2 Aralık 2017 - 09:42
Şok açıklama! Türkiye'yi 'terörist devlet' ilan edecekler

Reza Zarrab davasını değerlendiren Stratejist Erol Mütercimler, "OECD kanalıyla Türkiye'yi terörist devlet ilan etmeye hazırlanıyorlar" dedi.

Ehlibeyt (a.s) Haber Ajansı ABNA - Reza Zarrab davasını değerlendiren Stratejist Erol Mütercimler, "OECD kanalıyla Türkiye'yi terörist devlet ilan etmeye hazırlanıyorlar" dedi.

Stratejist Erol Mütercimler ve ekonomist Selim Kotil tarafından Meltem TV'de yapılan Akıl Oyunu programında ABD'deki Reza Zarrab davası değerlendirildi. Mütercimler programda Zarrab davasının Türkiye'ye karşı bir kumpas olduğunu söyledi. "OECD kanalıyla Türkiye'yi terörist devlet ilan etmeye hazırlanıyorlar" diyen Mütercimler şöyle devam etti: "Bu olağanüstü tehlikeli bir şey. OECD eliyle Türkiye'yi böyle bir kumpasın içinde tutmak istiyorlarsa bunu yok sayma gücümüz yok. Peki, ne yapabilirler? Deniliyor ki; MİT tırları var ya, bunlarda silah olmadığını bunlar da aslında altın külçeleri ve dolar olduğu iddiası mahkemede jüriye ifade edilecek deniliyor. İki tane olasılık var. Ya silah diyecekler.

Diyecekler ki efendim sen silahları alıyorsun, A, B, C, D ülkelerinde terörist gruplara götürüyorsun ya da satıyorsun, ya da hibe ediyorsun. Türkiye'yi bir kumpasın içine sokacaklar ya o bakımdan bir şey söyleyecekler. Ya bunu söyleyecekler ya da bu tarafta diyeceksin ki, evet bu tırlarda altın, dolar işte bu transfer için kullanılıyordu. Onlar bunun için çevrildi gibi bir şey... ABD'deki jüri 'bunun aslı var, yok' bunu düşünmez ki. Ayrıca bu jürinin nasıl seçildiğini de bilmiyoruz. O.J. Simpson davasında jürinin tamamı zencilerden oluşturulmuştu. Bu jüriler nasıl teşekkül ediyor? Orada arka plan ne, ön yargı var mı yok mu...” Erdoğan'ı yurt dışına çıkamaz hale getirmek istiyorlar "Zarrab Halkbank eski genel müdürünü kurtarmaya çalışıyor ama Genel Müdür Yardımcısı Hakan Atilla'yı burada yiyor" diyen Erol Mütercimler, "Buradaki suçlama neydi; Halkbank genel müdürünün evinde ayakkabı kutularının içinde paralar bulunmuştu vs. Burada Türkiye'ye bir ceza kesmeye, Türkiye'yi uluslararası arenada itibarsız bir ülke konumuna getirmeye çaba harcanıyor. Bu yapılırken de Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Cumhurbaşkanını da bunun içine sokup yurt dışına çıkamaz hale getirmek istiyorlar. Ben bunun arkasında çok büyük tehlike görüyorum" dedi.

Zarrab ABD'ye nasıl götürüldü? Akıl Oyunu programında Reza Zarrab ABD'ye nasıl gitti sorusuna da cevap arandı. Bu konuda 3 kritik soru soran Mütercimler şöyle konuştu: "Birinci soru şu; Reza Zarrab Türkiye'den ayrılmamış olsaydı Türk Emniyeti tarafından tutuklanacak mıydı, tutuklanmayacak mıydı? İkinci soru; 'Zarrab Türkiye'de kalacak olursam beni tutuklayacaklar ve ben hapse gireceğim' dedi mi? Ben bunu gördüysem, İran'a gidemeyeceğime göre gitmem gereken iki yer var; ya Rusya ya da ABD. Bunlar içinde ilk etapta gidiş için en uygun ülke Rusya. Zarrab Rusya ile pazarlık yapıp da Rusya buna 'evet' dedi ama ondan sonra bu süreçte Rusya ile İran arasında hepimizin bildiği üzere Suriye ve Ortadoğu üzerinde ciddi bir işbirliği ve stratejik ortaklık doğdu. Bu durumda Zarrab, 'Rusya'ya gidersem beni İran'a teslim ederler' gerçeğini kafasında tartınca bu sefer burada FBI devreye girdi, kontak kuruldu ve ABD'ye gidişi sağlandı.” ‘Aileyle çıkış bir kamuflaj mı oldu’ Selim Kotil'in "Yani ABD'ye giderken tesadüfen değil gayet bilinçli mi gitti" sorusuna cevap veren Mütercimler, "Senaryo bize bunu söylüyor. Bu senaryonun içinde bugüne kadar sormadığımız bir soruyu soralım. ABD'ye eşi Ebru Gündeş hanımefendi, çocuğu ve o birlikte gittiler.

