu saldırılara, katliam tehditlerine ve provokasyonlara rağmen cumhurbaşkanını seçmek için sandığa giderek, ülkelerinin geleceğiyle ilgili dış dayatmalara geçit vermeyeceğini dost düşman herkese tarihi duruşuyla bir kez daha gösterecek. Beşar Esad'ın yeniden aday olduğu seçime iki farklı adayda katılarak kendi projelerini TV ekranlarından, meydanlarda alenen anlatarak halkın oylarına talip olacak. Sandıktan mevcut adaylar arasında ülkenin birliğini ve vatan savunmasını haklı olarak sembolize eden Beşar Esad'ın dikkat çekici halk desteğiyle çıkacağını öngörüyoruz.
Halk, Beşar Esad'ı ülkeyi yeniden inşa edecek, barışı getirecek ve selefist tekfirci insanlık düşmanlarını imha edecek liderleri olarak görüyor. Yaklaşan cumhurbaşkanlığı seçimiyle ilgili yürütülen kampanyaları, tartışmaları ve pratik gelişmeleri daha yakından takip etmenin vakti geldi. Komşumuz Suriye'de tarihi, küresel dengeleri etkileyecek seçim odaklı önemli günler yaşanıyor. Haziran başında tüm dünya Suriyeyi konuşacak şimdiden yankıları başladı seçimin.
Taha Haber / Ferhat Aktaş