Zarrab'ın biletinin dönüş tarihinin açık olduğu hep söylendi. Yani dönüş tarihi yok. Ama Ebru Gündeş'in yani karısının dönüş tarihi kapalı, ertesi gün döndü. Ailece gidiyorsanız kocanızın ki açık sizin ki kapalı. Sizin gidiş ve dönüş tarihiniz buradayken belirlenmiş. Bana bunun mantığını birisinin anlatması gerekiyor. Bu senaryodaki çözüm belli; buradan çıkışta Reza Zarrab ABD’lilere teslim olmak amacıyla gitti ve bu teslimiyet meselesini eşi Ebru Gündeş de biliyordu. Türk makamları tarafından kuşku doğmasın, Ebru hanımın aile ile de ilişkileri iyi... Bir takım düşünceler var ama Zarrab orada kalmak, Amerikan makamlarına teslim olmak üzere gitti." ‘Tehlikeyi ilk kez biz Meltem TV'de söyledik’ Reza Zarrab'ın ABD'de itirafçı olduğunu birkaç hafta önce yine bu programda kendilerinin dile getirdiğini ifade eden Mütercimler şöyle devam etti: "Zarrab ifadesinde, 'Ben birkaç haftadır FBI'nın misafiriyim' diyor. Biz birkaç hafta burada bu stüdyoda ne dedik; 'itirafçı oldu ama ihbarcı olacak' dedik. Bakan Bozdağ şimdi, 'iftiracı hale geldi' diyor. Bu bakan bey dahil, bunun sorumluları için şunu söylüyorum; 'Meltem TV Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde bir televizyon. RTÜK devamlı bütün yayınlarımızı izliyor, raporlar veriliyor.

Şu stüdyo içinde bunu biz düşünüyoruz da bu devletin MİT'i, MİT Başkanı ve diğer sorumlu şahsiyetleri birkaç hafta önceden bunu düşünemediler mi, bu iş bu hale gelecek diye? Eğer düşünemediler ise tuz koktu. Tuz koktu o zaman biz bununla nasıl başa çıkacağız." Zarrab'ın ABD'ye kaçışında 3 kritik soru Stratejist Erol Mütercimler Zarrab davasıyla ilgili analizine şu ifadelerle nokta koydu: "Bu senaryoda sormuş olduğum bu 3 soruya sorumluların bir cevap verilmesi gerekiyor. Bir daha soruyorum, Zarrab ABD'ye gitmeden önce Putin ile Rusya ile görüşme yapıldı mı? İstanbul'da FBI sorumlularıyla hangi tarihte görüşmeler yapıldı? Burada Zarrab ile bir pazarlık yapıldı. Yüz yüze görüşüldüğü konusunda kanaatim onda dokuz. Peki FBI sorumlularıyla ya da burada sorumlularıyla görüşülüyorsa MİT devamlı izlemede bu adamları nasıl bu kanalı açık tutup da gönderiyorlar. Ben şimdi kim kazandı kim kaybetti diye bakıyorum. Reza Zarrab da kazanıyor şu anda. Peki, kim kaybediyor; Türk bankaları kaybediyor, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Cumhurbaşkanını kaybeden aktör haline sokmaya çalışıyorlar. Bakanlar, isimler ortalığa saçılmış durumda, daha ötekiler üzerinde konuşulacak. Onun için bu senaryoya iyi bakmak lazım."

Ekler